Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1439 E. 2021/579 K. 20.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/1439
KARAR NO : 2021/579
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/04/2019
NUMARASI :

DAVANIN KONUSU : Markaya ve Endüstriyel Tasarım Belgesine Tecavüzün
Tespiti, Meni, Refi, ve Maddi-Manevi Tazminat

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 16/04/2019 tarih ve …/… E. – …/… K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı-karşı davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-karşı davalı vekili, müvekkili … Şirketler Grubu’nun kuruluşunun 1989 yılına dayanmakta olduğunu, toptan, perakende ve şubeleşerek kuruyemiş, gıda alanlarında faaliyet gösterdiğini, davalı tarafın “… …” isimli işyerinde Ankara 3. FSHHM’nin …….. D. iş sayılı dosyasında bilirkişi marifetiyle yapılan inceleme sonucunda davalı işyerinde kullanılan avize ve aydınlatmaların müvekkili şirketin tescilli tasarımları ile aynı olduğunun açıkça tespit edildiğini, ilgili delil tespiti istemi kapsamında söz konusu işyerinde kullanılan “… …” markasının müvekkilinin logosuna benzer şekilde kullanıldığının tespit edildiğini, bu durumun haksız rekabet oluşturduğunu, davalının müvekkili markasına benzer şekilde kullandığı markayı işyeri tabelasında, işyerinin bahçe kısmının cam çerçevesinde, tabak, ıslak mendil, pasta kutusu, amerikan servisi, menü, poğaça kağıt poşeti ile çalışanların kıyafeti üzerinde kullanıldığını, müvekkili logosunun taklit edildiğini, davalının söz konusu tasarımları müvekkilinin rızası olmadan kullanmasının hukuka aykırılık teşkil ettiğini ve tescilli bir hakka tecavüz edildiğini, ileri sürerek, davalının tasarım ve marka haklarına tecavüz eylemlerinin durdurulmasına, mağazada kullanılan tasarımların değiştirilmesine, “… …” ibaresinin kullanıldığı tüm ürünlerin toplatılmasına, sökülmesine, değiştirilmesine, 1.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili, müvekkili şirketin marka ibaresinin esas unsurunun “…” tali unsurunun ise “…” olduğunu, davacı markanın ise esaslı unsurunun “…” yardımcı unsurunun ise “…” olduğunu, markaların esas unsurları incelendiğinde her iki marka arasında ortalama tüketici nezdinde iltibasa neden olacak herhangi bir benzerliğin mümkün olmadığını, … kelimesinin harcı alem bir kelime olduğunu, kişi veya kişilere ya da kuruluşlara özgülenmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin yine yardımcı unsur olarak “… … … …” sloganını kullandığını, TPE nezdinde … firması adına kayıtlı tescilli tasarımın yenilik ve özgünlük içermemesi sebebiyle iptal başvurusu yapılacağını, davacı ve davalı firmaların kullanmış olduğu avize tasarımının kişi veya kişilere özgülenmesinin mümkün olmadığını, Selçuklu mimarisinin önemli unsurlarını taşıdığını bu sebeple hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek asıl davanın reddine, tecavüzün mevcut olmadığının tespitine, karşı davasında ise, harcı alem olmuş kişi ve/veya kurumlara özgülenmesi mümkün olmayan … teriminin ve Selçuklu mimarisine ait olduğu herkesçe malum olan sar-mavi-kırmızı avize tasarımlarının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, asıl davanın kısmen kabulü ile davalı kullanımlarının (tabela peçete poşet iş yerinin bahçe kısmının cam çerçevesinde, tabak, ıslak mendil, pasta kutusu, amerikan servis, toz şeker ambalajı, çalışanların kıyafeti üzerinde, menü ve poğaça kağıt poşeti vs) davacının tescilli marka hakkından doğan haklarını ihlal ettiği ve yine ışıklandırmada kullandığı avizelerin davacının tescilli …/…-…. sayılı tasarımlarından doğan haklarını ihlal ettiğinin tesipti ile markaya ve tasarıma tecavüzün men ve refine, tecavüzün maddi sonuçlarıın ortadan kaldırılmasına, marka ve tasarıma tecavüz teşkil eden her türlü kullanımın önlenmesine, silinmesi ve değiştirilmesi mümkün olanların değiştirilmesine ve silinmesine, silinmesi ve değiştirilmesi mümkün olmayanların imhasına, markaya ve tasarıma tecavüz teşkil eden ürünlerin ticari amaçla bulunduruldukları her yerde el konulmasına, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-karşı davacı vekili, markaların esas unsurları incelendiğinde her iki marka arasında ortalama tüketici nezdinde iltibasa neden olacak benzerliğin bulunmadığını, ”…” kelimesinin harcı alem bir kelime olduğunu ileri sürerek yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve asıl davanın reddine, karşı davalarının ise kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : 1-Asıl dava, davalının tasarım ve marka haklarına tecavüz eylemlerinin durdurulması, maddi ve manevi tazminat istemine, karşı dava marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Hukuk Genel Kurulu’nun 02.11.2011 gün 2011/11–567E.- 2011/676K, 14.11.2012 gün 2012/11–417 E.- 2012/791K., 14.01.2015 gün 2013/11-1316E.- 2015/34K., 01.04.2015 gün 2013/11-1572 E.- 2015/1133 K., 12.04.2017 gün 2017/11-74E.- 2017/728K. ve 11.HD 30/06/2014 gün 2014/6427 E- 2014/12462K. sayılı ilamlarında da benimsendiği üzere, mahkemece gerektiğinde hükmün eki niteliğinde kroki ve şekillere, kararın ekinde yer verilebilir ise de, hükmün gerekçe kısmında, HMK.’nın “Hükmün Kapsamı” başlıklı 297. maddesi ve Anayasa’nın 141. maddesi hükümlerine uygun düşmeyecek biçimde şekillere yer verilmesi, davadan davalar doğmasına, tarafların yeniden uyuşmazlığa düşmelerine, infazda tereddüde neden olunmasına yol açabilecektir. Renk, boyut ve diğer özelliklerinden yoksun bir şekilde markaların ve tasarımların gerekçeli karara eksik yansıtılmaları yanıltıcı sonuçlara neden olabilecektir. Somut uyuşmazlıkta da mahkeme kararının gerekçe kısmında dava konusu markalara ilişkin görünümlere yer verilmiş olması 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine uygun bulunmadığından, Dairemizce hükmün kaldırılması gerekmiştir.
Her ne kadar bölge adliye mahkemeleri, hukuki denetimin yanında aynı zamanda maddi vakıa incelemesi de yaparak, tahkikat sonucuna göre yeniden esas hakkında hüküm kurabilir ya da yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde, veyahut kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında karar verebilirse de somut olayda, ortada hukuki ve maddi vakıa denetimine elverişli bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle HMK.’nın 353/1-a-6. maddesi uyarınca, davanın yeniden görülüp yeni bir karar verilmesi için ilk derece mahkemesine ait kararın esası incelenmeden kaldırılmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
2-İstinaf kararının neden ve şekline göre, davalı-karşı davacı vekilinin diğer istinaf itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davalı-karşı davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 16/04/2019 tarih ve …/… E. – …/… K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine İADESİNE,
3-Davalı-karşı davacı vekilinin diğer istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
4-Davalı-karşı davacı tarafından yatırılan 44,40 TL maktu ve 426,60 TL nispi istinaf karar ve ilam harçlarının istek halinde davalı-karşı davacıya iadesine,
5-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın tebliği ve harç işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 20/04/2021 tarihinde HMK 353/1-a-6. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/04/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip