Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1258 E. 2021/477 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/1258
KARAR NO : 2021/477
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/04/2019
NUMARASI :

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 11/04/2019 tarih ve……… E. – …… K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin …….. sayılı “……” ibareli marka tescil başvurusunun, Markalar Dairesi Başkanlığınca …….ve ……. sayılı markalara dayalı olarak 556 sayılı KHK’nın 7/1-b maddesi uyarınca “……………” yönünden reddedildiğini, bu karara yaptıkları itirazın ise YİDK tarafından reddedildiğini, alınan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, markalar arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunmadığını, redde mesnet markaların öncülü konumundaki…..sayılı markanın hükümsüzlüğü için taraflarınca açılan davada verilen 10.11.2009 tarihli kararla, “……….” ibaresi üzerindeki öncelik hakkının müvekkiline ait olduğunun tespit edildiğini, redde mesnet markaların kötü niyetli olarak tescil ettirildiklerini, redde mesnet markaların hükümsüzlüğü için açtıkları davalarda bu markaların hükümsüzlüklerine karar verildiğini, marka tescil başvurusu yapılmadan önceki tarihte açılmış davaların sonucunun beklenmesinin gerektiğini ileri sürerek, YİDK’in …….sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvuru ile redde mesnet markalar arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı Şirket vekili, müvekkilinin işbu davada pasif husumetinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, taraf markalarının ayırt edilemeyecek kadar benzer oldukları ve kapsamlarındaki mal ve hizmetlerin de aynı bulunduğu, davacının itirazının reddine dair YİDK kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davalı … yönünden davanın esastan, davalı Şirket yönünden ise davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, davalı Kurum tarafından redde mesnet markalar hakkında açılan hükümsüzlük davalarının bekletici mesele yapılmalarının gerektiğini, kaldı ki …….. sayılı “………… ibareli başvurularına ilişkin olarak Ankara 1. FSHHM’nin ……….. sayılı dosyasında markalar arasında ayniyet derecesinde benzerlik bulunmadığına hükmedildiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali
istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, 556 sayılı KHK’nın 7/1-b maddesi hükmünün uygulanabilmesi için markalar arasındaki benzerliğin iltibasa yol açacağının ayrıca inceleme yapılmasını gereksiz kılacak derecede güçlü ve açık olmasının gerektiği, dava konusu “…” ibareli başvuru ile redde mesnet ……….nolu “………….. ibareli ve …/……….. nolu “…” ibareli markalar arasında bu anlamda bir benzerliğin bulunduğu, başvuruya yeterli ayırt ediciliği sağlanmadığı, YİDK kararının iptali istemi ile açılan davalarda, karar tarihi itibariyle mevcut hukuki duruma göre çözümlenmesinin gerektiği, buna göre karar tarihi itibariyle redde mesnet markaların hüküm ifade ettikleri ve bu itibarla redde mesnet alınmalarında bir isabetsizlik olmadığı, davacı tarafından bu markaların hükümsüzlüklerine ilişkin kesinleşmemiş olsa dahi bir mahkeme kararının davalı Kuruma sunulmadığı, dolayısıyla davalı Kurumun, redde mesnet markaların hükümsüzlüklerine ilişkin davaların sonuçlanmasını beklememesinde de bir usulsüzlük bulunmadığı işbu davada başvuru konusu ibare üzerindeki öncelik hakkının kime ait olduğunun tartışılmasının da mümkün bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 02/04/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/04/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip