Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1356 E. 2022/738 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
…..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/03/2020
NUMARASI :…..

DAVANIN KONUSU :YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/03/2020 tarih ve 2019/216 E. – 2020/79 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 1937 yılında kurulan başarılı geçmişiyle Türkiye’nin önde gelen kurumları arasında yer aldığını, müvekkilinin … markasının yurt genelinde tanınmış ve bilinen marka haline geldiğini, davalı Şirketin “…” ibareli markasına anılan markalarına dayalı olarak yaptıkları itirazlarının nihai olarak dava konusu YİDK kararı ile reddedildiğini, oysa dava konusu marka ile müvekkilinin … ibareli markaları arasında iltibasa neden olacak düzeyde benzerlik bulunduğunu, dava konusu markanın müvekkilinin seri markası olarak algılanacağını, dava konusu markanın müvekkili şirketin … ibareli markasının tescilli olduğu sınıflarla birebir aynı olan sınıflarda tescil edilmek istenildiğini, davalının tescil ettirmek istediği” …” ibaresinin sonunun “…” hecesiyle bittiğini, “…” ibaresinin medikal ürünleri çağrıştıran ve alanda kullanılan bir ibare olduğunu, müvekkili şirketin … markasının özellikle hasta bezleri, emici külot gibi medikal alandaki ürünlerde kullanıldığını, müvekkili şirket tarafından yine davalının marka olarak tescil ettirmek istediği “…” markasına ilişkin olarak açılan davada davalarının kabulüne karar verildiğini ileri sürerek YİDK’ın 2019-M-3224 sayılı kararının iptaline, dava konusu markanın tescili halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, dava konusu marka ile davacı markaları arasında iltibasa neden olacak düzeyde benzerlik bulunmadığını, müvekkili Kurum kararın usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı vekili, iltibas değerlendirmesinin sadece 5. Sınıf mallar yönünden yapılması gerektiğini, müvekkili şirketin markasının “…” davacı yanın markasının “…” ibareli olduğunu, 5. sınıfta yer alan mal ve hizmetlerin tüketicisinin dikkat yüksek bulunduğunu, her iki markanın da iki heceden oluştuğunu kök hecenin … olduğunu, …’nun tek başına bir anlam ifade etmediğini, … ibaresinden sonra gelen …. ve … ibareleri ise her iki marka arasında gerek intiba, gerek görünüm gerekse okunuş olarak benzerlik sınırlarını ortadan kaldırır bir fark yarattığını, müvekkilinin … ibareli 57 adet markası bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, taraf markalarının dava konusu marka kapsamında yer alan “Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç) : diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları” malları bakımından benzer olduğu, ancak marka işarteleri arasında benzerlik bulunmadığından SMK’nın 6/1 maddesindeki iltibas koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, dava konusu marka ile müvekkilinin … ibareli markaları arasında SMK’nın 6/1 maddesi anlamında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunduğunu, kelime markalarında, tüketici dikkatinin özelikle başlangıç kısmında yoğunlaştığını, bu bağlamda dava konusu markanın müvekkilinin itirazına mesnet markları ile karıştırılma ve seri marka olarak kabul edilme ihtimallerinin çok yüksek bulunduğunu, dava konusu başvuruda yer alan “…” ibaresinin medikal ürünleri çağrıştıran ve alanda kullanılan bir ibare olduğunu, müvekkili şirketin … markasının özellikle hasta bezleri, emici külot gibi medikal alandaki ürünlerde kullanıldığı gözetildiğinde dava konusu markanın iltibasa sebebiyet vereceğinin açık olduğunu, davalının “…” ibareli markası nedeniyle açılan davada davanın kabul edildiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü
istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İşlem dosyasının incelenmesinden, davalı Şirketin “…” ibaresinin tescili için 04.04.2018 tarihinde davalı Kuruma başvurduğu, başvuru kapsamında 5.,29,30. ve 32. sınıf malların yer aldığı, başvurunun ilanı üzerine davacı Şirketin 2004/12373, 2013/08981, 2016/0903 sayılı ve “…” ibareli markalarına dayalı olarak iltibas ve tanınmışlık iddialarıyla yaptığı itirazının Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından reddine karar verildiği, davacı tarafın bu karara karşı yaptığı itirazının da 08.04.2019 gün ve 2019-M-3224 sayılı YİDK kararıyla reddedildiği, anılan kararın davacı tarafa 10.04.2019 tarihinde tebliğ edildiği, işbu davanın iki aylık hak düşürücü süre içerisinde 02.06.2019 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesince, dava konusu marka ile davacının itirazına mesnet marka işaretleri arasında benzerlik bulunmadığından SMK’nın 6/1 maddesindeki iltibas koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olup davacı tarafın istinaf itirazları gözetildiğinde istinaf incelmesine konu uyuşmazlık taraf markaları arasında SMK’nın 6/1 maddesi uyarınca iltibas koşullarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 6/1 maddesi uyarınca, tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir. Açıklanan hüküm çerçevesinde markalar arasında karıştırılmaya yol açacak derecede bir benzerlik olup olmadığının tespitinde her iki markaya konu işaretin, ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınarak bütünü itibariyle görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları izlenimin esas alınması gerekmektedir. Karıştırılma, iki ayrı marka karşısında bulunan kişilerin, bu markaların benzerliği sebebiyle sunulan mal veya hizmetlerin aynı işletmeye veya ekonomik olarak bağlantı içerisinde bulunan işletmelere ait olduğunu düşünmeleri veya düşünme ihtimalleridir (Savaş Bozbel, Fikri Mülkiyet Hukuku, İstanbul 2015, s. 408- 409).
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olaya bakıldığında, yukarıda belirtildiği dava konusu başvuru kapsamında 5.,29.,30. Ve 32: sınıf mallar yer almaktadır. Davacının itirazına mesnet markaları da genel olarak 3.,5.,10., ve 16. sınıfta yer alan mallarda tescilli olup, mahkemece alınan bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere, dava konusu başvuru kapsamında 5. sınıfta yer alan “Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç) : diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları” malları davacının itirazına mesnet 2004/12373 ve 2016/09103 sayılı markası kapsamında yer alan 5. Sınıf mallarla aynı/aynı tür olduğundan sayılan mallar yönünden dava konusu başvuru ile davacının anılan markaları arasında emtia benzerliği şartının gerçekleştiği buna karşın başvuru kapsamında bulunan diğer mallar yönünden ise böyle bir benzerliğin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Tarafların marka işaretlerinin karşılaştırılmasına gelince, davacının, dava konusu başvuru ile emtia benzerliği bulunan 2004/12373 ve 2016/09103 sayılı markaları beyaz zemin üzerine siyah ve düz yazı karakteri ile yazılan “…” ibaresinden, dava konusu başvuru da yine beyaz zemin üzerine siyah ve düz yazı karakteri oluşturulmuş “…” ibaresinden oluşmaktadır. Görüldüğü üzere davacının bahsi geçen markların asli unsuru “…” ibaresidir. Dava konusu başvuru da bir bütün halinde “…” ibaresinden meydana gelse de “… +…” şeklinde iki ayrı ibare olarak algılanıp telaffuz edileceğinden, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2018/5458 E-2019/6397 sayılı ilamından da kabul edildiği üzere başvuruda yer alan “…” ibaresinin”, tıbbi” anlamında “…” kelimesinin , sağlık ve kişisel bakımla ilgili ürün ve hizmet sektöründe yaygın kullanılan bir kısaltması olduğundan ve somut olayda da emtia benzerliğinin gerçekleştiği 5. sınıf mallar sağlık ve kişisel bakım ürünlerine ilişkin bulunduğundan, dava konusu başvurunun asli unsurunu “…” ibaresinin oluşturduğu kabul edilmiştir. Buna göre yapılan değelendirmede, dava konusu başvurunun asli unsurun oluşturan “…” ibaresinin aynen davacının 2004/12373 ve 2016/09103 sayılı “…” ibareli markalarında da yer aldığı, bu durumun taraf marklarının işitsel ve görsel benzerliği sonucunu doğuracağı kanaatine varıldığından dava konusu başvuru ile davacının bahsi geçen markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunduğu kabul edilmiş, aksi yöndeki mahkeme gerekçesi yerinde görülmemiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.06.2016 gün ve E.2014/11-696, K.2016/778 sayılı kararı uyarınca iltibas değerlendirmesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesi mümkün olduğundan Dairemizce bu yönden hükme esas alınan bilirkişi raporundaki tespitlere itibar edilmemiş, ayrıca bir bilirkişi incelemesine de gerek görülmemiştir.
Sonuç olarak; dava konusu “…” ibareli marka ile davacının itirazına mesnet 2004/12373 ve 2016/09103 sayılı “…” ibareli ibareli markaları arasında, dava konusu marka kapsamında 5. Sınıfta yer alan “Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç) : diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları” malları yönünden 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi uyarınca iltibas koşulları oluştuğu, buna karşın dava konusu marka kapsamında bulunan diğer mallar yönünden iltibas koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, HMK.’nın 353/1-b-2. maddesinde, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmişse “düzelterek yeniden esas hakkında” duruşma yapılmadan karar verilmesi gerektiği düzenlendiğinden Dairemizce davacı vekilinin başvurusunun kabulü ile HMK.’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kabulü ile, Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 05/03/2020 gün ve 2019/216 E. – 2020/79 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA;
2-Davanın KISMEN KABULÜ ile … YİDK’ın 08.04.2019 gün ve 2019-M-3224 sayılı kararının 5. Sınıfta yer alan “Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç) : diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları” malları yönünden KISMEN İPTALİNE
3-Davalı şirket adına tescil edilen 2018/33279 sayılı “…” ibareli markanın 5. Sınıfta yer alan “Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç) : diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları” malları yönünden KISMEN HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE ve SİCİLDEN TERKİNİNE
4-Fazlaya ilişkin taleplerin REDDİNE,
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70.TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 44,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30.TL’nin davalılardan tahsiliyle Hazine’ye gelir kaydına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davanın kabul edilen kısmı yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 7.375,00.TL maktu vekalet ücretinin davalılardan tahsiliyle davacıya verilmesine,
7-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen kısım yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 7.375,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsiliyle davalılara verilmesine,
8-Davacı tarafından tarafından ilk derece mahkemesinde yapılan 1.800,00.TL bilirkişi ücreti, 182,10.TL tebligat ve posta gideri, istinaf aşamasında yapılan 98,00.TL tebligat ve posta gideri, toplam 2.080,10 TL yargılama giderinden, davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 1/2 kabul edilerek bu orana tekabül eden 1.040,05 TL’ye, davacı tarafından yapılan 44,40TL peşin harç, 44,40.TL başvuru harcı ve 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvuru harcı masrafı eklenerek oluşan toplam 1.227,45 TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına
9-Davalılar tarafından ilk derece ve istinaf aşamasında yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
10-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
11-Davacıdan peşin olarak alınan 54,40 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
12-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 02/06/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/06/2022

……

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.