Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1518 E. 2021/806 K. 03.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/05/2019
NUMARASI : ….

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali ve Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 27/05/2019 tarih ve…. K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin tütün sektöründe faaliyette bulunduğunu, … gibi tanınmış markaların üreticisi, tescilli tek ve gerçek hak sahibi olduğunu, müvekkilinin rüçhan haklı… sayılı “…” ibareli marka başvurusunun bulunduğunu, davalı gerçek kişinin …. sayılı markasına karşı, müvekkilince devralınan …. tarafından kötüniyete dayalı hükümsüzlük davası açıldığını ve davanın Bakırköy 2. FSHHM’nin… E. numarası ile görülmekte olduğunu, davalının hükümsüzlük davası devam ederken, hükümsüzlük davasının kabul olunması halinde doğacak hukuki sonucu etkisiz hale getirmek için kötü niyetle 4. sınıfta işbu davanın konusu… sayılı marka başvurusunda bulunduğunu, müvekkili şirketin … numaralı başvurusuna dayanarak, davalıya ait başvuruya yaptıkları itirazlarının ise YİDK’nın 27.09.2017 tarih ve … sayılı kararı ile reddettiğini, müvekkilinin markasının ilk tescilinin 1993 yılında “… …” ibaresi ile Amerika Birleşik Devletleri nezdinde gerçekleştirilmiş olduğunu, davalı gerçek kişinin müvekkilinin markasının Türkiye’de tescilli olmadığını fark edip, kötü niyetle Türkiye’de tescil talebinde bulunduğunu, 554 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi koşullarının müvekkili yararına oluştuğunu ileri sürerek, davalı … YİDK kararının iptalini ve diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı … vekili, taraflar arasında görülen davaların müvekkili lehine sonuçlandığını, davacının ….sayılı marka başvurusunun tarihinin 15.08.2016 olduğunu ve söz konusu marka başvurusunun reddine karar verildiğini, davacının itirazına mesnet olabilecek bir markasının bulunmadığını, davacının sunduğu rüçhan belgesinin tarihinin de davalının başvuru tarihinden sonra olduğunu ve bu nedenle hukuken bir anlam ifade etmediğini, talebin haksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davalının “…” ibareli marka başvurusu ile davacının “…” ibareli tescilli markası arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel ve anlamsal olarak, ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmakla beraber, emtia sınıfları aynı olmadığından 556 sayılı KHK 8/1 maddesindeki koşulların oluşmadığı, aynı KHK 8/4 maddesi şartlarının gerçekleştiğinin ve davalının başvurusunda kötüniyet olduğunun da kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, tarafların markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında karıştırılma ihtimalinin bulunduğunu, esasen müvekkiline ait…. numaralı markasının henüz tescil edilmediğini, müvekkilinin “…” ve “… …” ibarelerinin gerçek hak sahibi olduğunu, davalının bu markaların itibarından haksız yarar sağlamak amacıyla…. sayılı “… …” markasını tescil ettirdiğini, bu markanın hükümsüzlüğü için açılan davanın Bakırköy 1. FSHHM’nin… numarası ile görülmekte olduğunu ve henüz kesinleşmediğini, müvekkilinin … sayılı marka başvurusunun ise 16.02.2016 tarihinde rüçhan alınmak suretiyle … nezdinde 15.08.2016 tarihinde gerçekleştirildiğini, müvekkilinin anılan başvurusunun, davalının… sayılı markasına dayalı itirazı sonucunda reddedildiğini ve bu ret kararına karşı açtıkları iptal davasının da derdest olduğunu, müvekkilince…sayılı markanın hükümsüzlüğü için açılan davanın sonucu beklenmeden tesis edilen YİDK kararının hatalı bulunduğunu, müvekkilinin 556 sayılı KHK’nın 8/3 maddesi anlamında gerçek hak sahipliği iddiasının incelenmediğini, aynı KHK’nın 8/4 maddesi koşullarının da müvekkili yararına oluştuğunu, davalının kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve somut uyuşmazlığa uygulanması gereken 556 sayılı KHK’nın 8. maddesine uygun bir şekilde, davacı tarafça, dava konusu başvurudan önceki tarihli rüçhan hakkı sahibi olduğu … sayılı marka tescil başvurusuna dayanılarak, davalının … sayılı marka tescil başvurusuna itiraz edildiği, davacının itirazlarının YİDK’nın 27.09.2017 tarih ve … sayılı kararı ile reddedildiği, her ne kadar mahkemece karar yerinde davacının markasının tescilli olduğu belirtilmiş ise de, bu durumun maddi hataya dayalı olduğu, esasen davacının itirazında dayandığı …. sayılı başvurusunun, davalının …. sayılı önceki tarihli markasına dayalı itirazı sonucunda, davalı YİDK’nın ….sayılı kararı ile reddedildiği, … kayıtlarına göre 15.11.2017 tarihi itibariyle müddet durumuna düştüğü, Ankara 4. FSHHM’nin …. sayılı kararı ile anılan YİDK kararının iptali davasının reddedildiği, bu kararın istinafı itirazlarının da Dairemizin 11.12.2020 tarih ve…. K. sayılı kararı ile reddine karar verildiği anlaşılıyor ise de, işbu dava konusu 27.09.2017 tarih ve…sayılı YİDK kararı tarihi itibariyle, davacının….sayılı marka tescil başvurusunun geçerli ve yürürlükte bulunduğu, dolayısıyla YİDK tarafından davacının anılan başvurusu dikkate alınarak inceleme yapılmasında bir isabetsizliğin bulunmadığı, ayrıca YİDK tarafından hem …sayılı karar ile davacının …. sayılı başvurusuna dayalı itirazının reddedildiği hem de …. sayılı kararı ile davacının …. sayılı başvurusunun reddine karar verildiği, dolayısıyla Kurum kararları arasında bir çelişkinin bulunmadığı, tüm bu itirazların birlikte incelenmesinin de davalı Kurum kararını etkilemeyeceği ve itirazların birlikte incelenmesi halinde dahi farklı bir sonuca ulaşılmasının mümkün bulunmadığı, dolayısıyla somut uyuşmazlıkta Yargıtay 11. H.D.’nin 12.07.2011 tarih ve …. K. sayılı ilamında belirtildiği gibi bir durumun mevcut olmadığı, kaldı ki işbu davada verilen kararın da sadece davacı tarafça istinaf edilmesi karşısında, davacının …. sayılı başvurusunun reddine dair YİDK kararının kesinleşmesinin beklenmesi gerektiğinin söylenmesinin de, aleyhe bozma yasağına aykırı olacağı, yine işbu dava ile doğrudan ilişkisi bulunmadığından, davalının … sayılı markasının hükümsüzlüğü istemiyle açılan davanın sonucunun beklenmesine de gerek bulunmadığı, mahkemece de davacının bu konudaki isteminin 08.04.2019 tarihli oturumda reddine karar verildiği, işin esası yönünden yapılan incelemede ise ilk derece mahkemesince de kabul edildiği üzere, davalının…. sayılı “…” ibareli marka başvurusu ile davacının … sayılı “…” ibareli başvurusu arasında, ibareler yönünden biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel ve anlamsal olarak, ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmakta ise de, emtia sınıfları yönünden hiçbir benzerlik bulunmadığından, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesindeki koşulların da oluşmadığı, yine Yargıtay 11. H.D.’nin 06.01.2020 tarih ve… K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi, kötü niyete ilişkin başka bir emare olmaksızın, salt hükümsüzlük davasının varlığına rağmen marka başvurusu yapılması olgusunun, başvurunun kötü niyetle yapıldığını kabul için yeterli olmadığı, dolayısıyla davalının….sayılı markasına karşı, davacının devraldığını bildirdiği …. tarafından açılan hükümsüzlük davasının, Bakırköy 2. FSHHM’nin…E. numarası ile görülmekte iken, davalının işbu dava konusu…sayılı başvuruda bulunmasının tek başına kötü niyet göstergesi olmadığı, 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi şartlarının gerçekleştiğinin de davacı tarafça kanıtlanamadığı, ayrıca mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, davacının markasını Türkiye’de hak sahipliği elde edecek derecede tescilsiz olarak kullandığını ispat eder mahiyette hiçbir delil sunulmadığından, 556 sayılı KHK’nın 8/3. maddesi koşullarının da davacı yararına oluşmadığı, yurt dışı kullanımların ise anılan maddeye dayalı bir hak bahşetmeyeceği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 03/06/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/06/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip