Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1340 E. 2022/792 K. 10.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2020/1340 – 2022/792
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1340
KARAR NO : 2022/792
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/07/2020
NUMARASI : 2019/466 E. – 2020/67 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 01/07/2020 tarih ve 2019/466 E. – 2020/67 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin “…” ibaresinin 16., 35. ve 41. sınıflarda adına tescili için 2018/73088 sayılı marka başvurusu yaptığını, müvekkilinin marka başvurusuna davalı Şirketin itiraz ettiğini, iş bu marka ilanına ilişkin yapılan itirazın … Kurumu Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından kabul edildiğini ve marka başvurusunun ret edildiğini, bu karara müvekkili tarafından yapılan itirazın da YİDK kararıyla reddedildiğini, kararın yerinde bulunmadığını ileri sürerek 2019-M-8566 sayılı YİDK kararının iptaline, 2018/73088 sayılı marka başvurusunun müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Bankası A.Ş, vekili, müvekkiline ait “…” ibareleri markaların kapsamı ile dava konusu markanın kapsamının ortak olduğunu, “…” ibaresinin aynı zamanda müvekkilinin tescilli alan adı olduğunu, davacı tarafından başvuruda bulunulan “… ” markasının, müvekkili adına tescilli markalar ile SMK’nın 6/1. maddesi uyarınca benzer olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … Kurumu vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacıya ait marka başvurusunun kapsamı altında bulunan 16, 35/1, 2, 3, 4 ve 41. Sınıf mal ve hizmetlerin redde mesnet gösterilen markaların koruma kapsamı altında bulunan mal ve hizmetlerle aynı olduğu, 35/5 (16. Sınıf emtianın bir araya getirilmesi hizmetleri)nin itiraza mesnet markaların koruma kapsamı altında bulunan 16. Sınıf emtia ile benzer oldukları, zira 35. Sınıftaki 16. Sınıf emtianın pazarlanması hizmetinin verilebilmesi için bu hizmete konu emtianın üretilmesinin zorunluluk arz ettiği, 16. Sınıfta bulunan emtianın üretilmesi akabinde 35. Sınıfta bu ürünlerin mağazacılık hizmeti altında pazarlanabileceği, bu nedenle aralarında tamamlayıcılık ilişkisinin bulunduğu, dolayısıyla aralarında emtia benzerliğinin bulunduğu, davacıya ait marka başvurusu büyük harflerle “…” ibaresi, bu ibarenin altında küçük puntolarla “…” ibaresinden oluştuğu, kelime unsuru siyah harflerle yazılmış olup, sarı renkli zemin üzerine konumlandığı, “…” ibaresinin de sarı renkli zemine asimetrik yansıması siluet olarak söz konusu olduğu, ayrıca “…” ibaresini çevreleyen ince siyah çizgilerle çizili baklava dilimi şekli bulunduğu, bu hale göre markayı oluşturan esas unsurun “…” ibaresi olduğu, bu ibare büyük puntolarla yazılarak markayı oluşturan diğer unsurları arka planda bıraktığı, itiraza mesnet markaların da, “…”, “… Bankası”, “…”, “…”, “… Bankası”, “…” ibarelerinden oluştuğu, karşılaştırılan markaların esas unsurunu “…” ibaresinin oluşturduğu, markaların esas unsurunu aynı kelime unsurunun oluşturması nedeniyle markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal düzeyde yüksek derecede benzerlik bulunduğu, davacı markası ile karşılaşan, davaya konu emtianın hitap ettiği ortalama tüketicilerin, bu markanın davalı Şirkete ait markaların uzantısı bir seri markası olduğu önünde yanılsamaya düşebilecekleri, karşılaştırılan markalar arasında SMK’nın 6/1. maddesi bağlamında ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma ihtimali bulunduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, … kurumunun itiraza gerekçe gösterilen markalar ile müvekkilinin markası arasında yapmış olduğu benzerlik değerlendirmesi hatalı olmasına rağmen ilk derece mahkemesi bu hususta bilirkişi incelemesi yapılması talebimizi dikkate dahi almadığını, uzman görüşü alınmadan bir karar verilmiş olup, bu karar son derece hatalı bulunduğunu, mahkeme markaların ana unsuru ve müvekkil marka ibaresinde yer alan “…” ibaresi ile yidk kararına gerekçe olan itiraz sahibini “…” markasının anlamsal değerlendirmesinde de hatalı olduğunu, hitap edilen tüketici kitlesi ve markaların görsel unsurlarını değerlendirmeme noktasında da hatalı olduğunu, ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili Kurum kararlarının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacı Şirketin “…” ibareli marka başvurusu ile davalı Şirketin itirazına mesnet gösterdiği “…” esas ibareli markaları arasında, görsel, sescil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, SMK’nın 6/1. maddesinin somut uyuşmazlığı uygulanma koşullarının olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.3 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 10/06/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/06/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.