Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ
…
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/04/2019
NUMARASI : ….
DAVANIN KONUSU : Marka ile İlgili Kurum Kararlarının İptali
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 09/04/2019 tarih ve … sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … ile davalı Şirket tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalı şirketin başvurusuna konu … markasının müvekkili şirketin uzun yıllardan beri tescilli bir çekilde kullandığı “…” ibareli markaları ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer nitelik taşıdığını, davalının “…” markası ile müvekkili adına tescilli “…”, “… … …” ve “… …” markalarında bulunan “…” ibaresinin baskın ve ortak unsur olduğunu, söz konusu markanın müvekkili şirketin tescilli markaları ile aynı sınıfta, 2. Sınıftaki mallar bakımından tescil edilmek istendiğini, harflerin sırasıyla ve birebir aynı olarak yer aldığını, markaların kulakta bıraktığı tını bakımından da benzer nitelik taşıdığını, bu haliyle bahsi geçen markanın ortalama tüketici nezdinde ciddi anlamda müvekkili şirket markaları ile karıştırılma ihtimali yarattığını, müvekkili şirketin … ibareli tescilli markalarının 2007 yılından beri kullanılması sebebiyle bahsi geçen markanın müvekkili şirket açısından yüksek ayırt edicilik gücüne sahip olduğunu, müvekkilinin … ibareli markalarının koruma alanı zayıf markalara göre daha geniş tutulması gerektiğini, “…” markasının tanınmış marka niteliği taşıdığını, davalı yanın “…” ibaresinin seçilerek marka olarak tescilinin talep edilmesinin kötüniyetli ve basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü ile dürüstlük kuralına aykırı olduğunu ileri sürerek …. sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkilinin markası ile davacı yan markalarının ayniyet/benzerlik içermediğini, davacı markalarının kelime/şekil/renk unsurlarından müteşekkil karma markalar olduğunu, … ibaresinin 2 hece ve 5 harften oluşurken … ibaresinin 4 hece ve 8 harften oluştuğunu görsel olarak baskın unsurun markanın sonunda bulunduğunu, anlamsal açıdan ‘’…’’ kelimesinin bir anlamı mevcut iken (canlı hayatı, yaşamsal, yaşamla ilgili) ‘’…’’ ibaresinin hiçbir dilde bir anlamının bulunmadığını, … ibaresinin ayırt edici niteliğinin düşük olduğunu, müvekkili markası ile davacının markasının karıştırılma riskinin bulunmadığını, somut olayda markalar arasında iltibas yaratacak bir benzerlik bulunmadığı gibi 556 sayılı KHK’nın 8/4. maddesindeki koşulların da oluşmadığını, kötüniyet iddiasının kanıtlanmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, mal ve hizmet sınıfları karşılaştırılmasında, davaya konu marka başvurusunun tescil edilmek istendiği 02.sınıfın tüm alt grubu ile davacının itirazına mesnet markalarının tescil kapsamında bulunan 02.sınıfta yer alan Boyalar. … pigmentleri, metali koruyucu maddeler,matbaa boyaları ve mürekkepleri, tonerler; besin maddelerini, ispençiyari ürünleri ve içecekleri boyamağa mahsus maddeler. Boyacılar, dekoratörler, matbaacılar ve sanatçılar için metal levhalar ve toz halde metaller. alt sınıflar arasında, bir ayniyet/benzerlik ilişkisinin bulunduğu, davacı markalarının asıl unsurunun … olduğu, .. ve … markaların aynı/aynı tür veya benzer mal veya hizmetlerde kullanılması halinde halkın bu markalar arasında bağlantı kurması mümkün olduğu, taraf marka işaretleri arasındaki benzerlik ile birlikte iltibasa sebep olabilecek düzeyde olduğu, taraf markaları arasında 556 sayılı KHK’nin 8/1-b maddesi anlamında “karıştırılma ihtimali” ve davalı markası yönünden tescil engeli/hükümsüzlük nedeni bulunduğu, … markasının tanınmış marka olduğu iddiasının ispatlanamadığı, davalının kötü niyetli marka başvurusunda bulunduğu sonucuna ulaşılamayacağı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde, taraf markalarının benzer bulunmadığını, görünümünün ve telafuzunun farklı olduğunu, emsal karar bulunduğunu, taraf markalarının konu olduğu emtia bakımından tüketicilerin hiçbir şekilde bu ürünleri direkt kendileri satın almayacakları gibi, taraf ürünlerini yanyana gören tüketiciler davacı ürünü yerine sehven davalı ürünlerine yönelmeyeceğini, markaların benzerlik incelemesinin tüketici kitlesinin bilinçli olduğu dikkate alınarak gerçekleştirilmesi gerektiğini, … ibaresinin yaygın kullanımı olduğunu, ayırt edici olmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, markalar arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığını, davalının başvurusuna konu ibarede farklılık sağlandığını, YİDK kararının yerinde bulunduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili kurum kararlarının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının mesnet markalarının asıl ve ayırt edici unsurunun İngilizce “…” kelimesi olduğu, söz konusu kelimenin Türkçe anlamının, tescil kapsamı itibariyle, ortalama tüketici kitlesince bilinemeyeceği, başvuru markasının, itiraza mesnet markanın tamamını aynı harf sırasıyla ve aynen kapsadığı, son kısıma getirilen “…” harflerinin, başvuru markasına ayırt edicilik katacak nitelikte olmadığı, davalı marka başvurusu ile davacının mesnet markaları arasında aynı tür emtia bakımından KHK’nın 8/1-b hükmü gereği karıştırılma ihtimalinin oluşacağı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin (….) markalarına ilişkin verdiği….Karar ve 19/11/2019 Tarihli kararının da bu yöne ilişkin bulunduğu anlaşılmakla, davalı Şirket ve davalı … vekillerinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı Şirket ve davalı … vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalılardan ayrı ayrı alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalılar tarafından istinaf başvurusunda ayrı ayrı yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90.TL’nin davalılardan ayrı ayrı tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 20/05/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/05/2021
Başkan
…
Üye
…
Üye
…
Katip
…