Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1210 E. 2022/368 K. 23.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/05/2019
NUMARASI : …

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali ve Tasarım Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4.Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 13/05/2019 tarih ve 2018/94 E. – 2019/154 K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalı firmanın… sayılı tasarım başvurusunun, müvekkilinin tasarımıyla aynı olduğunu, yeni ve ayırt edici olmadığını, ürünün doğasından kaynaklı teknik zorunlulukların bulunmadığını, buna rağmen müvekkilinin başvuruya itirazlarının, diğer davalının….sayılı YİDK kararı ile reddedildiğini ileri sürerek, davalı … YİDK kararının iptalini ve diğer davalı tasarımının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı şirket vekili, müvekkilinin kendi sektöründe tanınmış olduğunu, müvekkilinin tasarımının farklı bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davalı firmanın ….. sıra nolu tasarım başvurusunun, davacı tarafın ileri sürdüğü ve YİDK kararında geçen mesnet tasarımlar karşısında, bilgilenmiş kullanıcı nezdinde yarattıkları genel izlenimler arasında farklılıklar bulunduğu ve 6769 sayılı SMK kapsamında yenilik ve ayırt edicilik koşulunu sağladığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi heyetinde sınai mülkiyet hukuku alanında yetkin bir hukukçu ve tasarımcı bilirkişilerin olmasının gerektiğini, mutlak yenilik yönünden de ayrıca değerlendirme yapılmasının gerekmekte olup, raporda bu hususta değerlendirmenin yapılmadığını, teknik zorunluluk ve seçenek özgürlüğü de gözetildiğinde, sadece davacı şirketin değil, davalı şirketin tasarım başvurusu öncesi dava dışı 3. kişi ve kuruluşlara ait tüm tescil ve piyasadaki ürünlerin ve tasarımların da dikkate alınmasının ve karşılaştırılmasının gerektiğini,….. bir çok yerli ve yabancı kişi ve kuruluşun tescil ve ürünlerinin varlığının, dava konusu tasarımın tescilinin yenilik ve ayırtedicilik unsurunun oluşmasına engel bulunduğunu, mahkemece eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, davalı şirketin dava konusu 2017/00932 sayılı tasarım başvuru tarihi olan 10.02.2017 tarihinden önce, 29.12.2016 tarihinde, dava konusu tasarımın aynı geometrik şekilleri, kahverengi ürün içi beyaz dolgulu, dışı beyaz kaplama taşıyan, 2016/08852 numaralı ürün tasarımı için yaptığı başvurusunun reddedildiğini, davalı şirketin aynı geometrik şekil ve görseli daha önce hiç tescil başvuru konusu yapılmamış ve kamuya sunulmamış gibi 10.02.2017 tarihinde yeniden başvurması nedeniyle dava konusu tasarımın reddinin gerektiğini, davalı şirketin 2016/08852 sayılı tasarımının varlığının, dava konusu …. nolu tasarımın yenilik ve ayırtedicilik kriterini yok edeceğini, yine davalı şirketin….. sayılı tasarım tescillerinin varlığının da, dava konusu tasarımların tesciline engel teşkil ettiğini, mahkemece alınan bilirkişi raporunda davalı şirketin teknik zorunluluk altında olup olmadığı hususunda da bir açıklamaya rastlanmadığını, davalı şirketin hiç bir teknik zorunluğu olmadığı halde, genel görünüm, ebat, ürün dolgusu şekli ve rengi, ürün dışı kaplama/tozlama şekli ve rengini aynı şekilde oluşturmasının gerekmediğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve tasarım hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İşlem dosyasının incelenmesinden, davalı şirketin …..sıra nolu tasarım başvurusuna davacı tarafın itirazının, 2017/T-1009 sayılı YİDK kararı ile nihai olarak reddedildiği, YİDK kararının 04/01/2018 tarihinde davacı tarafa tebliğ edildiği, davanın iki aylık hak düşürücü süre içerisinde, 02/03/2018 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı şirketin ….. numaralı tasarım başvurusunun, 6769 sayılı SMK kapsamında yenilik ve ayırt edicilik vasfının bulunup bulunmadığı, taraf tasarımları arasında benzerlik oluşup oluşmadığı, benzerlik varsa teknik zorunluluktan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, itiraz hakkında….sayılı YİDK kararının yerinde ve doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
İlk derece mahkemesince her ne kadar içinde üniversitelerin tasarım bölümünden öğretim üyelerinin de bulunduğu uzman bilirkişi heyetinden, teknik zorunluluk ve seçenek özgürlüğü konularında ayrıntılı ve denetime elverişli şekilde değerlendirmeler yapılmak suretiyle, davalı firmanın 2017/00932-1 sıra nolu tasarım başvurusunun, davacı tarafın ileri sürdüğü ve YİDK kararında geçen mesnet tasarımlar karşısında, bilgilenmiş kullanıcı nezdinde yarattıkları genel izlenimler arasında farklılıklar bulunduğu ve 6769 sayılı SMK kapsamında yenilik ve ayırt edicilik koşulunu sağladığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporuna davacı tarafça yapılan ciddi ve somut itirazlar karşılanmadığından ve dava konusu tasarım başvurusunun mutlak yenilik kritelerini haiz olup olmadığı incelenmediğinden, bu hususların tespiti konusunda ek bilirkişi raporu aldırılmak üzere, Dairemizce HMK’nın 356. maddesi gereğince duruşma açılmasına karar verilmiştir.
Dairemizce alınan 13/08/2021 ve 07/12/2021 tarihli ek bilirkişi raporlarında, mutlak yenilik incelemesi ayrıntılı ve denetime açık bir şekilde yaptırılmış, davalı başvurusunun mutlak yenilik koşulunu sağladığı bildirilmiş, davacının sunduğu tüm tasarımlar tek tek değerlendirilmiş, herhangi bir internet linki verilen ve tarih içeren görselleri incelenmiş, buna karşılık bir link adı verilmeden yapılan itirazlardan, hangi ürünlerin kastedildiğinin tahmin edilmesi mümkün bulunmadığından, anılan itirazların incelenmesi mümkün olmamış, davacının itirazlarında bildirdiği tasarımların da yenilik ve ayırt edicilik niteliğini etkilemediği anlaşılmış, yine davacının itirazında bildirdiği ve davalının 2016/08852 sayılı önceki tarihli kamuya sunulan tasarımının da, dava konusu başvurudan farklı, yeni bir versiyon olduğu, diğer bir deyişle yeniliği ortadan kaldırmayacağı ve benzer olmadığı, bilirkişi raporlarında belirtilmiştir.
Bu durum karşısında Dairemizce yapılan inceleme sonucunda da davalı şirketin 2017/00932/1 numaralı tasarım başvurusunun, 6769 sayılı SMK kapsamında yenilik ve ayırt edicilik vasfının bulunduğu anlaşılmış, davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Dairemizce duruşma açılarak inceleme yapıldığından, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70.TL maktu karar ve ilam harcından, peşin olarak alınan 35,90.TL harcın mahsubu ile bakiye 44,80.TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. hükümlerine göre tayin ve tespit olunan 7.375,00.TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından ilk derece yargılamasında ve istinaf aşamasında yapılan herhangi bir gider bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen taraflara iadesine (HMK m.333),
7-Davacıdan peşin olarak alınan 44,40.TL istinaf karar ve ilam harcının, kararın kesinleşmesinden sonra ve talebi halinde davacıya iadesine,
8-Davalılar kendisini istinaf aşamasında vekille temsil ettirdiğinden ve birden fazla duruşma yapıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre hesaplanan 5.100,00.TL duruşma vekalet ücretinin, davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
Dair, davalı şirket ve davalı … vekillerinin yüzlerine karşı yapılan açık yargılama sonucunda 23/03/2022 tarihinde HMK 361 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/03/2022