Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1154 E. 2021/348 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/1152
KARAR NO : 2021/347
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/05/2019
NUMARASI : .

DAVANIN KONUSU :YİDK Kararı İptali, Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/05/2019 tarih ve ….E. -.K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :Davacı vekili; müvekkilinin….” asıl unsurlu tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının “….” ibareli marka başvurusuna yaptıkları itirazın nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, oysa müvekkilinin markaları ile dava konusu markanın görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer olduğunu, tescil edilmek istenen emtialarının benzer ve ilişkili bulunduğunu, markaların karıştırılma ve seri marka olarak kabul edilme ihtimallerinin oldukça yüksek olduğunu, … ibaresinin herhangi bir anlamı olmayıp … ibaresinden türetildiğini, uzun yıllar emek verilmiş müvekkili markası ve itibarının zarar göreceğini, dava konusu markanın aynı zamanda müvekkilinin ticaret unvanı olduğunu, davalı firmanın kötü niyetli bulunduğun ve markanın tescili halinde haksız rekabetin meydana geleceğini, davalı yanın … ibaresinin bilinirliğinden yararlanmak için davalı ile aynı adreste yer alan kardeş şirketi…. A.Ş’nin müvekkilinin … markasının sonuna harf getirerek ve bazı harfleri değiştirerek benzer markalar ile marka başvurusu yaptığını ileri sürerek … YİDK’nın……sayılı kararının iptaline, dava konusu markanın sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili; Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalı vekili, “…” ve “…” ibareli markaların anlamsal ve kavramsal benzer olmadığını, markaların tüketici nezdinde karıştırılmayacağını, … ibaresinin bir bitki türü olduğunu, … ibaresinin bir anlamı olmadığını, diğer mesnet markalar ile müvekkil markası arasında benzerlik bulunmadığını, davalı … davacı markalarının mal/hizmet yönünden tamamının aynı olmadığını, davacının itirazda bulunduğu mesnet markalarının 5 yıldır kullanılıyor olduğunu ispatlaması gerektiğini, davacının itirazına konu ettiği mesnet markaların tescilli olduğu tüm sınıflarda kullanımını kanıtlaması gerektiğini, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; davalı markası kapsamında kalan sınıflar açısından aynı hizmetler tespit edilse de, taraf markalarının, bir bütün halinde yapılan değerlendirme sonucunda hem görsel olarak hem de telaffuz edildiğinde birbirinin aynı veya devamı olduğu intibaını uyandırmadığından davalı başvurusu ile davacı markası arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 bendi anlamında karıştırılma tehlikesi bulunmadığı, dosya içeriği itibari ile 6769 sayılı SMK’nın 6/5 maddesinde yer alan koşullar oluşmadığı gibi taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında karıştırılma tehlikesi bulunmadığından tanınmışlığın bu duruma bir etkisinin olmayacağı, dava konusu başvurunun kötüniyetli bulunmadığı, dava konusu YİDK kararının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili; mahkemece, dava konusu başvuru kapsamında yer alan mal ve hizmetlerin müvekkilinin itirazına mesnet marka kapsamları ile aynı/aynı tür/ benzer ve ilişkili olduğunun tespit edildiğini, dava konusu başvuru ile müvekkilinin itirazına mesnet markalarının aynı/ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, iltibas tehlikesinin bulunduğunu, dava konusu markanın müvekkili marklarının serisi olarak algılanacağını, müvekkili markası tanınmış olduğundan 6769 Sayılı SMK’nın 6/5 koşullarının oluştuğunu, “…” ibaresinin aynı zamanda müvekkilinin ticaret ünvanında da yer aldığını, davalı şirketin kötü niyetli olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü
istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, dava konusu ….ayılı ve “…” ibareli marka kapsamında yer alan mal ve hizmet sınıfı ile davacının itirazına mesnet “…” asıl unsurlu marka kapsamlarında bulunan emtia sınıfı aynı/aynı veya benzer olduğu tespit edilmişse de marka işaretleri, ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle benzer olmadığından markalar arasında 6769 Sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunmadığı, markalar arasında benzerlik bulunmadığından davacının markasının tanınmış olup olmamasının sonuca etkili olmadığı, dava konusu marka başvurusunun kötü niyetli olduğunun da ispatlanamadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 11/03/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/04/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip