Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1076 E. 2021/297 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO :…
KARAR NO : ….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/04/2019
NUMARASI : …

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 04/04/2019 tarih ve …. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı ile davalı … tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili adına tescilli…. asıl unsurlu markaların olduğunu, davalı gerçek kişinin ise …. ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, müvekkilince bu başvuruya yapılan itirazın önce Markalar Dairesi Başkanlığı, sonrasında ise YİDK tarafından reddedildiğini, zira dava konusu başvuru ile müvekkili markaları arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunduğunu, ayrıca başvurunun kötü niyetli olarak yapıldığını, müvekkilinin ….markasını ilk kez kullanarak markaya ayırt edici nitelik kazandırdığını ve marka üzerindeki öncelik hakkının müvekkiline ait olduğunu, davalının müvekkili markalarının tanınmışlığından yararlanmayı amaçladığını ileri sürerek, …. kararının iptaline ve tescil edilmiş ise dava konusu markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markanın kapsamlarındaki hizmetler farklı olduğundan markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı …, davaya cevap vermemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davalıya ait …. ibareli marka başvurusu ile davacıya ait “…. esas unsurlu markanın benzer olduğu, markalar arasında, dava konusu markanın başvurulduğu 37. sınıfta bulunan ‘Kara araçları servis istasyonu hizmetleri (bakım, tamir ve akaryakıt dolumu). Deniz araçlarının bakımı ve tamiri hizmetleri; gemi inşaatı hizmetleri. Hava taşıtlarının bakım ve tamiri hizmetleri’ emtiası yönünden benzerlik bulunduğu, markalar arasında, ‘Kara araçları servis istasyonu hizmetleri (bakım, tamir ve akaryakıt dolumu). Deniz araçlarının bakımı ve tamiri hizmetleri; gemi inşaatı hizmetleri. Hava taşıtlarının bakım ve tamiri hizmetleri’ emtiası yönünden iltibas ihtimalinin olduğu, davacı markasının tanınmış olduğuna dair yeterli bilgi ve belge sunulmadığından, dava konusu markanın davacı markalarının tanınmışlığından haksız yarar sağlayacağı iddiasının ispat edilemediği, dava konusu başvurunun kötü niyetle yapıldığı iddiasının ispat edilemediği, iştigal alanlarının farklı olması nedeniyle, davacının ticari unvanına dayalı hakkı nedeniyle, dava konusu markanın tesciline bir engel olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, YİDK’in 03/08/2017 tarih … sayılı kararının dava konusu markanın başvuduğu 37. sınıfta bulunan “kara araçları servis istasyonu hizmetleri, (bakım, tamir ve akaryakıt dolumu). Deniz araçlarının bakımı ve tamiri hizmetleri, gemi inşaatı hizmetleri. Hava taşıtlarının bakım ve tamiri hizmetleri” hizmetleri bakımından iptaline, davaya konu marka tescil edilmediğinden hükümsüzlük ve terkin konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, davalı başvuran Şirketin kötü niyetinin dosya kapsamı ile sabit olup bu nedenle davanın tamamen kabulüne karar verilmesinin gerektiğini, zira marka ticareti yapmak amacıyla dava konusu başvuruyu yaptığını, mahkemece de bu yöndeki delillerinin incelenmediğini ve bilirkişi raporuna itirazlarının giderilmediğini, müvekkilinin markasının tanınmış marka olduğu ve müvekkilinin marka üzerinde üstün hak sahibi bulunduğunu, kaldı ki kötü niyetli başvuru için markanın tanınmış olmasına dahi gerek olmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın tamamen kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili, dava konusu başvuru kapsamında bırakılan hizmetlerle davacı markasının kapsamındaki hizmetler arasında benzerlik bulunmadığını, bu nedenle bu hizmetler yönünden 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi koşullarının oluşmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, “….” ibareli başvuru ile davacının itirazına mesnet …. ibareli marka arasında, başvuru kapsamında yer alan 37. sınıftaki “kara araçları servis istasyonu hizmetleri, (bakım, tamir ve akaryakıt dolumu). Deniz araçlarının bakımı ve tamiri hizmetleri, gemi inşaatı hizmetleri. Hava taşıtlarının bakım ve tamiri hizmetleri” yönünden 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunduğu, bunun dışında kalan hizmetler yönünden ise iltibas tehlikesinin bulunmadığı, davacı markasının tanınmış olduğunun dosya kapsamındaki delillerle ispat edilemediği, öte yandan başvurunun kötü niyetli olarak yapıldığının da kanıtlanamadığı anlaşılmakla, davacı … davalı … vekillerinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı ….. vekili ile davalı … vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı …. ile davalı …’ndan ayrı ayrı alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, taraflarca istinaf başvurusunda ayrı ayrı yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL’nin davacı … davalıdan ayrı ayrı tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı ile davalı … tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdelerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 05/03/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/03/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip