Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/104 E. 2021/1236 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/09/2019
NUMARASI :…..

DAVANIN KONUSU : … Kararının İptali ve Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 12/09/2019 tarih ve ….. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin 1980’de faaliyete başladığını, çok sayıda “…” ibareli markasının bulunduğunu, markaların tanınmış olduğunu, davalının…. sayılı 29 ve 43. Sınıfta yer alana mal ve hizmetler için yaptığı ” … … …” ibareli marka tescil başvurusuna itirazlarının … başkanlığı tarafından kısmen kabul edilerek başvuru kapsamından 29. sınıfta yer alan bir kısım malların çıkarıldığını, bu karara karşı yaptıkları itirazlarının ise … sayılı kararıyla reddedildiğini, oysa dava konusu başvuru kapsamında bırakılan 29. ve 43. sınıfta yer alan mal ve hizmetlerle müvekkilinin itirazına mesnet markaları kapsamında 29. Ve 30. Sınıfta yer alan malların benzer bulunduğunu, müvekkilinin markanın gerçek hak sahibi olduğunu ve dava konu markanın müvekkilinin tescilli ticaret unvanının çekirdek unsuru aynı bulunduğunu, bu itibarla başvurunun SMK’nın 6/3 ve 6/6 maddeleri uyarınca da reddi gerektiğini, öte yandan müvekkilinin markasının tanınmış olup SMK’nın 6/5 maddesindeki koşulların da oluştuğunu, davalının kötüniyetli bulunduğunu, müvekkilinin markaları ile benzer çok sayıda marka başvurusu yaptığını, amacının müvekkilinin marklarının tanınmışlığından yaralanmak olduğunu ileri sürerek …’nın 24.12.2018 tarih ve… sayılı kararının iptali ile dava konusu markanın tescili halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, dava konusu marka başvuru kapsamında bırakılan mal ve hizmetler yönünden taraf markları arasında iltibas bulunmadığını, davacının SMK’nın 6/5,6/9 ve 6/6 maddelerine dayalı iddialarının da yerinde olmadığını müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, tarafların marka işaretleri arasında benzerlik bulunduğu ancak dava konusu marka kapsamında 29. Sınıf ve 43. Sınıfta yer alan mal ve hizmetlerin davacının itirazına mesnet marka kapsamlarında yer almaması nedeniyle SMK’nın 6/1 maddesindeki iltibas koşullarının oluşmadığı, davacının itirazına mesnet markalarının tanınmışlığının ispatlanmadığı, davacının ticaret ticari faaliyeti kapsamında dava konusu çekişmeli mal ve hizmetlerin yer aldığını ispatlanmadığından SMK’nın 6/6 maddesindeki koşullarında oluşmadığı, davalının kötüniyetli bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, bilirkişi raporuna karşı itirazlarının göz ardı edilerek mahkemece hüküm kurmaya elverişli bulunmayan bilirkişi raporu doğrultusunda karar verildiğini, itirazlarına mesnet markaları kapsamında yer alan mallar ile dava konusu mal ve hizmetlerin benzer olduğunu, zira dava konusu markada 29. sınıfta yer alan “zeytin ve zeytin ezmelri” emtiasının müvekkilinin markaları kapsamında yer alan “süt ve süt ürünleri (tereyağı dahil)” emtiası ile, yine dava konu markada 29. sınıfta yer alan “yenilebilir bitkisel yağ emtiası ile” itirazlarına mesnet markaları kapsamında yer alan “bitkisel kaynaklı sütler, süt ürünleri (tereyağları dahil” emtiası ile , dava konusu markada 29. sınıfta yer alan “kuru yemişler , fındık “emtiası ile müvekkiline ait marklar kapsamında yer lana “kuru bakliyat, nohut vb” emtiasının , dava konusu markada 29. Sınıfta yer alan “yumurta ve yumurta tozları, fındık ezmesi ” emtiasının da markaları kapsamında yer alan “süt ürünleri ve hayvansal kaynaklı sütler” emtiası ile benzer olduğunun açık olduğunu, zira söz konusu ürünlerin kahvaltı, akşam yemeği gibi öğünlerde tüketici tarafından sıklıkla kullanılan gıda ürünleri olduğu ve bu sebeple bu ürünler arasında işlev ve amaç bakımından benzerlik bulunduğunu, kahvaltılık ürünler içinde sayılabilecek bahsi geçen gıda ürünlerinin aynı tüketici grubuna hitap ettiğini, günlük tüketime konu anlık karalar ile satın alınıp aynı reyonlarda yan yana satıldıklarını, ayrıca dava konusu başvuru kapsamında yer alan “zeytin, zeytin ezmeleri, yenilebilir bitkisel yağlar, salçalar , fındık ve fıstık ezmeleri yumurtalar v.b” emtiaları ile müvekkilinin markaları kapsamında yer alan “hayvansal kaynaklı sütler, bitkisel kaynaklı sütler, süt ürünleri(tereyağı dahil” emtialarının aynı/benzer ihtiyaçları olan ve her yaştan tüketici kitlesine hitap eden gıda ürünleri olması nedeniyle de benzer olduğunu, diğer taraftan dava konusu markada yer alan “yumurta, zeytin, zeytin ezmesi , fındık ezmesi” mallarının “süt ve süt rürünelri” ile birlikte kullanımlarının ve tüketilmeleri çok yaygın olduğundan benzer kabul edilmesi gerektiğini, dava konusu marka kapsamında yer alan “hazır çorbalar , bulyonlar “emtiası ile mesnet öarkalarında yer alan “mercimek, bulgur, kuru bakliyat…” emtiası arasında hammade -mamul ilişkisi bulunduğundan benzer olduklarını, yine taraflar arasında görülen Ankara 4. FSHHM’ni…. esas sayılı dava dosyasında yapılan yargılama sonucu mahkemece 29. sınıfta yer alan “Hazır çorbala, bulyonlar, Kurutulmuş konservelenmiş, dondurulmuş pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar” ile 43. Sınıfta yer alan “yiyecek ve içecek sağlanması “hizmetlerinin müvekkilinin markaları kapsamında yer alan emtia ile benzer kabul edildiğini, öte yandan taraf markları arasında yüksek derece benzerlik bulunduğundan mal ve hizmetler arasındaki düşük düzeyde benzerliğin iltibasa neden olacağını, davalının kötüniyetli olduğunu, davalı başvuru sahibinin hiçbir işletmesi bulunmamasına rağmen başta … ibaresi olmak üzere birbirinden farklı ve alakasız pek çok marka başvurusu yaptığını, davalının müvekkilinin markalarından haber olmasına rağmen bu markları ile benzer şekilde birden fazla marka başvurusunda bulunduğunu, SMK’nın 6/3 koşullarının oluştuğunu, zi,ra müvekkilinin 1994 yılında kurulduğunu ve ana sözleşmesinde yer alan faaliyet konusunun dava konu mal ve hizmetlerde benzer olduğunu, aynı nedenlerle SMK’nın 6/6 maddesindeki koşullarında bulunduğunu, müvekkilinin … ibareli markalarının tanınmış olduğunu, SMK’nın 6/5 koşullarında da oluştuğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

GEREKÇE : Dava, … kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İşlem dosyasının incelenmesinden; davalı gerçek kişinin “… … …” ibaresini 29. ve 43 sınıfta yer alan bazı mal ve hizmetlerde tescili için, 07/02/2018 tarihinde davalı Kuruma başvuruduğu, … Başkanlığı tarafından SMK’nın 5/1-ç maddesi gereğince başvuru kapsamından 29. sınıfta yer alan “Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri.” emtiası ile 43. sınıftaki” Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri”nin çıkarıldığı, kalan mal ve hizmetler yönünden başvurunun ilanı üzerine davacının …” ibareli markalarına dayalı olarak SMK’nın 6/1, 6/5, 6/6 ve 6/9 maddeleri uyarınca yaptığı itirazının … Başkanlığı tarafından kısmen kabul edilerek başvuru kapsamından 29. sınıfta yer alan ” Kuru bakliyat. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil)” emtiasının çıkartıldığı, bu karara karşı davacının aynı iddialarla yaptığı iitrazının …. sayılı kararı ile reddedildiği ve davanın 2 aylık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Somut olayda uyuşmazlık dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markaları arasında başvuru kapsamında bırakılan 29. sınıfta yer alan “. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri” malları ile 43. sınıfta bulunan” Geçici konaklama hizmetleri, geçici konaklama ile ilgili rezervasyon hizmetleri, düğün salonu kiralama hizmetleri, konferans ve çeşitli toplantılar için yer sağlama hizmetleri” hizmetleri yönünden SMK’nın 6/1 maddesi uyarınca iltibas koşullarının oluşup oluşmadığı, davacının aynı Yasanın 6/5 ,6/6 ve 6/9 maddesine dayalı itirazlarının yerinde olup olmadığı noktasındadır.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 6/1. maddesi uyarınca, tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise ve tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa tescil edilemez. Açıklanan hüküm çerçevesinde markalar arasında iltibasa yol açacak derecede bir benzerlik olup olmadığının tespitinde her iki markaya konu işaretin, ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınarak bütünü itibariyle görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları izlenimin esas alınması gerekmektedir.
Yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olaya dönüldüğünde; dava konusu başvurunun asıl unsuru “…” ibaresidir. Davacının itirazına mesnet markalarının asıl unsuru da “…” ibaresi olduğundan, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markaları arasında SMK’nın 6/1 maddesi anlamında, ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunduğu açıktır. Esasen mahkemece de bu kanaate varılmış, verilen karara karşı da sadece davacı vekili tarafından istinaf itirazında bulunulmuştur.
Taraf markalarının kapsamındaki emtia karşılaştırmasına gelince; yukarıda da belirtildiği üzere davalının başvurusu bırakılan ve uyuşmazlık konusu olan mal ve hizmetler 29. sınıfta yer alan “. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri” malları ile 43. sınıfta bulunan” Geçici konaklama hizmetleri, geçici konaklama ile ilgili rezervasyon hizmetleri, düğün salonu kiralama hizmetleri, konferans ve çeşitli toplantılar için yer sağlama hizmetleri” hizmetleridir. Davacının itirazına mesnet markalarından …. sayılı markası itiraz tarihinde hükümden düştüğü için iltibas değerlendirilmesinde dikkate alınmayacak olup davacının itirazına mesnet … sayılı markaları ise genel olarak 29. ve 30. Sınıfta tescilli olup marka kapsamlarında “Kuru bakliyat. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler, Süt ve süt ürünleri (tereyağ dahil).Kuru bakliyatlar yani fasulye, nohut, barbunya, bezelye, soya, yeşil mercimek, kırmızı mercimek, sarı mercimek, pirinç, keşkek, aşurelik buğday. Mercimek Bulgur.” mallarının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin yerleşik kararlarında açıklandığı üzere mal ve hizmetler arasında benzerlik olup olmadığı değerlendirilirken her iki grup mal ve hizmetlerin aynı tüketici kitlesine hitap edip etmediği, birbirine alternatif olup olmadıkları, aynı dağıtım veya dolaşım yollarına sahip olup olmadığı, hammadde-mamül ilişkisinin bulunup bulunmadığı, birbirlerini bütünleyici/ tamamlayıcı olup olmadıkları gibi hususlarının dikkate alınması gerekmektedir.Buna göre yapılan değelendirmede; dava konu başvurusu kapsamında 29. Sınıfta yer alan “Hazır çorbalar, bulyonlar. Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar” malları ile, davacının yukarıda bahsi markaları kapsamında 29. ve 30. sınıfta yer alan “Kuru bakliyatlar yani fasulye, nohut, barbunya, bezelye, soya, yeşil mercimek, kırmızı mercimek, sarı mercimek, pirinç, keşkek, aşurelik buğday. Mercimek Bulgur.” emtiası arasında hammadde/mamül ilişkisi bulunduğu, birbirlerini bütünleyici/ tamamlayıcı oldukları anlaşıldığından benzer mallar olduğu değerlendirilmiştir. Başvuru kapsamında 29 sınıfta yer alan “Zeytin, zeytin ezmeleri. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri” malları ile 43. sınıfta bulunan” Geçici konaklama hizmetleri, geçici konaklama ile ilgili rezervasyon hizmetleri, düğün salonu kiralama hizmetleri, konferans ve çeşitli toplantılar için yer sağlama hizmetleri” yönünden ise benzerlik bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.06.2016 gün ve… sayılı kararı uyarınca iltibas değerlendirmesinin hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hukuki bilgi ile çözümlenmesi mümkün olduğundan Dairemizce bu yönden dosyada mevcut bilirkişi raporundaki tespitlere itibar edilmemiş, ayrıca bir bilirkişi incelemesine de gerek görülmemiştir.
Dava konusu başvuru kapsamında farklı olduğu tespit edilen mal ve hizmetler yönünden, 6769 sayılı SMK’nın 6/5 ve 6/6 maddeleri kapsamında yapılan değerlendirmede ise , mahkemece bu konuda görüşüne başvurulan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, davacının itirazına mesnet markalarının tanınmış olduğu veya SMK’nın 6/5 madde koşullarının davacı yararına gerçekleştiği ispat edilemediğinden, yine her ne kadar dava konusu başvuru, davacının tescilli ticaret ünvanının asıl unsuru olan “…” ibaresini aynene içeriyorsa da davacı tarafça 29 sınıfta yer alan “Zeytin, zeytin ezmeleri. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri” malları ile 43. sınıfta bulunan” Geçici konaklama hizmetleri, geçici konaklama ile ilgili rezervasyon hizmetleri, düğün salonu kiralama hizmetleri, konferans ve çeşitli toplantılar için yer sağlama hizmetleri” nde veya anılan mal ve hizmetlerle benzer mal ve hizmetlerde fiilen faaliyette bulunulduğu ispat edilmediğinden Dairemizce de SMK’nın 6/5 ve 6/6 madde koşullarının somut olayda uygulanma yerinin bulunmadığı kabul edilmiştir.
Ayrıca dava konusu başvurunun kötü niyetli olduğu da ileri sürülmüş ise de bu iddianın da ispat edilemediği dosya kapsamından anlaşılmıştır.
Diğer taraftan davacı dava dilekçesinde 6769 sayılı SMK’nın 6/3 maddesine de dayanmıştır. Davacı tarafça marka başvurusuna itiraz aşamasında anılan maddeye dayalı bir iddia ileri sürülmediğinden ve … kararının iptali istemi ile açılan davaların, … kararında tartışılan hususlarla sınırlı olarak görülmesi gerektiğinden, … kararının iptali talebi yönünden bu iddiasının dinlenmesi mümkün değildir. Ancak davacı davalı markasının hükümsüzlüğünü de talep ettiğinden, marka hükümsüzlüğü istemi yönünden SMK’nın 6/3 maddesine dayanması mümkün ise de dava konusu başvuru tescil edilmediğinden Dairemizce bu yönde inceleme yapılmasına gerek görülmemiştir.
Sonuç olarak; yukarıda açıklanan nedenlerle dava konusu ” … … …” ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet “…” asıl unsurlu markaları arasında , başvuru kapsamında 29. Sınıfta yer alan “Hazır çorbalar, bulyonlar. Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar” emtiası bakımından 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi uyarınca iltibas koşullarının oluştuğu, başvuru kapsamında 29 sınıfta yer alan “Zeytin, zeytin ezmeleri. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri” malları ile 43. sınıfta bulunan” Geçici konaklama hizmetleri, geçici konaklama ile ilgili rezervasyon hizmetleri, düğün salonu kiralama hizmetleri, konferans ve çeşitli toplantılar için yer sağlama hizmetleri” hizmetleri yönünden ise iltibas koşulları bulunmadığı, SMK’nın 6/5 ve 6/6 maddesindeki şartlarının oluşmadığı ve başvurunun kötü niyetli de olmadığı gözetilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddedilmesi doğru değilse de, HMK.’nın 353/1-b-2. maddesine göre, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmişse “düzelterek yeniden esas hakkında” duruşma yapılmadan karar verilmesi gerektiği düzenlendiğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK ‘nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile, Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 12/09/2019 gün ve …. sayılı kararının KALDIRILMASINA;
2-Davanın KISMEN KABULÜ ile … …. 24.12.2018 tarih ve… sayılı kararının 29. Sınıfta yer alan “Hazır çorbalar, bulyonlar. Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar” malları yönünden KISMEN İPTALİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE
3-Dava konusu marka tescil edilmediğinden hükümsüzlük talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 59,30 TL. maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davalılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 5.900,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirmiş olduklarından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 5.900,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Davacı tarafından ilk derece mahkemesinde yapılan 50,80 TL ilk masraf, 1.800,00 bilirkişi ücreti, 146,50 TL tebligat ve posta masrafı ile istinaf aşamasında yapılan 93,00 TL tebligat ve posta masrafından oluşan toplam 2.090,30 TL yargılama giderinin, davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 1/2 kabul edilerek 1.045,15 TL.’ye, 44,40 TL peşin harç tutarı eklenerek toplam 1.089,55 TL.’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalılar tarafından ilk derece ve istinaf aşamasında yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
10-Davacıdan peşin olarak alınan 44,40 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
11-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 07/10/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/10/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip