Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1553 E. 2021/838 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/05/2019
NUMARASI : …

DAVANIN KONUSU : Faydalı Model Belgesine Tecavüzün Tespiti, Men’i, Maddi ve Manevi Tazminat

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 14/05/2019 tarih ve … K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ;müvekkilinin … sayılı faydalı modelin sahibi olduğunu , davalı tarafın anılan faydalı model konusunu müvekkilinden izinsiz üretip ticari alanda kullandığını ve bu nedenle müvekkilinin faydalı modelden doğan haklarına tecavüz ettiğini, davalı yana bu hususta 04.04.2016 tarihli noter ihtarı gönderilmesine rağmen herhangi bir cevap alınmadığını, davalı eylemlerinin müvekkilinin faydalı model hakkına tecavüz teşkil ettiğinin Ankara 2. FSHHM …. D. İş sayılı dosyası ile tespit edildiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5000 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminatın tahsilini, tecavüzün önlenmesi için öncelikle davalı yanca üretilen ürünlere tedbiren el koyulmasını, yapılacak yargılamaının ardından davalı yanın tecavüzünün ilgililere ve kamuoyuna ilan edilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında maddi tazminat talebini 11.451,17 TL, manevi tazminat talebini ise 20.000 TL olarak ıslah ederek, anılan miktarların davalıya gönderilen ihtar tarihi 04/04/2016, aksi halde bahsi geçen D.iş talep tarihleri, bunun da mümkün olmaması halinde dava tarihinden işleyecek ticari faiziyle tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketçe , tecavüz teşkil ettiği iddia edilen ürün için faydalı model almak için 15.03.2016 tarihinde başvuru yapıldığını, davacının başvuru yayınına yaptığı itirazın … tarafından kabul edildiği, davacının ihtarından sonra dava konusu ürünün müvekkil tarafından üretilmediğini, kullanılmadığını, üretim ve kullanımın 04/04/2016 tarihli ihtarın tebliğinden önceki 1 ay içinde olduğu, davacı iddialarının soyut olduğu iddia edilerek davanın reddi talep edilmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davalı şirketin cevap dilekçesi ve D.iş dosyasında yapılan tespitlere göre davalı şirket tarafından ihlale konu faydalı modele ilişkin üründen imal edildiği ve satılan panolarda kullanıldığı ancak gerek dava dosyasına sunulan belgelerin, gerekse davalı şirketin ticari defter kayıtları ve bu kayıtların dayanağını oluşturan belgelerin, ihlale konu üründen kaç adet imal edildiği, kaç adetinin elektrik panolarında kullanılmak suretiyle satıldığı, dava tarihi itibariyle işletmenin stokunda kaç adet bulunduğu, bu ürünlerin tutarının ne kadar olduğunun tespitine elverişli bulunmadığı, dava dosyasına sunulan belgeler ile davalının ticari defter ve belgelerinin yerinde incelenmesi ve bilirkişi heyetince yapılan harici araştırmalar neticesinde tespit edilen hususlar ışığında; davacının tercihi ve tecavüz süresi de gözetilerek, tecavüz fiilinden dolayı davacının 76.956,82-TL’lık satıştan mahrum kalmasının muhtemel olduğu, ürünün %14,88 karlılık oranı ile satılmış olabileceği, dolayısıyla TBK 50/2 maddesi uyarınca ve mülga 551 sayılı KHK’nın 140/2-b maddesi çerçevesinde davacının davalıdan talep edebileceği maddi tazminatın 76.956,82-TL X %14,88 = 11.451,17-TL tutarında olabileceği, tecavüz nedeniyle patent sahibinin ticari kişisel varlığında meydana gelen olumsuz sonuçların manevi tazminatla giderilebileceği, manevi tazminatın hesaplanmasına ilişkin olarak KHK’da herhangi bir düzenleme bulunmadığı, bu nedenle tecavüz nedeniyle patent sahibinin duyduğu acı, elem, ticari hayattaki güven zedelenmesini dikkate alarak 5000 TL’nin uygun olduğu, manevi tazminat talebi yönünden ıslah yapılmayacağından davacının bu yöndeki ıslah talebinin yerinde bulunmadığı, ayrıca eylemin niteliğine göre kurulacak kararın ilânında davacının menfaatinin bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davalının üretip ticarete konu ettiği köşe birleştirme ürününün biçiminin davacının tescilli … sayılı faydalı model belgesinden doğan haklarını ihlal ettiği ve tecavüz teşkil ettiğinin tespiti ile, faydalı modele tecavüzün menine, tecavüzün maddi sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, söz konusu ürünlerin ticari amaçla bulundurulduğu her yerde el konulmasına, her türlü üretiminin ve ticarete konu edilmesinin önlenmesine, 11.451,17 TL maddi tazminat ve 5000 TL manevi tazimatın 29/04/2016 tarihinden itibaren değişir oranlarda ticari faizi ile birlikte tahsiline ve kararın kesinleşmesine müteakip hüküm özetinin Türkiye genelinde yayınlanan ulusal bir gazetede bir kez ilanına karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili, mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişilerce davacının ticari defter ve kayıtları incelenmeden sadece müvekkili şirketin ticari defter ve kayıtlarını inceleyerek rapor düzenlendiğini, davaya konu ürünleri yaklaşık 1 ay süreyle kullandıklarını beyan etmelerine rağmen ürünün 13/03/2015 tarihi ile 10/10/2016 dava tarihi arasında kullanıldığı kabul edilerek maddi tazminat hesaplaması yapıldığını, dava konu ürüne ilişkin olarak davacının faydalı model belgesi aldıklarını öğrendikten sonra davaya konu ürünün üretilmediğini ve kullanılmadığını, 01/03/2016 ve 10/10/2016 tarihleri arasındaki 224 günlük süre dikkate alınarak yapılan hesaplamanın tamamen varsayıma dayalı bulunduğunu, bilirkişilerce ticari defter ve kayıtların dava konusu ürünün satış ve stok miktarın belirlemeye elverişli olmadığının tespit edilmesine rağmen varsayıma dayalı olarak satışların % 80′ nin elektrik panosu ve tablosuna ilişkin olduğu belirlemesinin ve bu belirlemeye göre tazminat hesabı yapılmasının hatalı bulunduğunu, bilirkişi raporunun kendi içinde çelişkili bulunduğunu, zira raporda satışların % 80’nin elektrik panosu ve tablosuna ilişkin olduğunun belirtildiği devamında da ürün bazında fatura listesi ibraz edilmediğinden ve fatura sayısının çokluğu nedeniyle manuel inceleme yapılmasının uzun zaman alacağının düşünüldüğü, hangi üründen özellikle elektrik panosu ve tablosundan ne miktarda satış yapıldığının tespit edilmediğinin bildirildiğini, mahkemece kabul edilen maddi tazminat bakımından iki kez vekalet ücretine hükmedilmesinin de hatalı olduğunu ileri sürerek ilk derce mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

GEREKÇE : Dava, faydalı model belgesine tecavüzün tespiti, men’i, önlenmesi, maddi ve manevi Tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalının cevap dilekçesi içeriği ve davadan önce Ankara 2. FSHHM … D. İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporuna göre davalının davacı adına tescilli faydalı model belgesine konu ürünleri üretip sattığı, davalının bu eylemlerinin davacının faydalı model tescilinden doğan haklarına tecavüz niteliğinde bulunduğu,mahkemece hükme esas alınan ek bilirkişi raporunda davacı tarafça 551 sayılı KHK’nın 140/2-b maddesi uyarınca faydalı modele tecavüz edenin faydalı modeli kullanmak yoluyla elde ettiği kazanca göre talep edilen maddi tazminat miktarının, davalı tarafından tecavüz eylemine konu ürünün elektrik panolarında kullanılan bağlantı elemanı olduğu, tek başına satılmayıp elektrik panolarında kullanılmak suretiyle satıldığı belirlenerek hesabının mümkün olmadığı açıklanmakla, davalının cevap dilekçesinde tecavüze konu ürünün üretim ve kullanımın 04/04/2016 tarihli ihtarın tebliğinden önceki 1 ay içinde olduğu beyanı dikkate alınarak 01/03/2016 ve 10/10/2016 dava tarihi tarihi arasındaki süre ve tecavüze konu ürünün elektrik panolarında kullanılan bağlantı elemanı olması dikkate alınarak, TBK 50/2 maddesi uyarınca tazminat hesaplanması ve mahkemece buna göre tazminat takdir edilmesinde bir usulsüzlük olmadığı öte yandan davalı tarafça tecavüz konu ürünlerin davacı tarafça kendilerine gönderilen 04/04/2016 tarihli ihtarın tebliğinden 1 ay önce üretilip satıldığı savunulmuşsa da bahsi geçen D.iş dosyasında tayin edilen bilirkişiye, 02/05/2016 tarihinde davalıya ait iş yerinde davalı tarafça incelenmek üzere teslim edilen numune ürünün davacının faydalı model belgesine tecavüz teşkil ettiğinin bilirkişi raporunda belirlenmesi diğer bir deyişle davalının savunduğu tarihten sonra dahi tecavüze konu ürünü üretip satıldığının anlaşılması karşısında davalının bu savunmasına itibar edilemeyeceği, somut uyuşmazlıkta objektif dava birleşmesi söz konusu olup mahkemece kabul edilen tecavüzün tespiti, önlenmesi ve maddi tazminat talepleri bakımından ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesinde de isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gereken 1.123,77 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 281,00 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 842,77 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 03/06/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/06/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip