Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1218 E. 2021/399 K. 19.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/07/2019
NUMARASI :….

….

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

Taraflar arasında görülen davada Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 05/07/2019 tarih ve….sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :Davacı vekili; müvekkili nezdinde … ile sigortalı emtianın … limanından … kara yolu ile davalı tarafça taşındığı esnada, araç sürücüsü… tarafından hava koşullarına uygun gerekli önlemlerin alınmamasından dolayı hasar gördüğünü, 4.705,70 hasar bedelinin müvekkili tarafından sigortalıya ödendiğini, ödenen miktarın, zararın meydana gelmesine sebebiyet veren araç sürücüsü ve taşıyıcının sorumluluğu kapsamında davalı şirketten rücu istemiyle Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, ancak davalı şirketin haksız itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı , davaya cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davaya ve taşıma sözleşmesine konu PVC hammaddesinin ıslanması nedeniyle zarar gördüğü, ıslanan emtianın değerinin 6.149,33 USD olduğu, bu ürünlerin tekrar kurutma bedelinin 1.271,81-USD bulunduğu, TTK’nın 875/1. maddesi gereğince taşıyıcının malı taşımak üzere teslim almasından teslim etmesine kadar geçecek süre içerisinde eşyanın zıyaından ve hasarından sorumlu olduğu, TTK’nın 880 maddesinde taşıyıcının eşyanın zıyaı halinde ödeyeceği tazminatın, eşyanın taşınmaz üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre belirleneceğinin, anılan tazminatın gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutarla sınırlı olduğunun düzenlendiği, somut olayda hasarlanan emtianın ağırlığının 170 kg olduğu, taşıyıcının tazminat sorumluğunun 7.321,23-TL ile sınırlı olup bu bedeli geçmeyecek şekilde ve gerçek zarar miktarıyla uyumlu olarak davacının icra dosyasında 4.705,70-TL talep etmesinin yerinde bulunduğu, davacı şirketin ödeme yaptığı 21/02/2017 tarihinden takip tarihine kadar ticari faiz üzerinden yapılan hesaplamada 177,23-TL faiz talep edilebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 4.705,60-TL asıl alacak ve 177,23-TL işlemiş faiz yönünden iptali ile takibin 4.882,83-TLüzerinden devamına fazlaya yönelik talebin reddine, talep olmadığından davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili; dava konusu icra takibine müvekkili şirket vekili olarak itiraz etmelerine ve davada vekil olarak davalıyı temsil etmelerine rağmen hiçbir şekilde taraflarına tebligat yapılmadığını, davadan davacı tarafça 16/08/2019 tarihinde gönderilen icra emri ile haberdar olduklarını, HMK’nın 73,81,82,83 ve Avukatlık Kanunu’nun 41 ve Tebligat Kanunun’nun 11. Maddeleri gereğince vekille takip edilen işlerde vekile tebligat yapılmasının zorunlu bulunduğunu, yargılama sırasında yapılan tebligatların usulsüz olduğunu ,zira icra takip dosyasının vekille takip edildiği durumlarda itirazın iptali davasına ilikşkin dava dilekçesinin ve duruşma günü bildirir davetiyenin asile değil vekile tebliğ edilmesine ilişkin Yargıtay kararları bulunduğunu, taraf teşkili sağlanmadan yargılama yapılamayacağını, müvekkilinin savunma hakkı dolayısıyla adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden yapılacak yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

GEREKÇE : Dava, nakliyat abonman sigorta sözleşmesinden kaynaklanan, davacı sigortacı tarafından dava dışı sigortalıya ödenen tazminatın, davalı taşıyıcıdan rücuan tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, icra takibine maruz kalan borçlu, vekil aracılığı ile icra takibine itiraz etmiş olsa da, itiraz üzerine duran icra takibine devam etmek için, alacaklı tarafından açılan itirazın iptali davası bakımından, borçlunun itiraz aşamasında tayin ettiği avukatın, itirazın iptali davası içinde yetkili olup olmadığı, davanın açıldığı sırada belli olmadığından itirazın iptali davasına ilişkin dava dilekçesinin vekile değil usulüne uygun biçimde asile tebliği zorunlu olduğundan, somut olayda dava dilekçesinin davalı borçlu asile tebliği yapılıp, taraf teşkilin bu şekilde sağlanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 12/04/2010 tarih ve … Karar sayılı, YHGK’nın 11/03/2015 tarih ve …sayılı ilamlarının da aynı yönde olduğu anlaşılmakla,
Dairemizce ileri sürülen istinaf itirazları ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucu davalı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 19/03/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/04/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip