Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1362 E. 2022/941 K. 24.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2020/1362 – 2022/941
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1362
KARAR NO : 2022/941
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/07/2020
NUMARASI : 2018/328 E. – 2020/137 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 01/07/2020 tarih ve 2018/328 E. – 2020/137 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı ve davalı … Ticaret Paz. Ltd. Şti. tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 2010 yılından bugüne dek farklı spor dallarını da içine alan çeşitli etkinlikleri hayata geçirdiğini, Türk sporuna katkı sağlamayı kendine hedef olarak belirlemiş bir organizasyon şirketi olduğunu, müvekkili şirket adına tescilli veya başvurusu yapılan markalardan, 2011/77722 başvuru numaralı “…” markasının 16, 35 ve 41. sınıflarda, 2014/63800 başvuru numaralı “…” markasının 16, 41 ve 35. sınıflarda, 2014/90808 başvuru numaralı “…” markasının 41. ve 35. sınıflarda, 2016/06025 başvuru numaralı “…” markasının 16, 41 ve 35. sınıflarda tescilli olduğunu, ayrıca bu markaların müvekkili tarafından ticari alanda fiilen kullanıldığını, bu nedenle müvekkil şirketin bu markalar ile birlikte özellikle 2011/77722 sayılı “…” markası üzerinde hem mülga 556 sayılı KHK hem 6769 sayılı Sınaî Mülkiyet Kanunu hem de Türk Ticaret Kanunu’na dayalı öncelikli ve inhisari hak sahibi olduğunu, davalı taraf ait 2017/16417 sayılı “…” markasının müvekkiline ait markaların tescilli olduğu sınıflar olan 16, 35 ve 41. sınıflarda tescilli bulunduğunu ve müvekkilinin yukarıda sayılan “…” ibaresi içeren markaları ve özellikle 2011/77722 sayılı “…” markası ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, müvekkili şirketin 2011/77722 sayılı “…” markası üzerinde tescil tarihinden öncesine dayalı kullanımının da bulunduğunu, anılan ibarenin müvekkilinin kullanımı sonucu ayırt edcici hale geldiğini, müvekkili şirketin yapmış olduğu marka tescil başvurularından ve web sayfasındaki bilgilerden yoğun reklam ve yatırımlar yaparak Türkiye çapında meşhur etkinlikler düzenlediğini, daha önce “…” etkinliğini bilen ve hatırlayan ortalama dikkat düzeyindeki tüketicinin, dava konusu markayı müvekkiline ait marka sanabileceğini veya müvekkiline ait markanın bir varyasyonu olduğunu düşünebileceğini, en iyi ihtimalle markaların işletmeleri arasında bir yakınlık arayacağını ve işletmesel bağlantı kuracağını, itiraz konusu başvurunun tescil edilmesi halinde ortalama dikkat düzeyindeki tüketici nezdinde müvekkil markası ile başvuru sahibi markası arasında iltibas oluşacağını, başvurunun, iltibas yaratma ihtimali nedenine ek olarak kötü niyetli olduğu için de reddedilmesi gerektiğini, müvekkili şirket ile itiraz konusu başvurunun sahibi davalı Şirket arasında devam eden yargı sürecinin bulunduğunu, ancak davalının, ısrarla müvekkilinin öncelikli marka hakkı sahibi olduğu markalar ile iltibas yaratacak yeni marka başvuruları yapmaya devam ettiğini ileri sürerek … YİDK’nın 25.06.2018 tarih ve 2018/M-5118 sayılı kararının iptali ve 2017/164717 sayılı markanın hükümsüzlüğünü talep ve etmiş, 10/09/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile, dava dilekçesinde sehven … YİDK’nın 25.06.2018 tarih ve 2018/M-5118 sayılı kararının iptalini talep ettiklerini ileri sürerek, davalının 2017/16417 sayılı “…” ibareli markasının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Kurumu vekili, davacı tarafın ikinci dilekçesiyle YİDK kararının iptali taleplerinin olmadığını beyan ettiğini, işbu davanın haksız ve mesnetsiz olup müvekkil Kurum bakımından husumet yönünden reddine karar verilmesinin gerektiğini, hükümsüzlük davasında müvekkili Kuruma husumet yöneltilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacı taraf, işbu davayı YİDK kararının iptali talepli açmış olsaydı dahi iki aylık dava açma süresinin kaçırıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı Şirket vekili, müvekkili şirketin, Türkiye’de spor organizasyonları konusunda en önemli ve profesyonel firmalardan biri olduğunu, 2014 yılından bu yana Kapadokya’da ultra-trail koşu organizasyonları düzenlediğini, kullandığı markaların tesciline önem veren müvekkilinin, “…” markasının tescili için 24.02.2017 tarihinde başvuru yaptığını, davacının başvuruya yaptığı itirazının YİDK kararıyla reddedildiğini, davacının tescilli markalarıyla müvekkili şirketin markası arasında herhangi bir benzerlik ya da iltibas ihtimalinin söz konusu olmadığını, davacının her ne kadar “…” markasını tescil ettirmiş olsa da bu markayı fiilen “…” olarak kullandığını, müvekkilinin Türkiye’de spor organizasyonu yapan önde gelen firmalar arasında olduğunu, davacının organize ettiği … ve müvekkili şirketin organize ettiği … adlı organizasyonlara katılan kişilerin sayılarının, organizasyonların internet sitelerinde yer aldığını, tablolar incelendiğinde, … organizasyonunun bazı yıllar düzenlenmediğinin, düzenlendiği yıllarda ise müvekkil şirketin organizasyonuna nazaran çok az sayıda kişinin katıldığının görüleceğini, müvekkili şirketin ve davacının markalarında yer alan “…” ve “…” kelimeleri ayırt edici niteliği haiz olmadığından tek başlarına marka olarak tescil edilemeyeceğini ve tek bir kişinin kullanımına özgülenemeyeceğini, Kapadokya ilinde mağara otellerinin meşhur olduğunu, ancak aynı işbu uyuşmazlıkta olduğu gibi “…” ve Türkçe karşılığı mağara olan “…” kelimelerinin tek başlarına tescil edilemeyecekleri gibi çoğu otel işletmecisinin, içinde “…” ve “…” kelimelerini içeren marka tescilleri yaptırdığını, davacının iltibas iddiasının soyut ve mesnetsiz olduğunu, hükümsüzlük şartlarının uyuşmazlıkta mevcut olmadığını, markalar arasında anlamsal, görsel ve işitsel benzerliğin bulunmadığını, davacının, markasının bilinir olduğu ve Türkiye çağında tanınmışlık kazandığı iddiasının soyut olduğunu, marka imajının zedelenmesi ve haksız yarar sağlanması ihtimali varsa bundan zarar görecek olanın davacı değil, 2014 yılından bu yana Kapadokya’da spor organizasyonları yapan ve her yıl yerli ve yabancı katılımcı sayısını arttıran müvekkili şirket olacağını, davacının, müvekkil şirkete karşı açtığı davalar ve yaptığı itirazların kötüniyetli olup, TTK kapsamında haksız rekabet teşkil ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, taraf markalarının ayırt ediciliğinin 41. Sınıf “Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil).” hizmetleri yönünden ayırt ediciliğinin oldukca düşük bulunduğu, dava konusu markanın anılan hizmetler yönünden davacı markasından farklılaştığıı bu nedenle sayılan hizmetler yönünden SMK’nın 6/1 maddesindeki koşulların gerçekleşmediği, ancak dava konsu marka kapsamında yer alan 16.,35 ve 41. sınıftaki diğer hizmetler yönünden “…” ibaresinin ayırt edici bulunduğu, bu mal ve hizmetler yönünden taraf markaları arasında SMK’nın 6/1 maddesindeki iltibas koşullarının ve dava konusu markanın bu mal ve hizmetler yönünden hükümsüzlüğü koşullarının oluştuğu, somut olayda SMK’nın 6/5 maddesindeki şartlar bulunmadığı gibi kötüniyet iddiasının da ispatlanamadığı, ayrıca hükümsüzlük davasında davalı Kuruma husumet yönletilemeyecği gerekçesiyle davalı Kurum aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, diğer davalı aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne, dava konusu markanın 16. sınıfta yer alan: “Kağıt, karton (mukavva); kağıt veya karton malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri, karton kutular; kağıttan yapılmış tek seferlik kullanıma mahsus ürünler (kırtasiye amaçlı ürünler hariç): kağıt havlular, tuvalet kağıtları, kağıt peçeteler. Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri. Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı yayınlar, basılı evrak: kitaplar, dergiler, gazeteler, faturalar, irsaliyeler, gelir makbuzları, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, pullar. Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç): kırtasiye tipi kağıt ürünler, yapıştırıcılar, kalemler, silgiler, kırtasiye tipi bantlar, el işi için karton, yazı kağıtları, kopyalama kağıtları, yazarkasa kağıt ruloları, çizim aletleri, kara tahtalar, resim boyaları. Büro makineleri. Badana ve boya işleri için fırçalar ve rulolar.” 35. sınıfta yer alan: “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri” 41. Sınıfta yer alan: “Eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Dergi, kitap, gazete v.b.gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” mal ve hizmetleri yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, taraf markalarının görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzediği tespitine rağmen 41. Sınıfta yer alan “Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil).” hizmetleri yönünden iltibas bulunmadığının kabul edilmesninin mümkün olmadığını, tarafların özellikle bu hizmetlerde rakip firmalar olduklarını ve markalarını bu hizmetlerde kullandıklarını, markaların kullanılacağı /kullanıldığı faaliyetler ve etkinlikler düşünüldüğünde markaların ayırt edilmeyecek derecede benzer olduklarını, iltibas ihtimalinin çok yüksek bulunduğunu, davanın reddedildiği 41. sınıfın alt grbunda yer alan hizmetlerle iltibas bulunduğu kabul edilen yine 41. Sınıfın alt grubunda yer alan ” Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri” nin benzer hizmetler olmasına rağmen, 41. Sınıfta yer alan “Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil).” hizmetleri yönünden davanın reddedilmesinin çelişkili olduğunu, müvekkili markasında yer alan “…” ve “…” ibarelerinin ayırt ediciliğinin zayıf olmadığını, müvekkili markasının bir bütün olarak ayırt edici bulunduğunu, müvekkilinin kullanım sonucu ayırt edici hale getirdiği markasına benzeyen dava konusu markanın tanımlayıcı ve zayıf olduğunu, müvekkili markasnın zayıf olduğu kabulünde dahi, dava konusu markada tek fark olan “…” ibaresinin ayırt ediciliği sağlamadığını, ayrıca müvekkilinin seri markaları bulunduğunu, dava konus markanın da seri markası olarak algılacağını, müvekkili markalarının tanımış olduğunu, markalarının özelikle 41. Sınıftaki spor kültür ve eğlence hizmetleri ile özdeşleştiğinin 2010 yılından beri düzenlenen faaliyetlerinden anlaşıldığını, davalının kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin marka ve kullanımlarından haberdar olduğunu, 2012 yılından beri davalı ile aynı bölgede faaliyet gösterdiklerini, diğer taraftan 10/09/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile davanın marka hükümsüzlüğü istemine ilişkin olduğu, davalı Kurumun sehven davalı gösterildiği belirtilerek sadece davalı şirket yönünden marka hükümsüzlüğü kararı verilmesini talep ettiklerini, davalı Kurumun sehven davalı olarak gösterilmesnin HMK’nın 183/1 maddei kapsamında açık yazı hatası olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesin kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı … Ticaret Paz. Ltd. Şti. vekili, “…” ve “…” ibarelerinin davacının tekeline bırakılamayacağını, zira “…” ibaresinin coğrafi yer adı olduğunu, run ibaresinin de tarafların Kapaodokya’da koşu organizasyonları düzenledikleri dikkat alındığında sunulan hizmetler bakımından tanımlayıcı bulunduğunu, markalar arasında benzerlik olmadığı gibi taraf markalarının tescilli olduğu mal ve hizmetlerin hitap ettiği tüketicinin, üst düzeyde eğitim, kültür ve dikkate seviyesine sahip olduğundan markalar arasında karıştırma ihtimali bulunmadığını, davacının kötüniyetli olduğunu, müvekkilinin yaptığı tüm marka başvurularına itiraz ettiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının 2011/77722 sayılı “…” ibareli markası dava konusu “…” ibareli markada ortak olarak yer alan ve “…” anlamına gelen “…” ibaresinin uyuşmazlık konusu 41. Sınıfta yer alan “Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil).” hizmetleri yönünden ayırt ediciliğinin zayıf olduğu, dolayısıyla bu hizmetler bakımından “…” ibaresinin taraf marklarında ortak yer almasının iltibas neden olmayacağı, zira taraf markalarında yer alan “…” ve “…” ibarelerinin yeterli ayırt ediciliği sağladığı, buna karşın dava konusu marka kapsamında 16. ve 35. Sınıfta yer alan tüm mal ve hizmetler ile 41. Sınıfta yer alan: “Eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Dergi, kitap, gazete v.b.gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” yönünden aynı sonuca varılmayacağı, zira “…” ibaresinin sayılan mal ve hizmetler bakımından ayırt edici bulunduğu, anılan ibarenin bu mal ve hizmetler bakımından taraf markalarında ortak olarak yer almasının 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi uyarınca iltibas neden olacağı, dava konusu markada yer alan diğer unsurların yeterli ayırt ediciliği sağlamadığı, somut olayda aynı Kanunun 6/5 maddesindeki koşullar bulunmadığı gibi kötü niyet iddiasının da ispatlanamadığı, diğer taraftan marka hükümsüzlüğü istemiyle açılan davada davalı Kuruma husumet düşmeyeceği, davacının dava dilekçesinde ve sonrasında sunduğu ıslah dilekçesinde davalı olarak … Kurumu’nu davalı olarak gösterdiği, taraf değişikliğinin ıslahla dahi mümkün bulunmadığı, ayrıca … Kurumu’nun davalı olarak gösterilmesinin HMK’nın 183. maddesi anlamında maddi hata olarak kabul edilemeyeceği, bu itibarla ilk derece mahkemesince yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacı ve davalı … Ticaret Paz. Ltd. Şti. vekillerinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı ve davalı … Ticaret Paz. Ltd. Şti vekillerinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı ve davalı … Ticaret Paz. Ltd. Şti’den ayrı ayrı alınması gereken 80.70.TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı ve davalı … Ticaret Paz. Ltd. Şti. tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40.TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30.TL’nin davacı ve davalı … Ticaret Paz. Ltd. Şti.’den ayrı ayrı tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı ve davalı … Ticaret Paz. Ltd. Şti. tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdelerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 24/06/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/07/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.