Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1232 E. 2021/387 K. 19.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/04/2019
NUMARASI : …

DAVANIN KONUSU : Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 25/04/2019 tarih ve ….. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin….. ibaresinden oluştuğunu, davalının 13/04/2018 tarihinde “…., 39. sınıftaki hizmetleri içeren marka tescil başvurusunda bulunduğunu, …. kod numarası verilen başvurunun Resmî Marka Bülteni’nde ilân olunduğunu, bunun üzerine ticaret unvanı tescili, kötüniyet, iltibas ve tanınmışlık vakıa ve hukuki sebeplerine dayanarak başvurunun reddi istemi ile itirazda bulunduklarını, itirazlarının önce Markalar Dairesi ve nihai olarak YİDK tarafından …. sayılı kararla reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kötü niyetli başvurunun tescilinin müvekkilinin markası ile iltibasa sebebiyet vereceği gibi, onların tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp itibar ve ayırt edici karakterini de zedeleyeceğini ileri sürerek YİDK kararının iptali ile davalı adına tescil edilen markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının markalarının …..” ibareli oldukları, markalardaki asıl ve ayırt edici unsurunun “…. ibaresinden oluştuğu, anılan kelimenin marka kapsamındaki ürün ve hizmetler bakımından derhâl ve doğrudan doğruya ürün ve hizmetlerin cinsini, vasfını veya herhangi bir hâlini belirtmediğinden somut ve soyut olarak ayırt edicilik vasfının bulunduğu, esasen uzun süreli kullanımla ayırt ediciliğinin yükselmiş olduğu, davalı başvurusunun konusu olan işaretin …. ibaresinden oluştuğu, markadaki asıl ve ayırt edici unsurun birinin de…. sözcüğü olduğu, ilk bakışta başvuru konusu işaretin davacının markasının yeni bir biçimi olduğu yönünde algı oluştuğu,… ibaresinin bulunmasına karşın farklılığın, başvuru konusu işaret ile davacı markaları arasında ayırt edicilikte yeterli farklılık yaratmadığı, başvuru kapsamında yer alan 39. sınıftaki hizmetlerin, davacının markalarının kapsamında aynen yer aldığı, davacının markasının tanınmışlığından kaynaklı bir tescil engelinin söz konusu olmayacağı, başvurunun kötü niyetle yapıldığına dair somut bir delilin de elde bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, YİDK’nın 16/05/2018 tarih …. sayılı kararının davacının itirazının reddi yönünden iptaline, tescil konusunda karar verilmediğinden hükümsüzlük ve terkin konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı … vekili istinaf başvuru dilekçesinde, başvuru ile itiraza gerekçe olarak gösterilen markaların bütünü itibariyle bıraktıkları izlenim açısından benzer olmadığını, SMK’nın 6/1. maddesinin şartlarının bulunmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, marka ile ilgili kurum kararlarının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalının başvurusunun kapsamında yer alan 39. sınıftaki hizmetlerin, davacının itirazına mesnet markalarının kapsamında aynen yer aldığı, davacının asıl ve ayırt edici unsuru…. ibaresi arasında benzerlik bulunduğu, somut uyuşmazlıkta SMK’nın 6/1. maddesindeki koşulların bulunduğu anlaşılmakla, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı … Kurumundan alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı … vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı … üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 19/03/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/04//2021

Başkan

Üye

Üye

Katip