Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1249 E. 2022/733 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/01/2020
NUMARASI …

DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 30/01/2020 tarih ve 2019/220 E. – 2020/20 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı ile davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili adına 2018/110911 numaralı “… …” ibareli markanın 07, 08, 11. ve 21. sınıfta tescili için … nezdinde başvuru yapıldığını, 07/04/2019 tarih 2019-M-3190 sayılı YİDK kararıyla nihai olarak 2012/96395 sayılı “…” ibareli marka mesnet gösterilerek başvurunun kısmen reddine karar verildiğini, iş bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, markaların 5/1-ç maddesi kapsamında benzer olmadığını ileri sürerek, davalı … YİDK kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamından, davaya konu marka ile redde mesnet marka arasında, reddedilen sınıflar açısından …/… tür malların/ hizmetlerin yer aldığı, 5/ç maddesinin uygulanması için aranan mal ve hizmetlerin … tür olması koşulunun sağlandığı, ancak davacı markasının “…” ibaresinden oluştuğu, redde gerekçe gösterilen 2012/96395 tescil numaralı “…+Şekil” markasının ise kelime ve şekilden oluşan kombinasyon markası olduğu, davacı markası ile redde mesnet markanın “…” olmadığı, “…” incelemesinde ise davacı şirket markasında yer alan unsurların, davalı Kurum kararında redde mesnet gösterilen marka ile “…” kelimesi dışında benzer özellik taşımadığı, redde mesnet markada yer alan şekil unsurunun karakteristik özelliğinin ve davacı markasında yer alan farklı kelime unsurunun, markaları birbirlerinden uzaklaştırdığı, markaların bu hali ile … veya ayırt edilmeyecek derecede benzer olmadıkları, markalar arasındaki farklılıklar nedeniyle davacı markasıyla redde mesnet marka arasında benzerliğin iltibasa yol açıp açmayacağının ayrıca inceleme yapılmasını gereksiz kılacak derecede güçlü ve açık olmadığı, davacı vekilinin her ne kadar redde mesnet marka ile ilgili olarak hükümsüzlük davası açtıklarını beyan etmiş ise de görülmekte olan davanın konusunun YİDK iptali olması, bu tür davalarda YİDK’nın karar verildiği tarihteki mevcut durum ve delillere göre inceleme yapılacağından ve YİDK karar tarihi itibariyle sonuçlanmış ve kesinleşmiş bir hükümsüzlük kararı bulunmadığından, daha sonra alınacak bir hükümsüzlük kararının YİDK kararının iptali davasında etkili olamayacağı gerekçesiyle davanın kabulü ile YİDK’nın 07/04/2019 tarih 2019-M-3190 sayılı kararının iptaline karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, mahkemenin gerekçeli kararında huzurdaki davanın konusunu teşkil etmemesine rağmen, YİDK kararında redde mesnet gösterilen 2012/96395 no’lu marka ile marka başvurusu arasında SMK m. 6/1 yönünden bir benzerlik incelemesinin yapıldığını, “zira redde mesnet marka ve başvuru arasındaki benzerliğin ilk görüşte oluşan mutlak bir benzerlik olmadığı” dendikten sonra, “bağlantı kurularak iltibas oluşması mahiyetinde dolaylı bir benzerlik olduğu, bunun da 5/1-ç anlamında değil 6/1 anlamında bir benzerlik olduğu, bu nedenle mutlak red nedenine dayalı olarak yapılacak bir inceleme olmadığı” şeklinde bir gerekçeye yer verildiğini, yerel mahkemenin gerekçesinin bu bölümünün, dava konusuna ilişkin olmadığı gibi, tescilde ilerleyen süreçler için davalı … Kurumunu yönlendirici nitelikte olduğundan, bu kısım gerekçeden çıkarılması suretiyle düzeltme talep etmek gereğinin hasıl olduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak talepleri doğrultusunda kaldırılmasını istemiştir.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, başvuru markası ile redde mesnet markanın asıl ve ayırt edici unsurunun “…” ibaresinden oluştuğunu, markalar arasında reddedilen emtia yönünden 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç maddesi anlamında benzerlik bulunduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : 1- Dava, marka ile ilgili kurum kararlarının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davacının marka tescil başvurusu ile redde mesnet marka arasında, reddedilen sınıflar açısından 5/1-ç maddesinin uygulanması için aranan mal ve hizmetlerin … tür olması koşulu sağlanmış olsa da, ibareler yönünden markalar arasındaki farklılıklar nedeniyle davacı markasıyla redde mesnet marka arasındaki benzerliğin, iltibasa yol açıp açmayacağının ayrıca inceleme yapılmasını gereksiz kılacak derecede güçlü ve açık olmadığı, dolayısıyla mahkemece somut uyuşmazlıkta 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç maddesi koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizliğin bulunmadığı anlaşılmakla, davalı … vekilinin yerinde görülmeyen tüm istinaf itirazlarının reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesine gelince; mahkemece her ne kadar yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik yok ise de karar yerinde diğer gerekçelerin yanında, “zira redde mesnet marka ve başvuru arasındaki benzerliğin ilk görüşte oluşan mutlak bir benzerlik olmadığı bağlantı kurularak iltibas oluşması mahiyetinde dolaylı bir benzerlik olduğu, bu da 5/1-ç anlamında değil 6/1 anlamında bir benzerlik olduğu, bu nedenle mutlak red nedenine dayalı olarak yapılacak bir inceleme olmadığı” şeklinde bir gerekçeye daha yer verilmiştir. Bu gerekçe, başvuru markası ile redde mesnet marka arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1. maddesi uyarınca bir benzerliğin bulunduğu anlamına gelebilecek ibareler içermektedir. Oysa bu türden bir davada 6769 sayılı SMK’nın 6/1. maddesi koşullarının tartışılamayacağı tabiidir. Bu itibarla ilk derece mahkemesince karar yerinde, uyuşmazlık konusuna ilişkin olmayan gerekçelere yer verilmesi, Dairemizce doğru görülmemiştir.
Bu durumda mahkemece somut uyuşmazlıkta 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç maddesi koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, bu gerekçenin yanında yukarıda açıklanan gerekçelere de yer verilmesi doğru olmadığından ve HMK.’nın 353/1-b-2. maddesinde, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmişse “düzelterek yeniden esas hakkında” duruşma yapılmadan karar verilmesi gerektiği düzenlendiğinden, diğer bir ifade ile kanun koyucu, temyiz kanun yolunda Yargıtay tarafından verilebilen, yerel mahkeme hükmünün gerekçesinin değiştirilerek düzelterek onanması kararını, istinaf mahkemeleri için öngörmeyip, bu halde istinaf mahkemesince yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiğini düzenlediğinden, Dairemizce davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile, Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 30/01/2020 gün ve 2019/220 E. – 2020/20 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA;
3-Davanın KABULÜ ile, … YİDK’nın 07/04/2019 tarih 2019-M-3190 sayılı kararının iptaline,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 36,30 TL’nin davalı …’ndan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 7.375,00-TL vekalet ücretinin davalı …’ndan tahsiliyle davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından ilk derece mahkemesinde yapılan 86,4‬0-TL tebligat ve posta masrafı ile istinaf aşamasında yapılan 22,00-TL tebligat ve posta masrafından oluşan toplam 108,40-TL yargılama giderine, 44,40-TL peşin harç ve 44,40-TL başvurma harcı, 148,60-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı tutarı eklenerek oluşan toplam 345,8‬0-TL’nin davalı …’ndan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
8-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen taraflara iadesine (HMK m.333),
9-Davacıdan peşin alınan 54,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
10-Davalı …’ndan peşin olarak alınan 54,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının, alınması gereken 80,70-TL maktu istinaf karar ve ilam harcından mahsubu ile bakiye 26,30-TL’nin davalı … Kurumundan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
11-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 02/06/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/06/2022