Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1251 E. 2022/804 K. 10.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1251
KARAR NO : 2022/804
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/12/2019
NUMARASI : 2018/224 E. – 2019/616 K.

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
DAVALILAR VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : FSEK (Tazminat)

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 19/12/2019 tarih ve 2018/224 E. – 2019/616 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalılar tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin lisans hakkı kendisine ait olan … isimli bilgisayar yazılımın FSEK uyarınca eser sahibi olduğunu, bu programın kullanılması, çoğaltılması, değiştirilmesi, işlenmesi, tersine mühendislik işlemine tabi tutulması, tamamının veya bir bölümünün başka bir şekilde kullanılması v.s. konularda ülkemizde veya yurt dışında hiçbir kişi ya da kuruluşa izin ya da yetki vermediğini, Antalya 1.Sulh Ceza Hakimliğinin 2017/6189 D.iş sayılı dosyasında yapılan 03/11/2017 tarihli arama sonucunda düzenlenen tutanakla … Konyaaltı işinin yüklenicisi olan davalıya ait şantiyede davalılara ait bir bilgisayarda, mali hakları müvekkili şirkete ait olan … 5.1 yazılımı ile …, .., …, …, …, …, …, …, …, …, … modüllerinin kurulu ve aktif olarak çalışır durumda olduğunun tespit edildiği, davalı hakkında Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikâyette bulunulduğunu, 2017/80638 soruşturma numarasıyla soruşturma kapsamında Antalya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/1073 E. sayılı dosyası üzerinden kamu davasının açıldığını, bu nedenle davalıların FSEK’e aykırı hareket etmek suretiyle müvekkili şirketin mali haklarına tecavüz ettiğini ileri sürerek, FSEK m.68/2 uyarınca, davaya konu bilgisayar programının satımı konusunda sözleşme olması halinde belirlenecek mutad bedelin 3 katı olarak şimdilik 16.000.-TL’nin, haksız eylemin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek ticari (reeskont) faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 11/06/2019 tarihli ıslah dilekçesiyle telif tazminatı talebini 77.715,00-TL’na yükseltmiş olarak ıslah etmiş, 20/08/2017 tarihinden itibaren reeskont faizi talep etmiştir.
Davalılar vekili, müvekkilleri aleyhinde kamu davasının açılmadığını, Antalya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/1073 E. sayılı dosyası kapsamında sanıkların … ve … olduğunu, …’in anılan ceza dosyasında verdiği ifadesinde bilgisayarın kendisine ait olduğunu ve patronun bundan haberinin olmadığını beyan ettiğini, davacıya ait yazılımları müvekkillerinin kullanmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, Antalya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/1073 E. sayılı dosyasının tetkikinden, sanıklar … ve …’ın davalı işyerinin idari işler müdürü ve topoğraf olduğunun anlaşıldığı, işbu davada davalı …’in ise davalı şirketin müdürü bulunduğu ve davalı tüzel kişilikle birlikte sorumluluğunun olduğu, müştekiler vekilinin şikayeti üzerine Antalya 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 02/11/2017 tarih, 2017/6189 D. iş sayılı kararına istinaden, şüpheliye ait iş yeri adresinde yapılan aramada, inşaat sahası içerisinde prefabrik olarak kurulu olan AHK ibareli ofis içerisinde kurulu (1) adet bilgisayarda, şikayete konu … programının 5.1 versiyonunu modülleri ile birlikte yüklü ve çalışır vaziyette olduğu, programın bilgisayara yükleme tarihinin 20/08/2017 olarak tespit edildiği, … ismi ile üretilip pazarlanan bilgisayar programının, sahibinin hususiyetini yansıtacak biçimde bir ilim eseri vasfında bulunduğu, davalı işyerinde tespiti yapılan … 5.1 yazılımının 2017 yılında güncel sürüm olmadığı, güncel sürümün … 7.0 olduğu, … anamodül ve modüllerinin lisans bedelinin KDV hariç toplam 25.905,00 TL olduğu, FSEK 68. maddesi uyarınca en fazla 3 katı olarak 25.905,00TL x 3 = 77.715,00-TL istenebileceği gerekçesiyle davanın kabulü ile 5846 sayılı Yasa 68/2 maddesi kapsamında yazılımın izinsiz kullanılması nedeniyle ıslahta göz önünde bulundurularak 77.715,00-TL tazminatın, haksız fiil başlangıcı yazılımın kurulum tarihi 20/08/2017 tarihinden itibaren değişir oranlarda reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilleri tarafından davacının yazılımlarının kullanılmadığını, bu durumun Antalya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/1073 E. sayılı dava dosyasının incelenmesinde de ortaya çıkacağını, burada sanık olarak yargılanan …’in “Bilgisayar şahsıma aittir. Bu bilgisayar işyerinde lazım olduğu için işyerine getirdim. İçerisinde bulunan … isimli programı 4 yıldan beri kullanmaktayım, iş yerinde kullandığımdan patronumun haberi yoktur.” dediğini, söz konusu ceza dosyasının sonucunun bekletici mesele yapılması taleplerinin dikkate alınmadığını, davalı müvekkillerinin yüzlerce kişinin çalıştığı şirkette, çalışanlarının şahsi bilgisayarlarını kontrol etmesinin hem fiilen hem de yasal olarak mümkün olmadığını, hükmedilen tazminat miktarının çok fahiş olduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, davacı tarafın mali haklarına sahip olduğu yazılımın izinsiz biçimde kullanıldığı iddiasına dayalı FSEK’in 68. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davacının mali haklarına sahip olduğu ilim ve edebiyat eseri niteliğindeki yazılımın, davalı şirkete ait şantiye alanındaki bilgisayara izinsiz biçimde yüklendiğinin tespit edildiği, bu durumun davacının mali haklarından olan çoğaltma hakkını ihlal ettiği, FSEK’in 66. maddesi uyarınca tecavüzün, hizmetlerini ifa ettikleri sırada bir işletmenin temsilcisi veya müstahdemleri tarafından yapılması halinde, işletme sahipleri hakkında da dava açılabileceği, somut olayda da, davalı gerçek kişilerin tecavüz eyleminin gerçekleştirildiği şirketlerin ortak ve temsilcileri oldukları ve söz konusu tecavüz nedeniyle işletme sahibi sıfatıyla bu kişilerin sorumluluğuna gidilebileceği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 05.12.2017 tarih, 2016/5285 Esas, 2017/6913 Karar, 19.01.2017 tarih, 2016/878 Esas, 2017/382 Kararve 10.12.2014 tarih, 2014/10237-19384 E.,K. sayılı ilamlarının da bu yönde olduğu, FSEK’in 68. maddesi uyarınca Yargıtay uygulamasına göre haksız fiilin tespiti halinde rayiç bedelin üç katına hükmedileceği, bu konuda hakimin takdir yetkisinin bulunmadığı, mahkemece de açıklanan gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulduğundan ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı, davalı şirkette haritacı olarak çalıştığı sabit bulunan …’in eylemlerinden, adam çalıştıran sıfatıyla davalının da sorumluluğunun olduğundan, anılan kişi hakkında açılan ceza davasının sonucunun beklenmesine de gerek bulunmadığı anlaşılmakla, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalılardan alınması gereken 5.308,71-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, davalılar tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 1.327,72- TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 3.980,99‬-TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin anılan tarafın uhdesinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 10/06/2022 tarihinde HMK 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/06/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip