Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1568 E. 2021/906 K. 18.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/1568
KARAR NO : 2021/906
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/09/2016
NUMARASI :

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali ve Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 08/09/2016 tarih ve ……… E. -……K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalılar tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, müvekkilinin “…” ibareli 5. sınıftaki “Tıbbi Müstahzarat” ürünlerini içeren ………ayılı markanın sahibi olduğunu, kötüniyetli davalının 30.04.2013 tarihinde “…” ibareli, 5. sınıf ürünlere özgülenmiş 35. sınıf hizmetleri içeren marka tescil başvurusunda bulunduğunu, …….. kod numarası verilen başvuruya müvekkilinin iltibas vakıasına dayanarak başvurunun reddi istemi ile yaptığı itirazlarının, önce Markalar Dairesi ve nihai olarak YİDK tarafından………. sayılı kararla reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, başvurunun tescilinin müvekkilinin “…” esas ve ayırt edici unsurlu markası ile iltibasa sebebiyet vereceğini ileri sürerek, davalı Türkpatent YİDK kararının iptalini ve diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı Şirket vekili, başvuru ile redde mesnet davacı markaları arasında kapsamlarında bulunan ürünler ve alıcılarının niteliği itibariyle iltibas doğmasının mümkün bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davacının markalarının asıl ve ayırt edici unsurunun “…” ibaresinden davalı başvurusunun konusu olan işaretin de “…” ibaresinden oluştuğu, bu işaretin ilaç etken maddesinden türetilmiş olmadığı, görünüş ve okunuş olarak başvuru konusu işaretin davacı markasıyla ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu, başvuru kapsamında yer alan 35.sınıf hizmetler içerisinde yer alan 5. sınıftaki “İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi amaçlı kimyasal ürünler, kimyasal elementler. Tıbbi amaçlı diyet maddeleri; zayıflatıcı ürünler; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve bitkisel içecekler; insan ve hayvanlar için diyetetik takviyeler (tıbbi amaçlı olmayan diyet maddeleri, diyet takviyesi olarak polen, tıbbi amaçlı olmayan hayvan yemi katkıları dahil). Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç). Hijyen sağlayıcı ürünler ( pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden dahil çocuk bezleri ). Zararlı bitkileri, hayvanları ve mantarları imha edici maddeler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar.” ürünlerinin satışı hizmetlerinin, davacının markasının kapsamında yer alan 5. sınıf ürünlerle aynı türden olduğu, diğer hizmetlerin ise farklı türden olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, TPE YİDK’nın …….. sayılı kararının, 35/6. sınıftaki Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için, 5. sınıftaki “İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi amaçlı kimyasal ürünler, kimyasal elementler. Tıbbi amaçlı diyet maddeleri; zayıflatıcı ürünler; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve bitkisel içecekler; insan ve hayvanlar için diyetetik takviyeler (tıbbi amaçlı olmayan diyet maddeleri, diyet takviyesi olarak polen, tıbbi amaçlı olmayan hayvan yemi katkıları dahil). Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç). Hijyen sağlayıcı ürünler ( pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden dahil çocuk bezleri ). Zararlı bitkileri, hayvanları ve mantarları imha edici maddeler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar.” ürünlerinin bir araya getirilerek sunulması hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, kataloglar ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir). bakımından iptaline, davalı adına tescilli 2013/39893 sayılı markanın, 35/6. sınıftaki Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için, 5. sınıftaki “İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi amaçlı kimyasal ürünler, kimyasal elementler. Tıbbi amaçlı diyet maddeleri; zayıflatıcı ürünler; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve bitkisel içecekler; insan ve hayvanlar için diyetetik takviyeler (tıbbi amaçlı olmayan diyet maddeleri, diyet takviyesi olarak polen, tıbbi amaçlı olmayan hayvan yemi katkıları dahil). Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç). Hijyen sağlayıcı ürünler ( pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden dahil çocuk bezleri ). Zararlı bitkileri, hayvanları ve mantarları imha edici maddeler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar.” ürünlerinin bir araya getirilerek sunulması hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, kataloglar ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir). bakımından hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili istinaf başvuru dilekçesinde, bir bütün olarak bakıldığında taraf markaları arasında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ………….Şti. vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkili şirketin bitkisel tedavi alanında 30 yılı aşan çalışmalar yapmış, 3 ciltlik ansiklopedik alternatif tıp kitabının yazarı olan …………. tarafından kurulduğunu, müvekkilinin davaya konu markaya sahip ürünlerinin ilaç değil, bitkisel takviye ürünü bulunduğunu, müvekkili şirket markasının davacı yanın markasından “görsel, işitsel, yazımsal” anlamda tamamen farklı olduğunu, markalar arası benzerliğin bölünerek değil, bir bütün olarak incelenmesinin ve karıştırılma ihtimalinin bütüncül değerlendirme üzerinden yapılmasının gerektiğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE: 1- Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, tarafların marka olarak kullanmak istedikleri ibarelerin bir etken madde adı olmadığının, 5. sınıf malların tüketicilerinin bilinçli olsa da bu durumun hiç yanılmayacakları anlamına gelmediğinin, davalı adına başvurusu yapılan “…” ibaresi ile davacı tarafa ait tescilli “…’ markası arasında, sadece bir harf farklılığının bulunduğunun, davacı markasının Latince “……, …….” anlamındaki “……” ve “…….” anlamındaki “……” kelimelerinden türetilmiş, “…… …. …….” anlamında tasarlanmış özgün bir ibare olduğunun, davalı başvurusunda yer alan “……” etkin ve baskın olan ortak heceleri içermesi nedeniyle ilaç sektöründeki bilinçli kullanıcıların dahi markaların farklı olduğunu anlayamayabileceğinin ya da farklı olduğunu anlasalar dahi işletmeler arasında idari veya ekonomik bağlantı bulunduğu izlenimine kapılabileceklerinin, dolayısıyla davalı tarafa ait marka tescil başvurusu ile davacı markası arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında görsel, işitsel ve anlamsal benzerlik olduğunun, mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi heyet raporunda da belirtildiği, ayrıca davacı tarafa ait markanın kapsamı ile davalının başvuru markasının kapsamının, başvurudaki 05/01. sınıfta yer alan; “insan ve hayvan sağlığı için ilaçlar tıbbi amaçlı kimyasal ürünler kimyasal elementler” mallarının satışına özgülenmiş mağazacılık hizmetleri yönünden benzer olduğu, zira ticari bir malı üreten işletmenin, ürettiği malı satmasının, işin doğası gereği ve ticari faaliyetin zorunlu bir sonucu bulunduğu anlaşılmakla, davalılar vekillerinin aşağıdaki bent dışındaki diğer istinaf itirazlarının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
2- Dosya kapsamında bulunan bilgi ve belgeler incelendiğinde, davacının itirazına mesnet markasının, 05. sınıfta “Tıbbi müstahzarlar.” için tescilli bulunduğu, dava konusu edilen davalının başvurusunun kapsamının ise 5. sınıfın tüm alt guruplarının satışına özgülenmiş mağazacılık hizmetlerini içerdiği görülmektedir. İlk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporunda, taraf markaları arasında 5. sınıftaki “Tıbbi amaçlı diyet maddeleri; zayıflatıcı ürünler; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve bitkisel içecekler; insan ve hayvanlar için diyetetik takviyeler (tıbbi amaçlı olmayan diyet maddeleri, diyet takviyesi olarak polen, tıbbi amaçlı olmayan hayvan yemi katkıları dahil). Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç). Hijyen sağlayıcı ürünler ( pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden dahil çocuk bezleri ). Zararlı bitkileri, hayvanları ve mantarları imha edici maddeler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar” mallarının satışına özgülenmiş mağazacılık hizmetleri yönünden de, 556 sayılı KHK’nın 8/l-b maddesi anlamında karıştırılma olasılığının bulunduğu belirlenmiştir.
Ancak Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2015/8980 esas, 2016/3973 karar ve 11/04/2016 tarihli kararında belirlendiği üzere “tıbbi müstahzarlar” emtiası, 5/1. sınıfta yer alan ürünlere karşılık gelmekte olup, 5. sınıfta bulunan diğer ürünlerin kullanım amaçlarının, hedeflenen halk kesimlerinin ve dağıtım kanallarının farklı olması nedeniyle birbiri yerine ikame edilebilme veya kullanılabilme olanakları bulunmamaktadır. Diğer taraftan 5/2-7. sınıf ürünlerin alıcıları da belli uzmanlık seviyesine sahip, bilinç düzeyi yüksek tüketicilerdir. Dolayısıyla “tıbbi müstahzarlar” emtiası ile 5/2-7. sınıf ürünler arasında iltibas ihtimali bulunmamaktadır. Yargıtay 11. H.D.’nin 20.10.2020 tarih ve 2020/614 E.- 2020/4248 K. sayılı kararı da aynı yöndedir.
Bu bağlamda somut uyuşmazlık irdelendiğinde, davalının başvurusu kapsamında yer alan 5/2-7. sınıftaki malların satışına özgülenmiş mağazacılık hizmetleri, uzmanlık gerektiren ve konunun uzmanı kişileri ilgilendiren, doğası, kullanım amacı, dağıtım kanalları, üreticileri ve kullanım şekilleri itibariyle “tıbbi mastahzarlar” emtiasından tamamen farklı olan mallardır. Bu nedenle davacının itirazına mesnet markasının kapsamındaki “tıbbi müstahzar” emtiası ile dava konusu marka başvurusu kapsamındaki 05/01. sınıf dışındaki tüm malların satışına özgülenmiş mağazacılık hizmetlerinin farklı bulunduğu kanaatine ulaşılmış, mahkemece 5. sınıfın 2-7. alt sınıflarındaki ürünlerin satışına özgülenmiş mağazacılık hizmetleri ile davacının mesnet markasının kapsamında bulunan “tıbbi müstahzarlar” emtiasının benzer görülmesi yerinde bulunmamıştır.
Tüm bu açıklamalar karşısında sadece 5/1. sınıf malların satışına özgülenmiş mağazacılık hizmetleri yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken, mahkemece yazılı şekilde hüküm tesisi yerinde görülmediğinden, Dairemizce davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Bu yeni karar istinaf kararı olduğundan, istinaf karar tarihinde geçerli bulunan harç ve vekalet ücretine göre hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalılar vekillerinin diğer istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalılar vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile, Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 08/09/2016 gün ve …./…… E. – …./…… K. sayılı kararının KALDIRILMASINA;
3-Davanın KISMEN KABULÜNE, davalı TÜRKPATENT YİDK’nın ……ayılı kararının, 35/6. sınıftaki “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için, İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi amaçlı kimyasal ürünler, kimyasal elementler. ürünlerinin bir araya getirilerek sunulması hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, kataloglar ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” hizmetleri bakımından iptaline, sair yönden iptal isteminin reddine,
4-Davalı adına tescilli……… sayılı markanın, 35/6. sınıftaki “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için, İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi amaçlı kimyasal ürünler, kimyasal elementler. ürünlerinin bir araya getirilerek sunulması hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, kataloglar ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” hizmetleri bakımından hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine, sair yönden hükümsüzlük isteminin reddine,
5-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 59,30 TL. maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 31,60 TL’nin davalılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 5.900,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalılar ilk derece mahkemesinde kendilerini vekille temsil ettirmiş olduklarından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 5.900,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Davacı tarafından ilk derece mahkemesinde yapılan 31,80 TL ilk masraf, 1.500,00 bilirkişi ücreti, 176,00 TL tebligat ve posta masrafı ile istinaf aşamasında yapılan tebligat ve posta giderleri toplamı 53,20 TL olmak üzere toplam 1.761,00 TL yargılama giderinin, davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 1/34 kabul edilerek 51,00 TL.’ye, 27,70 TL peşin harç tutarı eklenerek toplam 78,70 TL.’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından ilk derece mahkemesinde yapılan 9,00 TL tebligat ücreti ve istinaf aşamasında yapılan 32,50 TL posta giderleri toplamı 41,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 1/34 kabul edilerek 40,30 TL.’nin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı şirket tarafından ilk derece ve istinaf aşamasında yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
11-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen taraflara iadesine (HMK m.333),
12-Davalılardan ayrı ayrı ve peşin olarak alınan 44,40 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde ayrı ayrı davalılara iadesine,
13-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 18/06/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/06/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip