Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/1160 E. 2022/609 K. 29.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1160
KARAR NO : 2022/609
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/02/2020
NUMARASI : 2018/430 E. – 2020/34 K.

DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 13/02/2020 tarih ve 2018/430 E. – 2020/34 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 2017/101101 sayısı ile gerçekleştirdiği marka başvurusunun, davalı Şirketin “…” ibareli markalarını gerekçe göstermek suretiyle gerçekleştirdiği itirazlar sonucunda bir kısım emtia bakımından nihai olarak reddedildiğini, ret gerekçesi markaların “…” ibaresinden oluştuğunu, müvekkilinin markasının ise “…” şeklinde olduğunu, markaların görsel, şekil ve fonetik unsurlar bakımından benzer bulunmadığını, iki ibarenin birbirinden çok farklı olduğunu, markaların değerlendirilirken bölünmeksizin bütün itibariyle bıraktığı izlenimin ele alınması gerektiğini, davalı Kurum nezdinde “…” ibareli çok sayıda marka bulunduğunu, müvekkilinin kötüniyetli olmadığını veya başka bir firmanın markasına benzeşmeye çalışmadığını ileri sürerek YİDK’nın 11/09/2018 tarih ve 2018/M-7547 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Şirket vekili, müvekkilinin “…” ve “… …” markaları ile uzun yıllardır gıda ve hizmet sektöründe faaliyet gösteren köklü bir firma olduğunu, müvekkilinin markalarının tüketici nezdinde bilinir olduğunu, davacı taraf marka başvurusuna konu ibarenin müvekkili markası ile benzer olmadığı iddiasının yerinde olmadığını, davacının markasının “…” ve “…” kelimelerinin birleşiminden meydana geldiğini, “…” kelimesinin yiyecek – içecek emtiaları için tanımlayıcı özellikte bir kelime olduğunu, dolayısıyla markalarda “…” ibaresinin esas alınması suretiyle bir karşılaştırma yapılması gerektiğini, markaların iltibas oluşturacak düzeyde benzer olduklarını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu davacının 2017/101101 sayılı “…” ibareli marka başvurusu ile davalı markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1. maddesi kapsamında benzerlik ve iltibas ihtimali bulunduğu, YİDK’nın 11/09/2018 tarih ve 2018/M-7547 sayılı kararının yerinde olduğu, YİDK kararının iptali şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, … ibaresinin tasviri olduğunu, kimsenin tekeline bırakılamayacağını, bilirkişi raporunun eksik inceleme mahsulü olduğunu, hükme esas alınamayacağını, emsal olarak aksi yönde karar bulunduğunu, bütünsel olarak yapılan incelemede farklılık bulunduğunun görüleceğini, mahkeme kararının yerinde bulunmadığın ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının başvuru konusu yaptığı “…” ibareli marka başvurusu ile davalı Şirketin itirazına mesnet gösterdiği “…” esas ibareli markaları arasında SMK’nın 6/1. maddesi anlamında iltibas bulunduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 29/04/2022 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/04/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip