Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1211 E. 2021/414 K. 26.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : …
KARAR NO : …
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/12/2017
NUMARASI : ….

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararı İptali-Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/12/2017 tarih ve ….. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı Türk Patent ve Marka Kurmu tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, müvekkilinin uzun yıllardır her türlü elektronik cihaz, alet ve teçhizatın alımı, satımı, ithalat ve ihracatını yapmak suretiyle faaliyet gösterdiğini, TPE nezdinde “…” ve “…” esas ibareli pek çok seri markasının olduğunu, “…” esas unsurlu markaları için yüksek reklam harcamaları yaparak piyasada tanınmış hale getirdiğini, davalılardan … tarafından 10.03.2014 tarihinde 08, 11 ve 21. sınıflarda kullanılmak üzere “…” markasının tescili için … sayı ile başvuruda bulunulduğunu, başvurunun reddi için müvekkilince yapılan itirazların YİDK’nın 09.12.2015 tarih ve … sayılı kararı ile reddedildiğini, oysa müvekkilinin 08, 11 ve 21. sınıflarda tescilli “…” esas unsurlu markaları ile davalının tescil talebinde bulunduğu “…” ibaresinin aynı ve benzer mallar üzerinde kullanılarak piyasaya arz edilmesinin, tüketici nezdinde iltibasa sebep olacağını ileri sürerek, davalı Türkpatent YİDK kararının iptalini ve diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı …, taraf markalarının farklı olduğunu, markalar arasında iltibas tehlikesinin bulunmadığını, davacı markalarının tanınmış olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davalının “…” ibareli başvuru markasıyla davacının “…” ibareli tescilli markaları arasında, görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerliğin bulunduğu, “…” ibaresinin baskın olarak ön plana çıktığı, bu açıdan 556 sayılı KHK’nın 8/1 maddesindeki koşulların oluştuğu, tanınmışlık iddiasının sonuca etkili görülmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı TÜRKPATENT’in … sayılı YİDK kararının iptaline, dava konusu marka tescilli olmadığından hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili istinaf başvuru dilekçesinde, “…” ibaresinin ayırt ediciliğinin düşük olduğunu, tarafların markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı ve davalı …’nun marka tescil başvurusuna konu “…” ibaresinin asıl unsurunun “…” kelimesinden oluştuğu gibi davacının itiraza mesnet markalarının tamamının “…” esas unsurlu olduğu, yine davalının başvurusunun kapsamındaki 8, 11 ve 21. sınıftaki malların tamamının, davacının itiraza mesnet markalarının kapsamında da aynen yer aldığı, dolayısıyla mahkemece tarafların markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas tehlikesinin bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizliğin olmadığı anlaşılmakla, davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı Türk Patent ve Marka Kurumundan alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin anılan davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı Türk Patent ve Marka Kurumu üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 26/03/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/03/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip