Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1739 E. 2021/1008 K. 02.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/07/2019
NUMARASI :….

ASIL DAVA KONUSU : Faydalı Model Hakkına Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i, Ref’i ile Maddi ve Manevi Tazminat
KARŞI DAVA KONUSU : Faydalı Model Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03/07/2019 tarih ve ….. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı karşı davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin stadyum koltuk imalatı sektöründe faaliyet gösterdiğini ve ülkenin önde gelen firmalarından biri olup … sayılı faydalı model belgesine sahip olduğunu, davalının … merkez binasında ticari amaçlı sergilenmek suretiyle satışa sunulan stadyum koltuklarının müvekkilinin faydalı model belgesinden kaynaklanan haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, bu durumun Ankara 4. FSHHM … D.İş sayılı dosyası kapsamında yapılan keşif ile tespit edildiğini, davalının …. no.lu tasarım tescilinin bir savunma gerekçesi olarak ileri sürülemeyeceğini, davalı eylemlerinin müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğrattığını ileri sürerek davalı eylemlerinin haksız rekabet ve faydalı model hakkına tecavüz teşkil ettiğinin tespiti, men’i ve ref’ine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminat ile 100.000,00 TL manevi tazminatın ihlal tarihinden itibaren avans faiziyle tahsilini talep ve dava etmiş, karşı davada …. sayılı faydalı modelin yeni olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı vekili, asıl davada müvekkili ürününün faydalı model konusu üründen farklı olduğunu, müvekkilinin ürünü ile ilgili olarak …. sayılı tasarım tescillerinin olduğunu savunarak asıl davanın reddini, karşı davada ise …sayılı faydalı modelin , müvekkilinin 2011 yılından bu yana piyasaya sürdüğü ……firmalarına ait ürünler karşısında yeni olmadığını ileri sürerek …. sayılı faydalı modelin hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, asıl davada davacı karşı davada davalıya ait …. sayılı faydalı modelin yeni olduğu, asıl davada davalı karşı davada davacı ürününün dava konusu faydalı model belgesinin tüm istemlerini içerdiği ve davalı eylemlerinin faydalı modelden doğan hakları ihlal ve haksız rekabet niteliğinde bulunduğu, 551 sayılı KHK 140/2-c maddesine göre davacının talep edebileceği maddi tazminat tutarının 26.639,92 TL olabileceği, faydalı model belgesinin hak sahibine sağladığı imkanların davalı tarafça ihlal edilen boyutu, faydalı modelin izinsiz kullanımına bağlı hak sahibinin ticari hayatta uğrayabileceği olumsuz durum ve koşullar ile tarafların ticari durumları gözetilerek 15000 TL manevi tazminatın hakkaniyete uygun bulunduğu gerekçesiyle asıl davada maddi tazminat talebi bakımından taleple bağlı kalınarak asıl davanın kısmen kabulü ile davalı taraf eyleminin davacının …. faydalı model hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, men’ine ve ref’ine, 1000 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminatın 30/09/2016 tarihinden işleyecek avans faiziyle tahsiline,ihtiyati tedbir kararı ile el konulan ve ihlal oluşturan ürünlerin imhasına, hüküm özetinin ilanına , karşı davanın ise reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :Davalı-Karşı davacı vekili; hükme dayanak bilirkişi raporlarının hatalı ve çelişkili bulunduğunu, 28/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda müvekkili tarafından karşı davaya konu faydalı modelden önce kamuya sunulan stadyum koltuklarında bulunmadığı belirtilen unsurların müvekkilinin ürününde bulunduğunu, bilirkişilerce bu unsurların haricen takıldıkları tespitlerinin hatalı olduğunu, 28/03/2019 tarihli bilirkişi raporu ile sonrasında müvekkilinin ürünün bulunduğu mahalde tespit ve inceleme sonucu düzenlenen ek raporun çelişkili bulunduğunu ve 554 sayılı KHK’ya aykırı şekilde hatalı değerlendirmeler içerdiğini, mahkemece bu hususta bilirkişilerin duruşmada dinlenmelerine karar vermesine rağmen bu ara karardan hatalı şekilde rücu edilerek karar verildiğini, diğer taraftan taraflarınca sunulan teknik mütalaanın dikkate alınmadığını ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Asıl dava, faydalı model hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, men’i, ref’i ile maddi ve manevi tazminat istemlerine, karşı dava ise faydalı model belgesinin hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, dayanak dokümanların bir faydalı model belgesinin yeniliğini ortadan kaldırabilmesi için, faydalı model belgesinin konusunu oluşturan unsurların tamamının, tekniğin bilinen durumunda yer alan herhangi bir dokümanda aynen açıklanmış olmasının, dolayısıyla tüm unsurların eksiksiz olarak bir dokümanda açıklanmamışsa, diğerlerinin açıklanması halinde dahi, faydalı model konusu istemlerin yeni olduğunun kabulünün gerektiği, mahkemece görüşüne başvurulan ve benimsenen 28/03/2018 tarihli bilirkişi raporu ve 09/10/2018 tarihli ek bilirkişi raporlarında da tüm bu hususların incelendiği ve bilirkişi raporunun hüküm kurulması için yeterli bulunduğu, 28/03/2018 tarihli bilirkişi raporu ile bu raporu düzenleyen bilirkişilerin, davalı karşı davacının dayanak ürününün bilirkişilerce yerinde incelenmesi suretiyle düzenlenen 09/10/2018 tarihli ek bilirkişi raporu arasında çelişki bulunmadığı, zira mahkemece bahsi geçen raporları düzenleyen bilirkişilere duruşmada dinlenmeleri için gönderilen davetiyelerin tebliğinden sonra aynı bilirkişilerin dosyaya sundukları 15/02/2019 tarihli “ek izahat raporu” nda, davalının dayanak ürünü üzerinde yerinde yaptıkları incelemede 28/03/2018 tarihli raporlarında davalının dayanak ürününde bulunduklarını belirttikleri bazı unsurların bulunmadığını tespit ettiklerini bildirdikleri, ayırca mahkemece anılan raporlar arasında çelişki bulunmadığı kabul edilerek bilirkişilerin duruşmada dinlenmesine dair arar karardan rücu edilmesinde ve davalı- karşı davacı tarafça tahkikat aşaması sona erdikten sonra sunulan teknik mütalaanın da dikkate alınmamasında bir isabetsizlik görülmediği, davalı- karşı davacının, asıl davada hükmedilen tazminat tutarlarına yönelik olarak istinaf itirazı bulunmadığından bu hususların Dairemizce inceleme konusu yapılamayacağı anlaşılmakla, davalı karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı karşı davacıdan alınması gereken, asıl dava yönünden 1.092,96 TL nispi istinaf karar ve ilam harcı, karşı dava yönünden 59,30 maktu istinaf karar ve ilam harcı olmak üzere toplam 1.152,26 TL’den davalı karşı davacı tarafınca istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 1.1074,86 TL’nin davalı karşı davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3- İstinaf aşamasında davalı karşı davacı vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı karşı davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 02/07/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/07/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip