Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1432 E. 2021/646 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/04/2019
NUMARASI : …

DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 12/04/2019 tarih ve … sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı … davalılar tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, dava konusu marka ile müvekkilin markalarının aynı veya benzer mal sınıfında olduğunu, dava konusu markanın müvekkilinin “…” markasını içererek oluşturulduğunu, davalı markasında baskın unsurun “…” ibaresi olduğunu, davalının markasının müvekkilinin markasının serisi olarak kabul edilecek veya ilişkilendirilecek ya da aynı işletmeye veya ekonomik olarak bağlantılı işletmelere ait olduğu zannına yol açacağını, müvekkilinin “…” markasının tanınmış marka olduğunu ileri sürerek YİDK’nın 22.03.2017 tarih ve…. sayılı kararının iptali ve davalı şirkete ait …. kod numaralı başvurusunun tescil edilmesi halinde, hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Şirket vekili, karşı tarafın iddialarının yerinde olmadığını, markalar arası iltibas bulunmadığını, YİDK kararının yasaya uygun olduğunu, davacının “…” markasını … emtiası dışında bir kullanımının mevcut bulunmadığını, herkesin kullanımına açık “…” ibaresinin bir kişinin inhisarına terk edilmesinin mümkün olamayacağını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının başvurusunun “… …” ibaresinden, davacı markalarının ise … kelimesinin yanı sıra davacının şemsiye/lider markası olan … kelimesi ile “…, … …, … ibarelerinden oluştuğu, … kelimesinin tüm davacı markalarında esaslı unsur ya da esaslı unsurun bir parçası olduğu ve …sayılı … … markalarında ayırtediciliği üzerinde toplayan esaslı unsurun … kelimesi olduğu, markalardaki … ibaresinin ise, marka sahibi işletmeyi işaret eden klavuz kelime, şemsiye/lider marka olduğu için ürüne dair ayırt ediciliğinin … ibaresine yüklendiği, … … şeklindeki söz bütünü ya da bu tamlamada öne çıkan … kelimesi, davalı başvurusunun kapsadığ….Sınıfa dahil mal ve hizmetler bakımından ayırt ediciliği olan bir ibare olduğu, aynı şekilde davacı markalarının esaslı unsuru olan … kelimesinin de, markanın kapsadığı gıda emtiası bakımından ayırt ediciliği olan bir işaret olduğu, ortalama bir tüketicinin, davacı … davalı işletmeleri arasında idari veya ekonomik bir bağlantı bulunduğu zannına kapılma ihtimali oldukça yüksek olduğu, zira somut olayda tüketici hafızasında kalan … ibaresi, başvurunun kapsadığı sınıflar yönünden kolaylıkla seçilen ve zihinde yer eden bir kelime olduğu, her ne kadar, … markasının pek çok farklı sektörde, pek çok farklı kişi/firma tarafından eylemli biçimde kullanılmaktaysa da, bu durumun, ibarenin aynı sektörde seri marka imajı oluşmasına engel olmadığı, markaların aynı/aynı tür veya benzer mal veya hizmetlerde kullanılması halinde halkın bu markalar arasında bağlantı kurmasının mümkün olduğu, davacı markalarının 29, 30 ve 32. Sınıfları kapsadığı, davalı başvurusu ise 29, 30, 31 ve 32 Sınıfa dahil mal ve hizmetleri içerdiği, markaların kapsadıkları mal ve hizmetlerin 29 ve 30. Sınıfta yer alan tüm mallar ile 32. Sınıfta yer alan Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar. Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar. Enerji içecekleri (alkolsüz) mallar alt grupları bakımından aynı/aynı tür ve benzer olduğu, davalı başvurusunun kapsadığı 31. sınıfta yer alan tüm mallar ile 32. Sınıfta yer alan “Biralar; bira yapımında kullanılan preparatlar.” Sınıflara dahil mal ve hizmetlerin ise davacıya ait redde mesnet gösterilen markalanın kapsamında bulunmadığı gibi yakından bağlantılı olmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile YİDK’nın 22/03/2017 tarih…. sayılı kararının davacının itirazının reddiyle ilgili kısmen 29, 30 sınıfların tamamı ile 32 sınıfta maden suları kaynak suları sofra suları sodalar sebze ve meyve suları bunların konsantreleri ve özleri meşrubatlar enerji içecekleri (alkolsüz) yönünden iptaline, YİDK iptaline yönelik fazlaya dair talebin reddine, davalı adına tescilli …sayılı … … ibareli markanın tescilli olduğu 29, 30 sınıfların tamamı ile 32 sınıfta maden suları kaynak suları sofra suları sodalar sebze ve meyve suları bunların konsantreleri ve özleri meşrubatlar enerji içecekleri (alkolsüz) yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, hükümsüzlükle ilgili fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkilinin markasının tescilli olduğu sınıflar ile davalının başvurusunun tescilinin istenildiği sınıflar arasında benzerlik bulunduğunu, tanınmışlığın mal ve hizmete etkisinin hatalı değerlendirildiğini, müvekkilinin markası tanınmış olduğundan markalar arasında karıştırılma ihtimali bulunduğunu, davalının markasındaki diğer unsurun faklılaştırmaya yetmediğini, müvekkilinin markasının imajını haksız olarak transfer edeceğini, haksız yarar sağlayacağını, müvekkilinin markasının tanınmışlığı karşısında 556 sayılı KHK’nın 8/4. maddesinin uygulanması gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı Şirket vekili istinaf başvuru dilekçesinde, markanın bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini, ibareler arasında benzerlik bulunmadığını, müvekkilinin … ibareli birçok markasının bulunduğunu, markaların kullanıldığı sektörlerin farklı olduğunu, “…” kelime unsurunun farklı firmalar tarafından da sıklıkla tercih edilen bir kelime olduğunu, ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, taraf markaları arasında benzerlik bulunmadığını, … ibaresinin ayırtediciliğinin düşük olduğunu, zayıf bir ibare olduğunu, bağlantı kurulamayacağını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili kurum kararlarının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı Şirketin “… …” ibareli başvurusu ile davacının “…” esas ibareli markaları arasında, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas bulunduğu, zira dava konusu ibarenin esas unsurunun “…” sözcüğü olduğu, davacı markalarında da “…” ibaresinin muhtelif ek unsurlar ile birlikte baskın veya ön plana çıkan unsurlardan biri olarak kullanıldığı, “…” sözcüğünün İngilizce’de “altın, altından, altın sarısı” esas anlamlarına gelmekte iken “üstün, türünün en iyisi” anlamlarına da geldiği, “…” ibaresinin niteliği itibariyle tescil kapsamındaki emtia yönünden zayıf bir marka olarak nitelendirilemeyeceği, bu durumun ise tüketicinin başvuru markasını, davacının önceki tarihli seri markaları ile ilişkilendirmesine neden olabileceği, davacı markalarının 29, 30 ve 32. Sınıfları kapsadığı, davalı başvurusu ise 29, 30, 31 ve 32 Sınıfa dahil mal ve hizmetleri içerdiği, markaların kapsadıkları mal ve hizmetlerin 29 ve 30. Sınıfta yer alan tüm mallar ile 32. Sınıfta yer alan Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar. Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar. Enerji içecekleri (alkolsüz) mallar alt grupları bakımından aynı/aynı tür ve benzer olduğu, davalı başvurusunun kapsadığı 31. sınıfta yer alan tüm mallar ile 32. Sınıfta yer alan “Biralar; bira yapımında kullanılan preparatlar.” Sınıflara dahil mal ve hizmetlerin ise davacıya ait redde mesnet gösterilen markalanın kapsamında bulunmadığı gibi yakından bağlantılı olmadığı, anılan hizmetler yönünden 556 sayılı KHK.’nın 8/4. maddesi koşullarının davacı yararına oluşmadığı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 25.03.2019 Tarih….Karar sayılı kararlarının da bu yönde bulunduğu anlaşılmakla, davacı … davalılar vekillerinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı … davalılar vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30’ar TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, taraflarca istinaf başvurusunda yatırılan 44,40’ar TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90’ar TL’nin davacı … davalılardan ayrı ayrı tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında taraflarca yapılan yargılama giderlerinin uhdelerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 29/04/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 07/05/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip