Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1135 E. 2021/342 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/1135
KARAR NO : 2021/342
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/06/2019
NUMARASI : …………

.
.

.

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25/06/2019 tarih ve ……/……. E. – ……./… K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin “…” ibaresinin marka olarak tescili için davalı Kuruma başvurduğunu, ……… sayılı başvurunun, Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından ……./……, ……./…….., ……./…., ……./…… sayılı ve “… …………………………”, “…+………”, “…….”, “…” ibareli markalara benzer olduğundan bahisle 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç maddesi uyarınca kısmen reddedildiğini, kısmi ret kararına itirazda bulunduklarını ve itirazlarının YİDK tarafından reddine karar verildiğini, oysa müvekkilinin ……..sayılı … markasının sahibi olduğunu, anılan marka kapsamındaki “kablo bağları” emtiasının zamanındaki sınıf listesine göre 09. sınıf kapsamında kaldığını, müvekkilinin 09. sınıf açısından eski tarihli markasını uzun zamandan beri çekişmesiz biçimde kullandığını, redde mesnet olan sadece ……………. sayılı … markasının “…………” emtiasında tescilli olduğunu, bu marka aleyhine de hükümsüzlük davası açıldığını, SMK’nın 155 maddesine göre haksız olarak tescil edilmiş markaların, gerçek hak sahiplerine karşı ileri sürülemeyeceğini, redde mesnet olan diğer üç markanın kapsamında ise ………… emtiasının yer almadığını, dolayısıyla başvurunun reddine ilişkin kararın yerinde bulunmadığını ileri sürerek, YİDK’in ………….sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvuru ile redde mesnet markalar arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç’nin koşullarının redde konu emtia açısından bulunduğu, müktesep hak iddiasının dosya içeriğinde davacı tarafından sunulan klasör içeriğindeki delillerle ispatlandığı ancak bu iddiaya temel teşkil eden söz konusu delillerin Türk Patent’teki inceleme sırasında sunulmamış olması karşısında müktesep hakkın olmadığı konusundaki YİDK karar tarihindeki değerlendirmenin isabetli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, mahkeme kararının gerekçesiz olduğunu, işbu davada YİDK kararının iptali talebi yanında müvekkili markasının tescilini de talep ettiklerini, ancak mahkemece gerçek hak sahibi oldukları kabul edilmesine rağmen yalnızca YİDK kararının iptali talebi yönünden değerlendirme yapıldığını ve markanın tescili taleplerinin dikkate alınmadığını, müktesep hakka dayanak markalarının kapsamındaki malların, dava konusu başvuru kapsamında yer alan “…………” emtiası ile aynı/benzer/ilişkili olup olmadığı hususunda gerekçeli bir açıklamanın, hükme esas alınan bilirkişi raporunda yer almadığını, ayrıca redde mesnet alınan marka hakkında açtıkları hükümsüzlük davasının bekletici mesele yapılması yönündeki taleplerinin de değerlendirilmediğini, müvekkilinin “…” markasıyla “………ı” emtiası üzerinde kazanılmış hakkının bulunduğunu, gerçek ve öncelikli hak sahibi olan müvekkilinin yapmış olduğu tescil başvurusunun açıklayıcı tescil olup, bu tescil başvurusunun tescilinin gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, 6769 sayılı SMK’nın 5/1-ç maddesi hükmünün uygulanabilmesi için markalar arasındaki benzerliğin iltibasa yol açacağının ayrıca inceleme yapılmasını gereksiz kılacak derecede güçlü ve açık olmasının gerektiği, dava konusu “…” ibareli başvuru ile redde mesnet ………/……, ……/………., ………/…. sayılı “…” ibareli markalar arasında bu anlamda bir benzerliğin bulunduğu, dolayısıyla marka başvurusunun kısmen reddine ilişkin YİDK kararının yerinde olduğu, iptali istenen YİDK karar tarihi itibariyle redde mesnet markanın hükümsüzlüğüne ilişkin bir mahkeme kararı davalı Kuruma sunulmadığından, hükümsüzlük davasının sonucunun beklenmemesinde de isabetsizlik olmadığı, davacının ibare üzerinde gerçek hak sahibi olmasının da mutlak tescil engelini bertaraf etmeyeceği, ilk derece mahkemesince de kabul edildiği üzere davacının önceki tescilli markasından kaynaklı olarak başvuru üzerinde müktesep hakkının da bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 11/03/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/04/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip