Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1328 E. 2021/467 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/1328
KARAR NO : 2021/467
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/06/2019
NUMARASI :

DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 19/06/2019 tarih ve ……..E. – ……..K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin ………sayılı marka başvurusuna davalı şirketin………. sayılı markasına dayanarak itiraz ettiğini, müvekkilinin faaliyetlerini zirai yatırımı yaptığı ve üretim tesislerini kurduğu mevkiinden esinlenmek suretiyle “…” ismiyle sürdürdüğünü, müvekkilinin başvurusundan belli düzeyde benzerlik ve iltibas olduğu gerekçesiyle 29, 35 ve 43. Sınıftaki mal ve hizmetlerin çıkarılmasına karar verildiğini, markaların bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini, müvekkilinin markasının görsel anlamda beyaz zemin üzerine, yeşil ve az miktarda kahve renkleri hakim olduğunu, görselin orta merkezinde yeşil ve kahve renklerinden ibaret büyük bir ağaç figürünün olduğunu, bunun hemen altında ise kendine özgü yazım stiliyle birbirine bitişik olarak ve yeşil renkle yazılmış “…” ibaresinin yer aldığını, her iki marka görselinde kullanılan renklerin birbirinden tamamen farklı olması, figürlerin hiçbir ilintisi olmaması, kelimelerin yazılış biçimlerinin farklı olması gibi sebeplerle her iki marka arasında görsel olarak herhangi bir benzerlik bulunmadığını, markaların anlamsal olarak birbirlerinden farkı olduğunu, davalı şirketin markasının fiktif bir marka olduğunu, davalının tescil amacıyla müvekkili şirketin tescil amacının bambaşka olduğunu, markalar arasındaki benzerlik ve iltibas olmadığı gibi müvekkilin “…” markasının en azından 29. Sınıfta ve 35. Sınıftaki emtia açısından müktesep hak sahipliğinin bulunduğunu ileri sürerek dava konusu YİDK kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraf markalarının oluşturuluş biçimleri ………), markaları oluşturan harflerin aynı dizilimsel sıra ile ayniyet göstermesi, ret olan emtianın birbiri ile aynı/aynı tür ya da benzer olması, bu emtiaların ilgili tüketici kitlesinin son derece geniş olması ve ortalama tüketici olarak değerlendirilebilecek tüketiciler olması, tüketicini her iki markayı her zaman yan yana görme fırsatı olmaması, “…….” harfinin ünsüz ve birleşik kelimenin ortasında yer alan baskın karakterli bir harf olmaması nedeniyle telaffuz esnasında ciddi bir farklılık yaratmayacağı, tüketicinin “…” mı yoksa “………” mı şeklinde ikileme düşme ihtimalinin bulunacağı, iki farklı marka karşısında olduğunu algılasa dahi hangi markanın kime ait olduğunu derhal tespitinin mümkün olmadığı, markalar arasında iktisadi ya da idari bir bağ bulunup bulunmadığını konusunda tereddüde düşünebileceği ve bu minvalde 556 s. KHK 8/1-b maddesi anlamında iltibas ihtimalinin doğabileceği, dava konusu ………sayılı “…” markası kapsamında, davalı itirazları sonucunda reddolunan emtia bakımından, davacı markası ile davalı yanın ……. sayılı “…….” markası arasından benzerlik ve iltibas ihtimalinin mevcut olduğu, verilen YİDK kararının yerinde olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, davalı şirketin fiktif marka tescilinin TMK md.2 hükmüne aykırılık teşkil edip etmediğinin incelenmediğini, davalı şirketin, film ve dönemsel dizilerin yapımcılığıyla iştigal eden bir firma olup markasının tescilli olduğu ve aslında müvekkilin faaliyet gösterdiği ziraat, zeytincilik, zeytinyağı üretimi-satımı-ihracatı v.b. işiyle gerçekte iştigal etmediğini, itiraza mesnet olan davalı şirketin markası “fiktif” bir marka olduğunu, iltibas incelemesinin hatalı yorumla yapıldığını, raporda her bir sınıf için ortalama tüketici kitlesinin kimlerden oluşabileceğinin, dikkat düzeyinin ve satın alma süresinin ne olması gerektiği irdelenmediğini, iltibas ihtimali değerlendirmesi yapılırken ilgili mal veya hizmet ile ilgili “sektörden” bir bilirkişinin de görüşüne başvurulması gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili kurum kararlarının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının ………sayılı “…” ibareli marka başvurusu ile davalının itirazına mesnet “KORLUDAĞ” markası arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b madesi anlamında benzerlik ve iltibas ihtimalinin mevcut olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 02/04/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/04/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip