Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1320 E. 2022/795 K. 10.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Esas-Karar No: 2020/1320 – 2022/795
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1320
KARAR NO : 2022/795
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/02/2020
NUMARASI : 2019/39 E. – 2020/52 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali ve Markanın Sicilden Terkini

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 19/02/2020 tarih ve 2019/39 E. – 2020/52 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi taraflarca istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait marka başvurusuna yaptığı itirazın reddi üzerine bu karara itiraz edildiğini, ancak itirazın dava konusu YİDK kararıyla reddedildiğini, markaların ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu, malların aynı olduğunu, müvekkilin su arıtma cihazları konusunda lider üreticilerden olduğunu, “…” markalı ürünlerin, tüketiciler tarafından yüksek memnuniyet standardı ile kullanıldığını, “…” markasının müvekkili ile özdeşleşmiş olduğunu, 20 yılı aşkın süredir sektörde aralıksız şekilde kullanıldığını, davalının kötü niyetli olduğunu, “…” markasından haksız bir şekilde yararlanmak niyetinde olduğunu ileri sürerek dava konusu YİDK kararının iptalini ve markanın sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı Şirket vekili, markaların benzer olmadığını, … ibaresinin sık kullanılan bir kelime olduğunu, “…” anlamına geldiğini, markalar arasında karıştırılma olasılığı bulunmadığını, … ibaresinin … kelimesinin İngilizcesi olan … ibaresinin kısaltılmış hali olduğunu, çekişme konusu ürün/hizmetlerin günlük tüketime konu olmayan, yüksek fiyatlı, uzun süreli kullanıma konu edilen ürünler olduğunu, satın alınma sürecinde tüketicinin azami dikkat ve özen göstereceğini, davacı markalarının tanınmış olmadığını, kötüniyet iddialarının haksız bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … Kurumu vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının “…” ibareli başvuru markasıyla davacının “…” ibareli tescilli markası arasında, dava konusu 2018/15718 sayılı markanın kapsamında yer alan 11. Sınıftaki ”Su yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı.” emtiası yönünden görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1. maddesi anlamında iltibas-benzerlik oluştuğundan aksi yöndeki bilirkişi görüşüne iştirak edilmediği, bunun dışında kalan kısımlarda ise 6769 sayılı SMK’nın 6/1. maddesindeki iltibas koşulları oluşmadığı gibi davalının marka başvurusunda davacı tarafın markasının tanınmışlığından haksız yarar sağlanabileceği, itibarına zarar verebileceği veya ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceğinin kanıtlanmadığı, yine bu mallar yönünden dava konusu marka başvurusunun kötüniyetli yapıldığının da kanıtlanmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 2018-M-9948 sayılı YİDK kararının, 2018/15718 sayılı markanın kapsamında yer alan 11. Sınıftaki ” Su yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı.” emtiası yönünden iptaline, bu emtia yönünden markanın sicilden terkin edilmesine, diğer kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı Şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilinin markası ile davacının markasının son derece farklı olduğunu, markalar arasında iltibas ihtimali bulunmadığını, birden fazla kelime bir araya gelerek oluşturulan tamlamalarda bu tamlamaların kendi içinde bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini, “…” ibaresinin kimsenin tekeline verilemeyecek ibarelerden olduğunu, markaların kavramsal olarak da çok farklı bulunduğunu, markaların hitap ettiği tüketici kitlesi nazara alındığında karıştırma ihtimalinin olmayacağını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … Kurumu vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davalının markası ile davacının itiraza mesnet markası karşılaştırıldığında ortalama tüketiciler nezdinde markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal düzeyde benzerlik bulunmadığını, SMK’nın 6/1. maddesi uyarınca karıştırılma ihtimalinin olduğunu, SMK’nın 6/5. maddesindeki koşulların oluşmadığını, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili katılma yolu ile sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde, her ne kadar yerel mahkemece davanın kısmen kabulü ile dava konusu markanın 11. Sınıftaki “Su yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı” emtiası yönünden sicilden terkinine karar verilmiş ise de, dava konusu markanın tümden sicilden terkinine ve dava konusu markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiğini, dava konusu markanın kapsadığı tüm emtia ve hizmetler yönünden müvekkilinin itiraza mesnet markası ile iltibas yaratıcı benzerlik ilişkisi içerisinde olduğunu, müvekkilinin itiraza mesnet markasını 20 yıldan beri markasal olarak kullandığını, sektöründe tanınmış bir konuma gelen müvekkilinin markası karşısında davalı firmanın dava konusu markayı kötüniyetli olarak tescil talebinde bulunduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve markanın sicilden terkini istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı,Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.06.2016 gün ve E.2014/11-696, K.2016/778 sayılı kararı uyarınca iltibas değerlendirmesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesinin mümkün olduğu, davalının “…” ibareli marka başvurusuna konu ibare ile davacının itirazına mesnet gösterdiği “…” ibareli tescilli markası arasında, dava konusu 2018/15718 sayılı markanın kapsamında yer alan 11. Sınıftaki ”Su yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı.” emtiası yönünden görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede 6769 sayılı SMK’nın 6/1. maddesi anlamında iltibas-benzerlik oluştuğu, bunun dışında kalan emtia yönünden 6769 sayılı SMK’nın 6/1. maddesindeki iltibas koşullarının bulunmadığı, davalının marka başvurusunda davacı tarafın markasının tanınmışlığından haksız yarar sağlanabileceği, itibarına zarar verebileceği veya ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceğinin dosya kapsamında kanıtlanmadığı, yine bu mallar yönünden dava konusu marka başvurusunun kötüniyetli yapıldığının da ispatlanamadığı anlaşılmakla, davacı, davalı şirket ve davalı … Kurumu vekillerinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı, davalı Şirket ve davalı … Kurumu vekillerinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı, davalı Şirket ve davalı … Kurumundan ayrı ayrı alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı, davalı şirket ve davalı … Kurumu tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davacı, davalı Şirket ve davalı … Kurumundan ayrı ayrı tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı, davalı şirket ve davalı … Kurumu tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdelerine bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 10/06/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/06/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.