Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1769 E. 2021/1179 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/10/2019
NUMARASI :…..
DAVANIN KONUSU : Endüstriyel Tasarıma Tecavüzün Tespiti, Önlenmesi,
Maddi ve Manevi Tazminat

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 10/10/2019 tarih ve….. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı-karşı davacı ile davalı-karşı davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı karşı davalı vekili, davalının, müvekkilinin tasarımları ile ayırt edilemeyecek derecede benzeyen ürünleri “…” kataloglarında ve http://…/tr adresli internet sitesinde paylaştığını, katalog ve internet sitesinden anlaşılacağı üzere davalının “masa ve sehpa ayakları” ürettiğini, davalının kendi tasarımlarını üretip tanıtmak yerine, davacının beğenilen ve tercih edilen tasarımlarını üreterek veya ürettirerek satış yaptığını, söz konusu ürünlerin müvekkiline ait 30.09.2011 tarihli ve….sıralı, 21.01.2012 tarih ve…. – 1,2,3,4 ve 5. Sıralı tasarımlar, 14.04.2016 tarih ve……sıralı tasarımları ile ayırt edilemeyecek derecede benzerlik oluşturması nedeni ile tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunu, davalı tarafın davacı şirketin tescil ettirmiş olduğu ürünler ile tamamen ortak özellik ve forma sahip özellikleri taşıyan ürünleri üretmekte ve/veya satışını yapmakta olduğunu ileri sürerek davacı tarafından tasarlanan ve üretilen, tasarım tescil başvurusuna konu ürünlere vaki tecavüz fiillerinin durdurulması ve önlenmesi için, her türlü sınai mülkiyet hakları davacıya ait olan…..nezdinde 30.09.2011 tarihli ve ….. tarih ve …. sıralı tasarımlarını davalıya ait her türlü basılı evrak, broşür, katalog, internet sitesi tanıtımı ile diğer ticari evraktan çıkartılması, silinmesi, silinmesi mümkün olmuyor ise imha edilmesi, davacının tecavüz eylemlerinden doğan zararlarının tazmini için davalıdan 1.000,00 TL manevi tazminat ile 1.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili, davanın hukuki mesnetten uzak olduğunu, karşı davalının taleplerinin soyut iddialardan öteye geçemediğini, tasarımlar arasında farklılıklar bulunduğunu savunarak davanın reddini istemi, karşı davasında da, karşı davalı şirketin,……nolu tasarımlarının, iddia edildiği gibi yeni tasarımlar olmadığını, yeni ve ayırt edici niteliği olmamasına rağmen tescil edildiğini ileri sürerek karşı davalıya ait tasarım tescillerinin yenilik ve ayırt edicilik özelliklerine sahip olmaması nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı-karşı davalı vekili, karşı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, asıl dava yönünden; davacıya ait… nolu tasarıma tecavüz eder nitelikte herhangi bir ürüne rastlanmadığı, …. nolu tasarımlara tecavüz eder nitelikte herhangi bir ürüne rastlanmadığı,…. nolu tasarımlara tecavüz niteliğinde benzerlerinin davalı ürünleri arasında yer aldığı….. nolu tasarımlara tecavüz eder nitelikte herhangi bir ürüne rastlanmadığı,…. nolu tasarımlara tecavüz eder nitelikte herhangi bir ürüne rastlanmadığı, …. nolu tasarıma tecavüz niteliğinde benzerlerinin davalı ürünleri arasında yer aldığı,…. nolu tasarıma tecavüz niteliğinde benzerlerinin davalı ürünleri arasında yer aldığı, …..nolu tasarımlara tecavüz eder nitelikte herhangi bir ürüne rastlanmadığı, …..nolu tasarımlara tecavüz eder nitelikte herhangi bir ürüne rastlanmadığı; karşı dava yönünden;…. nolu tasarımın yenilik ve ayırt edici nitelik koşullarını sağlamadığı,…. nolu tasarımların yenilik ve ayırt edici nitelik koşulunu sağladığı, … nolu tasarımın yenilik ve ayırt edici nitelik koşullarını sağlamadığı, ….ve 6 nolu tasarımların yenilik ve ayırt edici nitelik koşullarını sağlamadığı, ….. nolu tasarımların yenilik ve ayırt edici nitelik koşulunu sağladığı….nolu tasarımların yenilik ve ayırt edici nitelik koşulunu sağladığı…. nolu tasarımın yenilik ve ayırt edici nitelik koşullarını sağlamadığı, …2 nolu tasarımların yenilik ve ayırt edici nitelik koşulunu sağladığı, … nolu tasarımın yenilik ve ayırt edici nitelik koşullarını sağlamadığı,….nolu tasarımın yenilik ve ayırt edici nitelik koşulunu sağladığı….. nolu tasarımların yenilik ve ayırt edici nitelik koşulunu sağladığı, davalı- karşı davacının eylemlerinin davacı-karşı davalının tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabette bulunduğu, bu süre zarfında iltibas yaratan işaretin kullanımı nedeniyle davacının ne kadar zarara uğradığının tam olarak belirlenmesinin mümkün olmadığı, böyle bir durumda hakimin, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği (TBK m.51/I); özellikle uğranılan zararın miktarının tam olarak ispat edilememesi halinde hakimin, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirlemesi (TBK m.50/II) gerektiği, bu konuda bilirkişi raporu alındığı, alınan raporda “Uyarlanan sözleşmeye göre intihale konu ürünün tasarım lisans bedeli, 1 yıllık süreli bir sözleşme için dava tarihi itibariyle 1.150,47 TL olarak hesaplanmıştır” ifadesine yer verildiği, 818 sayılı Türk Borçlar Kanunu’un 42 ile 6098 sayılı TBK’nın m.50/II.maddesi hükümleri gözetilerek, verilen hizmette markanın ekonomik bakımından katkısı da dahil edilerek dava tarihine kadar gerçekleşen eylemler karşılığı yoksun kalınan kar olarak davacının seçtiği SMK 151/2-c maddesindeki “sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedeli” takdiren taleple bağlı kalınarak maddi tazminatın 1.000,00TL olarak belirlenmesinin hakkaniyete uygun olacağı, manevî tazminat miktarının 1.500,00.-TL olarak saptanmasının hakkaniyete uygun olacağı gerekçesi ile asıl davanın kısmen kabulüne, davalı-karşı davacının tasarımının davacı adına tescilli….nolu tasarıma tecavüz ettiği ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine ve kaldırılmasına, davalı-karşı davacının davacıya ait…… nolu tasarımın taklidi olan tasarımlı eşyanın her türlü basılı evrak, broşür, katalog, internet sitesi, tanıtığı ve diğer ticari evraklardan çıkartılmasına, silinmesine, mümkün değilse imhasına, 1.000,00 TL maddi ve 1.500,00 TL manevi tazminatın davalı-karşı davacıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karşı davanın kısmen kabulüne, davacı-karşı davalıya ait tescill…… nolu tasarımların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, fazlaya dair istemlerin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı karşı davalı … Ltd. Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde, yerel mahkemece lisans bedeli için hesaplanan miktarın kabul edilemeycek derecede düşük olduğunu, bir ürün için yıllık verilecek lisans bedelinin 1.500 TL olabilmesinin hayatın olağan akışına aykırı bulunduğunu, mobilya tasarımları hakkında olan lisans sözleşmeleri esas alınarak bir maddi tazminata hükmedilmesi gerektiğini, müvekkili şirkete ait belirli tasarımların yenilik ve ayırt edicilik kriterini sağlamadığı işbu sebepten ötürü hükümsüz kılınması gerektiği yönündeki tespitlerin haksız ve hukuka aykırı bulunduğunu, müvekkilinin tasarımları ile hükümsüzlüğe mesnet tasarımlar arasında nasıl bağlantı kurulduğunun hiçbir şekilde anlaşılamadığını, müvekkilinin tasarımının yeni ve ayırt edici olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını, asıl dava yönünden davanın kabulüne, karşı dava yönünden davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı karşı davacı Şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde, karşı davalı şirketin 2015/03741-1 sıra numaralı tasarımın kendisine ait olduğunu belirtmişse de,…… tasarım numaralı tasarım ve ….. tasarımdan intihal olduğunu, tasarıma tecavüz haklarının ihlal edildiğini ileri sürme olanaklarının bulunmadığını, … Patentli ürün ile karşı davalıya ait ürün tüketici gözünden incelendiğinde dahi bir ayırt edicilik taşımadığını, iş bu gerekçe dahi asıl davanın reddine karar verilmesi için yeterli iken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması hukuka ve hakkaniyete ters düştüğünü, davaya konu edilen karşı davalıya ait ürünlerin SMK çerçevesinde yenilik, ayırt edicilik vasıflarını karşılamadığını, mobilya sektöründe yurt içi ve yurt dışında fazlasıyla üretilerek satışa arz edilen ürünler olan karşı davalıya ait tasarımların anonim özellik kazandığını, fazlaya ilişkin talepler yönünden verilen ret kararının kaldırılması gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesince verilen asıl dava ve karşı dava yönünden kısmen kabul kararının tamamen kaldırılarak asıl davanın reddine, karşı dava yönünden verilmiş olan kısmen kabul kararının tümden kaldırılarak karşı davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Asıl dava, endüstriyel tasarıma tecavüzün tespiti, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat
İstemine, karşı dava tasarım hükümsüzlüğüne ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, dosya kapsamında görüşüne başvurulan bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporun hüküm kurmaya ve denetlemeye elverişli bulunduğu, davalı – karşı davacının eylemlerinin davacı – karşı davalının tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabet niteliğinde olduğu, davacı tazminat istemini SMK’nın 151/2-c maddesine dayandırmış ise de, dosya kapsamına göre davacının ne kadar zarara uğradığının tam olarak belirlenmesinin mümkün olmadığı, bu halde de Türk Borçlar Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca zararın miktarının hakkaniyete uygun olarak belirlenebileceği, hükmedilen tazminat miktarlarının dosya kapsamı ile uyumlu bulunduğu anlaşılmakla, davacı-karşı davalı ile davalı-karşı davacı vekillerinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı – karşı davalı ve davalı – karşı davacı vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı – karşı davalıdan alınması gereken 59,30.TL maktu istinaf karar ve ilam harcından davacı – karşı davalı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90.TL’nin davacı-karşı davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı – karşı davacıdan alınması gereken 170,77.TL nispi istinaf karar ve ilam harcından davalı-karşı davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40.TL harcın mahsubu ile bakiye 126,37.TL’nin davalı-karşı davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-İstinaf aşamasında davalı vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 30/09/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/09/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip