Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1198 E. 2022/505 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/05/2017
NUMARASI …
DAVANIN KONUSU : YİDK Marka Kararı İptali, Tescil

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25/05/2017 tarih ve 2016/111 E. – 2017/270 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 2014/75941 sayılı ve “… …” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, davalı şirketin 2007/62214 sayılı “…” ibareli markasını gerekçe göstererek yaptığı itirazın, …. sayılı YİDK kararı ile nihai olarak kabul edilerek, başvurularının reddine karar verildiğini, oysa başvuru ile itiraza mesnet markanın benzer olmadığını, 8/1-b şartlarının oluşmadığını ileri sürerek, davalı … YİDK kararının iptalini ve dava konusu marka başvurusunun müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı Şirket vekili, dava konusu başvuru ile itiraza mesnet markalarının benzer olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, tarafların “…/…” ibarelerinin benzerliği, markaların aynı malları kapsaması, müşterilerin dikkat ve özeninin ortalama olması nedenleri bir bütün halinde değerlendirildiğinde, somut olayda 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi şartlarının bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, somut uyuşmazlıkta her ne kadar taraf marka işaretleri aynı (30.) sınıfı kapsıyor olsa da, sınıfların kapsadığı mal/hizmetler yönünden taraf markalarının birbirinden farklılaştığını, kaldı ki kabul anlamına gelmemekle birlikte, marka işaretleri aynı mal/hizmet sınıfında olsa dahi tek başına bu koşulun, karıştırılma ihtimalinin varlığı için yeterli olamayacağını, markaların ayırt edici niteliği ile aynı/benzer olup olmadığı hususlarının da incelenmesinin gerektiğini, davalıya ait “…” markasının Fransızca kökenli ve Türkçe karşılığı “……ediciliği yüksek olmayan bir kelimeden ibaret bulunduğunu, müvekkilinin marka işaretinde yer alan “…” kelimesinin başına eklenen “…” kelimesinin, marka işaretinin yazım stili, sunulan ürünün rengi ve şekli de dikkate alınınca, tüketicinin davalı marka işareti ile müvekkilinin markası arasında iltibas kurma ihtimalinin mümkün olmayacağını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava,YİDK kararının iptali, tescil istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davacının “… …” ibareli marka tescil başvurusunun asıl unsurunun “…” ibaresinden oluştuğu, davalı şirketin 2007/62214 sayılı redde mesnet markasının asıl unsurunun da “…” ibaresi tarafından temsil olunduğu, her iki ibare arasındaki benzerliğin açık olduğu, tarafların markalarının 30. sınıfta aynı malları kapsadığı, dolasıyla müşterilerin dikkat ve özeninin ortalama olması nedenleri bir bütün halinde değerlendirildiğinde, somut olayda 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi şartlarının bulunduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,

Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 14/04/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/04/2022