Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1181 E. 2021/431 K. 26.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ


T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/06/2019
NUMARASI : …

ŞİRKETİ

DAVANIN KONUSU : Türk Patent YİDK Marka Kararı İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 25/06/2019 tarih ve …sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin…. sayılı “…” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, başvurunun yayınlandığını, davalı şirketin…. sayılı “… …”, “…”, “…” ibareli markalarını gerekçe göstererek yaptığı itirazların kısmen kabul edilerek, başvurularının kısmen reddine karar verildiğini, bu kısmi ret kararına karşı yeniden inceleme taleplerinin bu kez … sayılı YİDK kararı ile nihai olarak reddedildiğini, oysa müvekkilinin kurulduğu günden bu yana her türlü elektronik cihaz, alet ve teçhizatı, telekomünikasyon cihazları, telsiz, telefon, televizyon cihazları, televizyon alıcı ve vericileri, amplifikatörlerinin imali, alım satımı, ithali, ihracı alanında olmak üzere birçok sektörde faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin ticaret ünvanının kılavuz unsuru olan, dünyanın pek çok ülkesinde tescilli tanınmış “…” ve “…” esas unsurlu markaların maliki olduğunu, büyük emek ve çaba harcayarak markaları tanınır ve bilinir hale getirdiğini, “…”, “…” .“…….” markalarının tanınmış marka olarak kabul edildiğini, davaya konu YİDK kararında redde mesnet gösterilen davalının “…” ibareli … sayılı markasıyla ilgili YİDK kararının iptali ve markanın hükümsüzlüğü talepli Ankara 4. FSHHM’nin ….. sayılı ve “… …” ibareli …. sayılı markasıyla ilgili YİDK kararının iptali ve markanın hükümsüzlüğü talepli Ankara 4. FSHHM’nin …. E. sayılı derdest davaların konusunu teşkil ettiğini, bu nedenle davaların bekletici mesele yapılması gerektiğini, “…” ve “…” markalarının gerçek hak sahibinin müvekkili olduğunu ve müvekkilinin öncelik hakkına sahip olduğunu, müvekkilinin davalıdan daha önce 14. ve 34. sınıflarda tescilli 26.05.2006 tarih ve … nolu “… …, 20.04.2011 tarih ve …. nolu “… …”, 07.12.2012 tarih ve … nolu “… …” ibareli markaların maliki olduğunu, müvekkilinin 14. ve 34. Sınıflar başta olmak üzere bu sınıflarla yakından bağlantılı 35.sınıfa dahil emtialarda tescilli … esas unsurlu markaları olduğunu ve müvekkilinin müktesep hak sahibi olduğunun açık olduğunu, davaya konu markalar arasında herhangi bir ayniyet/benzerlik bulunmadığı gibi markalar arasında iltibas da bulunmadığını, müvekkilinin “…” ve “…” esas unsurlu markalarının tanınmış marka olduğunu ileri sürerek Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından verilen 11.10.2017 tarih ve … sayılı kararın iptaline, dava konusu …. sayılı “…” marka başvurusunun reddedilen emtia açısından bütünüyle kabulüne ve tescil işlemlerinin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkilinin İngiltere’nin yanı sıra dünyada 30’u aşkın ülkede mağazalarının bulunduğunu ve tüm dünyada tanındığını, müvekkilinin “…” ve “…” esas unsurlu markalarının dünyanın pek çok ülkesinin yanı sıra Türkiye’de de tescilli olduğunu, huzurdaki davanın YİDK kararının iptali davası olması nedeniyle YİDK kararının verildiği tarihteki koşulların dikkate alınması gerektiğini bu nedenle de bekletici mesele talebinin reddinin gerektiğini, kaldı ki Ankara 4. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinin….Sınai Haklar Mahkemesinin…aşamasında olup halen derdest olduklarını, davacının marka başvurusuna olan itirazlarında halihazırda tescilli olan….sayılı “…” markalarına dayanarak itiraz ettiklerini, YİDK’nın da benzerlik incelemesini bu markalar doğrultusunda yaptığını, davacının iddiasının aksine müvekkilinin…. sayılı markalarının itirazda değerlendirmeye alınmadığını ve müvekkilince de gerekçe gösterilmediğini, dolayısıyla bu markalara ilişkin açıklamaların yersiz olduğunu, dava konusu YİDK kararının yerinde olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, hem başvuru markası kapsamında kalan sınıflar açısından aynı/aynı tür mal/hizmetler tespit edildiğinden hem de anlamsal, fonetik ve görsel olarak bir bütün halinde yapılan değerlendirilme sonucunda taraf markalarının birbirinin aynı veya devamı olduğu intibaını uyandırdığından, davacı başvurusu ile davalı markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında karıştırılma tehlikesinin mevcut olduğu, davacı başvurusu ile davacı yanın müktesep hakka dayanak aldığı 01 ile 45. sınıflardaki tüm mal ve hizmetlerde tescilli …. sayılı “…”, …. sayılı “…” ibareli markaları incelendiğinde, davacının yeni markasında, redde mesnet markalara yaklaştığı, eski markaların bir kısmına karşı hükümsüzlük davası açılacak sürenin dolmuş olması ve bu markanın çekişmesiz şekilde kullanılması şartları sağlanamadığından, davacının, dava konusu marka bakımından, önceki tarihli markasından kaynaklı müktesep hakkı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, yerel mahkemenin 25.06.2019 tarih ve … esas, … karar sayılı kararının ”gerekçe” bölümünün bilirkişi raporundan alındığını, adil yargılanma hakkının zedelendiğini, alınan bilirkişi raporunun, deliller incelenmeden düzenlenmiş hatalı ve eksik inceleme mahsulü olduğunu, davaya konu YİDK kararında müvekkili şirket adına yapılan ”…” ibareli marka başvurusunun reddine mesnet gösterilen davalı şirkete ait 23.02.2012 tarih ve…. nolu ”…” ibareli ve 06.10.2011 tarih ve … nolu “… direct” ibareli markalarına ilişkin hükümsüzlük davalarının ve davalı yanın müvekkili şirket adına yapılan ”…” ibareli marka başvurusuna dosyaladığı itirazda dayanak gösterdiği 26.09.2011 tarih ve…. nolu “…” ibareli markasına karşı ikame edilen hükümsüzlük davasının huzurdaki davada “bekletici mesele” yapılması gerektiğini, davalı şirketin redde mesnet gösterdiği markaların dayanağı olan markaların hükümsüz kılındığını, davaya konu markalar arasında herhangi bir ayniyet/benzerlik bulunmadığını, müvekkilinin kazanılmış hakkının bulunduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK marka kararı İptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının başvurusuna konu ibare ile davalının itirazına mesnet markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas bulunduğu, davacı yanın müktesep hakka dayanak olarak gösterdiği markalarının müktesep hak şartlarını sağlanamadığı, YİDK kararının başvuru tarihindeki koşullara uygun olarak verildiği anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 26/03/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/04/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip