Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1266 E. 2021/456 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/1266
KARAR NO : 2021/456
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/03/2019
NUMARASI : .

(Mirasçıları; 1.
2-.
3-.
4-.
5.
.

.

.
.

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak Nedeniyle)

Taraflar arasında görülen davada Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 27/03/2019 tarih ve…. E. – … K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı ile davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı …… elemanlarına ve talimatları doğrultusunda 3. kişilere servis taşıma işi yaptığını, anılan şirketin talebi üzerine Mayıs-2016 faturasının davalı şirkete kesildiğini ve 4.905,00 TL’Iik faturanın ödendiğini, daha sonra müvekkili tarafından kesilen 5 adet faturanın ödenmediğini, davalının fatura tebliğine rağmen sekiz gün içinde itiraz etmediğini, fatura bedellerini de ödemediğini, bu konura girişilen icra takibinin, davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptaliyle takibin devamına, ayrıca % 20 inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile her hangi bir sözleşme ilişkisinin mevcut olmadığını, davacının ….. Turizm İnş Ltd. Şti.’nin taşeronu olduğunun anlaşıldığını, ilişkinin fatura dışındaki belgelerle ispat edilmesinin gerektiğini, bir faturanın ödenmiş olmasının sözleşme ilişkisinin olduğunu göstermeyeceğini ve müvekkilinin…..Turizm İnş. Ltd. Şti.’ne herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacının talebini bu şirkete yöneltmesinin gerektiğini, faturaların müvekkiline ulaşmadığı için itiraz imkanlarının olmadığını, farklı firmalara fatura kesildiğinin görüldüğünü savunarak, davanın reddini istemiş, % 20 inkar tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, somut olayda davacı ile dava dışı … Turizm İnş Ltd. Şti.’nin asıl işveren -alt işveren ilişkisi ile 3. kişilere servis taşıma işi yaptıkları, dava dışı…. Turizm İnş. Ltd. Şti.’nin talebi üzerine Mayıs-2016 faturasının davalı şirkete kesilmek suretiyle 4.905,00 TL’Iik faturanın ödendiği, davacı tarafından takibe dayanak yapılan faturanın irsaliyeli fatura olduğu, sadece faturanın kesilmiş olmasının, fatura içeriğinin kesinleşmesi anlamını taşımayacağı, dava konusu uyuşmazlıkta, davacı ile davalı arasında herhangi bir sözleşme ilişkisinin bulunmadığı, bu durumun davaya müdahale talebinde bulunan …….. İnş. Ltd. Şti. tarafından da kabul edildiği, sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerin yalnız taraflar arasında sonuç doğurduğu gibi buna bağlı olarak, davacının davalıya karşı herhangi bir talep hakkının bulunmadığı, davacının davalıdan alacağının olduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı … mirasçıları vekili istinaf başvuru dilekçesinde, taraflar arasında bir sözleşme ilişkisinin bulunmadığına ilişkin tespitin kabulünün mümkün olmadığını, müvekkilinin taşıma işlerini davalı çalışanları için gerçekleştirdiğini, taşıma saatlerinin ve lokasyonlarının dava dilekçesinde ayrıntılı olarak gösterildiğini, müvekkilinin yaptığı bu iş karşılığında düzenlediği faturalardan 4.905,00-TL bedelli olanının bizzat davalı şirket tarafından ödendiğini ve ticari defterlerine işlendiğini, tüm bu nedenlerle taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığının davalı şirket tarafından da kabul edildiğinin açıkça ortada bulunduğunu ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, mahkemece gerekçeli kararda davacı taraf olarak …’ın gösterilmiş olsa da, yargılama sırasında …’ın öldüğünü, davaya mirasçıları tarafından devam edildiğini ve veraset ilamı ile yeni vekaletnamelerinin dosyaya sunulduğunu, bu nedenle iş bu gerekçeli kararda davacı olarak …’ın mirasçılarının isimlerinin bulunmasının gerektiğini, mahkemece davanın haksız olduğuna karar verildiği halde müvekkilince talep edilen %20 inkar tazminatının reddedilmesinin hatalı olduğunu, alacağının bulunmadığını bildiği veya bilmesi gereken bir durumda olduğu halde, icra takibine girişen alacaklının kötü niyetli kabul edilmesinin gerektiğini, davacı tarafın iddia ettiği faturaların müvekkilinin ticari defterlerinde bulunmadığını, müvekkili şirkete ulaşan bir faturanın olmadığını, davacının dahi müvekkili ile arasında herhangi bir sözleşmenin bulunmadığını, sözleşmesinin dava dışı 3. bir şirketle olduğunu zikrettiğini, müvekkili şirket defter ve kayıtlarında yer almayan bu faturalara karşılık, davacı tarafın icra takibi yapmış olmasının, davacının haksız ve kötüniyetli olduğunu ispat ettiğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve müvekkilinin %20 inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davacının davalı şirketin taşıma işlerini, …….Turizm İnş. Ltd. Şti.’nin taşeronu olarak yaptığını, dava dilekçesinde dahi kabul ettiği, bu amaçla düzenlediği 5 adet faturanın 4 tanesinin davalıya hitaben düzenlenmediği gibi, kalan 1 tanesinin dahi borçlu kısmında davalının kaşesini ihtiva ettiği, davalının da bu kaşenin sahte olduğunu ileri sürdüğü, esasen borçlu şirketin kaşesinin davacının elinde bulunmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi, davacının dayandığı ve ilki 31.05.2016, sonuncusu 31.07.2016 tarihli olan faturaların seri numaralarının, birer numara artarak devam etmesinin de dikkat çekici bulunduğu, zira bu durumda davacının birer ay boyunca başka hiçbir iş yapmamış ve fatura düzenlememiş olmasının gerektiği, buna karşılık davalının dava konusu taşımalar için fer’i müdahil ..urizm İnş. Ltd. Şti.’nin düzenlediği aynı tutarlardaki faturaları ticari defterlerine borç olarak kaydedip, fatura bedellerini anılan şirkete ödediğinin anlaşıldığı, böylece davalının dava konusu taşıma işlerini …..Turizm İnş. Ltd. Şti.’ne yaptırdığının açıklığa kavuştuğu, davacının ise dava konusu taşıma işleri nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunu kanıtlayamadığı, buna karşılık davacının düzenlediği dava konusu 5 adet faturadan bir önceki 4.905,00 TL’Iik faturanın davalı tarafından davacıya ödendiği, davacı ile fer’i müdahil …..Turizm İnş. Ltd. Şti. arasında düzenlenen ve işbu davayı da kapsayan, ancak gerekli ödemeler yapılmadığı için hayata geçirilmeyen, davadan vazgeçme ve anlaşma protokolündeki ifadeler nazara alındığında, mahkemece davacının işbu dava konusu alacağını davalıdan tahsil edebileceğini düşünerek, dava konusu icra takibine girişmesinde kötü niyetli olmadığının kabulü ile davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddedilmesinde de bir isabetsizliğin bulunmadığı anlaşılmakla, davacı … mirasçıları vekili ile davalı vekilinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı … mirasçıları vekili ile davalı vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı … mirasçıları ile davalıdan ayrı ayrı alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, istinaf başvurusunda yatırılan 44,40’ar TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90’ar TL’nin, davacı … mirasçıları ile davalıdan ayrı ayrı tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında taraflarca yapılan yargılama giderlerinin uhdelerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Kararın tebliği ve harç işlemlerinin yerel mahkeme tarafından yaptırılmasına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 02/04/2021 tarihinde HMK 362/1-a. maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/04/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip