Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2019/1069 E. 2021/294 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

…. …BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ…. HUKUK DAİRESİ

………….
………NKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
……HUKUK DAİRESİ

ESAS NO……….
T Ü R K…L L E T İ…I N A
……………………………………………R A R

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : …2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/03/2019
NUMARASI : ….
….

DAVANIN KONUSU : Fikir ve Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara
…vüz Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat

Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/03/2019 tarih ve …. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalı Üniversiteye bağlı birimlerden Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi ile dava dışı şirket arasında “Laboratuar Zemin Etüdü ve Projelendirilmesi Hizmeti” başlıklı hizmet alım sözleşmesinin 12.11.2010 tarihinde imzalandığını, davalı Üniversitenin 50. Yıl kampüsünde yer alan Süper iletken Teknolojileri Uygulama ve Araştırma Merkezine ait mimari projenin müvekkili tarafından meydana getirildiğini, bu projenin ilim ve edebiyat eseri olduğunu, projeye göre inşa edilen yapının ise güzel sanat eseri niteliği taşıdığını, işin şartnameye uygun olarak tamamlanarak teslim edildiğini, daha sonra söz konusu eserde davalı tarafından yapılan önemli değişikliklerle müvekkilinin mali haklarından olan işleme ve çoğaltma haklarının ihlal edildiğini, tadilat ve değişiklikler için mimardan herhangi bir izin alınmadığını ileri sürerek, şimdilik 500 TL maddi tazminatın ve 150.000TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacının eserde değişiklik yapıldığını iddia etmesine rağmen bu değişikliklerin neler olduğunu ya da esere nasıl zarar verildiğini açıklamadığını, davacının bu iddialarını açıklaması ve delillendirmesi gerektiğini, müvekkili ile… dışı şirket arasında ….binası yapım işine ilişkin sözleşme imzalandığını, bu sözleşmenin doğrudan temin yoluyla temin edilen hizmet alım işi olduğunu, imzalanan sözleşmede fikri ve sınai mülkiyete ilişkin hususların da düzenlendiğini, bu düzenlemeye göre bu konudaki tüm sorumluluğun yükleniciye ait olduğunu, davalı idarenin sözleşmeye aykırı bir davranışının söz konusu olmadığını, bahsi geçen yapıda eserin mahiyetini bozacak ya da eser sahibinin itibarını zedeleyecek bir değişiklik ya da tadilatta bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

…DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, dava konusu …. yapımına ilişkin mimari projenin 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında, “ilim ve edebiyat eseri” niteliğinde olduğu, ….’nin yapımına ilişkin mimari projenin eser sahibinin davacı bulunduğu, davacı tarafın eser üzerinde …. doğan manevi ve mali hakları tasarruf yetkisinin olduğu, davacıya ait mimari projenin hayata geçmesiyle ortaya çıkan “…” isimli yapının estetik vasfa sahip olmadığı, bu nedenle yapının mimari eser olmadığı, mimari eser niteliğinde olmayan yapılar üzerinde yapı malikinin dilediği her türlü değişikliği yapma serbestisine sahip olduğu, proje müellifi mimarın, projenin uygulanması ile hayata geçen yapıda değil ama sadece mimari projede hak sahipliği bulunduğu, Süper İletken binası ilave kat yapılması işine ilişkin projenin, davacıya ait ana proje temel alınarak üzerinde değişiklikler ve ilaveler yapılarak hazırlandığı, ilave kat projesi ile yapılan değişikliklerin teknik ve yönetimsel ihtiyaçlardan kaynaklanan zorunlu değişiklikler olduğu, davalının eserin bütünlüğünü bozmayan, estetik görünümünü değiştirmeyen, esasen yapının kullanım amacı karşısında bir anlamda zorunlu olan bu değişiklikler için eser sahibinin ayrıca iznine ihtiyaç bulunmadığı, dolayısıyla davacının tazminat taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, dosyanın yeni bir bilirkişi heyetine tevdi edilmemesinin adil yargılanma hakkının ihlali anlamına geldiğini, yerinde inceleme yapılmadığını, oysa söz konusu yapının estetik niteliğe sahip olup olmadığının ve yapılan değişikliklerin zorunlu bulunup bulunmadığının tespiti için yerinde inceleme yapılmasının gerektiğini, mimarlık eserinin FSEK’in 4. maddesi anlamında güzel sanat eseri olduğunu, müvekkiline ait mimari projenin de davalı tarafından değiştirildiğini, müvekkilinin işleme ve çoğaltma haklarının ihlal edildiğini, yapılan değişikliklerin yönetimsel zorunluluklardan kaynaklanmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli incelemeyi içermediğini, vekalet ücretinin hatalı olarak hesaplandığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE :1-Dava, fikir ve sanat eseri sahipliğinden kaynaklanan haklara tecavüz nedeniyle maddi ve manevi tazminat…mine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının mimari projesine göre inşa edilen yapının güzel sanat eseri olmadığının içinde mimar bilirkişi de bulunan bilirkişi heyetince hazırlanan bilirkişi raporunda açıklandığı ve işbu raporun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, dava…su mimari projenin ise ilim ve edebiyat eseri niteliğinde bulunduğu ve davacının eser sahibi olduğu, davacının maliki olduğu mimari proje üzerinde bir değişiklik yapılmadığı, bu projenin uygulanması ile inşa edilen yapıda yapılan değişikliklerin teknik ve yönetimsel ihtiyaçlardan kaynaklanan zorunlu değişiklikler olduğu, davacının eser sahipliğinden kaynaklanan haklarının mali ve manevi haklarının ihlal edilmediği anlaşılmakla, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair istinaf itirazlarının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
2-Ancak, ilk derece mahkemesi karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 10/3. maddesi uyarınca manevi tazminat davasının tamamının reddi durumunda maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, mahkemece bu hükme aykırı olarak nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, davacı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf itirazı yerinde görülerek, HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiş, Dairemizce ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulması gerekmişse de, yerel mahkeme kararının esasına ilişkin bir değişiklik yapılmayıp, sadece vekalet ücretine ilişkin kısım için yeniden hüküm kurulduğundan, ilk derece mahkemesinin kararının verildiği tarihte geçerli bulunan harç ve vekalet ücreti tutarları dikkate alınmıştır.

HÜKÜM :1-Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kabulü ile, Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 20/03/2019 gün ve….. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davanın REDDİNE,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve harcının peşin olarak alınan 2.570,17-TL harçtan mahsubuyla bakiye 2.525,77 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından ilk derece ve istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına,
6-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden,
istinaf eden davacı aleyhine…m kurulamayacağından, ilk derece mahkemesi karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince, reddedilen maddi…inat için hesap olunan takdiren 500,00.-TL nispi, (vekalet ücreti dava değerini geçemeyeceğinden) reddedilen manevi tazminat için hesap olunan takdiren 3.931,00-TL maktu olmak üzere iki ayrı ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davalı tarafça ilk derece ve istinaf aşamasında yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
9-Davacıdan peşin olarak alınan 44,40 TL maktu istinaf karar ve ilam harcının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
10-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 05/03/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/03/2021

Başkan

Üye

Üye

Katip