Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1161 E. 2022/611 K. 29.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1161
KARAR NO : 2022/611
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/07/2020
NUMARASI : 2019/418 E. – 2020/183 K.

DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : YİDK Marka Kararı İptali, Hükümsüzlük

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 07/07/2020 tarih ve 2019/418 E. – 2020/183 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı Şirket ve davalı Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 2004 31198, 2006 45831, 2006 45832, 2006 45833, 2006 45835, 2006 45837, 2006 47206, 2006 47207, 2010 34827, 2012 24675, 2015 89141, 2017 20242 sayılı “…”, “…”, “…”, “…”, … …”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “ …” ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalı Şirketin, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “…” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere başvuruda bulunduğunu, 2018/79620 kod numarasını alan başvurunun ilanı üzerine müvekkili tarafından itirazda bulunulduğunu, ancak itirazın yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak YİDK tarafından ret edildiğini, oysa YİDK kararının usule ve hukuka aykırı olduğunu, söz konusu başvurunun müvekkiline ait “…” ibareli önceki tarihli markaları ile benzer bulunduğunu, müvekkiline ait markalarla itiraz konusu marka başvurusu arasında iltibas ihtimali olduğunu, “…” markasının 31. Sınıfta yem grubunda başvurusunun yapıldığını, “…” ibaresinin bu başvuru sınıfı için ayırt edicilik sağlamadığını, müvekkile ait 29 ve 30. Sınıflar ile 31. Sınıf emtianın ilişkili olduğunu, davalı başvurusunun kötüniyetli bulunduğunu ileri sürerek YİDK’nın 2019-M-9011 sayılı kararının iptaline ve 2018/79620 sayılı “…” ibareli marka başvurusunun tescili halinde hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Şirket vekili, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğu, “…” ibaresi ile itiraza mesnet markalarda yer alan “…” markalarının oluşturulma şekilleri ve kelimelerin birbirinden oldukça farklı bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, başvuru kapsamındaki 31. Sınıftaki malların davacının itiraza mesnet markasının kapsamındaki mal ve hizmetler ile aynı/aynı tür/benzer olduğu, davalı marka başvurusu “…” beyaz zemin üzerine siyah renk kullanılarak, standart yazı karakteriyle kalın ve tümü büyük harflerden oluşan ve hiçbir figüratif unsur içermeyen bir sözcük markası olduğu, marka … ve … kelimesinin birleşiminden türetilmiş fantezi bir ibare olduğu, “…” kelimesinin yaygın bilindiği gibi “içki, şarap” anlamında ve “…” kelimesi ise Türkçede “1. hayvan yiyeceği., 2. kuş ya da balık tutmak için tuzağa bırakılan ya da oltaya takılan yiyecek ya da yiyecek görünümünde nesne.” anlamlarına gelen bir kelime olduğu, davaya konu marka başvurusunda yer alan “…” ibaresinin taraf markalarını birbirinden farklılaştırmaya yetmediği, markalar arasında işitsel bakımdan ise ortak unsur olan “…” kelimesinden kaynaklı benzerlik bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, YİDK’nın 2019-M-9011 sayılı kararının iptaline, dava konusu marka tescil edilmemiş olduğundan hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı Şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davacının markalarında yer alan “…” ibaresi ile müvekkilinin tescil talep ettiği “…” ibaresi arasında bütünüyle bıraktıkları izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimali dahil olmak üzere, karıştırmaya yol açabileçek derecede benzerlik olmadığı, bilirkişi heyeti raporunun hükme esas alınamayacağını, YİDK kararının, usule ve yasaya uygun olduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … Kurumu vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkili Kurum kararının yerinde olduğunu, dava konusu markalar arasında bütüncül algı itibariyle benzerlik bulunmadığını, kararın yerinde olmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK marka kararı iptali, hükümsüzlük istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalının başvuru konusu yaptığı marka ibaresinin kapsamında bulunan 31. Sınıftaki malların davacının itiraza mesnet markalarının kapsamındaki mal ve hizmetler ile aynı/aynı tür/benzer olduğu, davalı marka başvurusuna konu olan “…” ibaresi ile davacının itirazına mesnet “…” esas unsurlu markaları arasında benzerlik bulunduğu anlaşılmakla, davalı Şirket ve davalı … Kurumu vekillerinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı Şirket ve davalı … Kurumu vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı Şirket ve davalı … Kurumundan ayrı ayrı alınması gereken 80,70.TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, istinaf başvurusunda yatırılan 54,40.TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davalılardan ayrı ayrı tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 29/04/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/04/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip