Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi 2021/812 E. 2022/2478 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/812
KARAR NO : 2022/2478

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ (HAKEM MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TARİHİ : 09/03/2021
NUMARASI : 2020/15 Hakem 2021/3 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Ecrimisil

Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/03/2021 tarihli, 2020/15 Hakem, 2021/3 Karar sayılı kararına karşı istinaf başvurusunda bulunulmuş olmakla dosya incelendi.

KARAR

Davacı, … parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, taşınmaza ait tapu kaydında taşınmazın niteliğinin arsa olarak göründüğünü ve üzerinde davalıya ait ilkokul bulunduğunu, davalının bu taşınmaz dışında davacıya ait 12 parseli de ilkokul, ortaokul, lise ve eğitim merkezi gibi kendi kullanımına ilişkin yerler yapmak ve tahsis etmek suretiyle işgal ettiğini, kamulaştırmanın yapılmaması suretiyle fiilen de el atıldığını, İdarenin fiilen tasarruf hak ve yetkisini, mülkiyet hakkını kısıtladığını belirterek fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla kamulaştırmasız el atma karşılığı şimdilik 9.000,00 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, dava tarihinden geriye doğru 5 yıl için ecrimisil bedeli olarak şimdilik 1.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, Hazine’ye ait taşınmazlar ile Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin kamu İdarelerince ya da özel hukuk gerçek veya tüzel kişilerince işgali üzerine ecrimisil alınacağı, anılan taşınmazların dışında kalan bir kamu idaresine ait taşınmazın başka bir kamu idaresince kullanılması halinde ise taşınmazın maliki olan kamu idaresince kendi bünyesinde oluşturulacak ihale komisyonunca belirlenen tutardaki tazminatın taşınmazı kullanan kamu İdaresinden alınacağının düzenlendiğini, dava konusu taşınmazın imar planında okul alanı olarak ayrıldığını, üzerinde okul bulunduğunu, imar planına uygun kullanıldığından davacı idarenin tazminat ve ecrimisil talep etmesinin hukuka uygun olmadığını, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu, ecrimisil talebinin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın öncelikle usulden, olmaz ise esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacının ecrimisil talebinin, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat talepli davadan tefrikine karar verilerek bu talep yönünden hakem sıfatıyla eldeki yargılama yapılmıştır.
Mahkemece, davacının … parselin paydaşı olduğu, söz konusu taşınmazı davalının, okul binası ve bahçe yapmak sureti ile kullandığı, bu durumun davacının mülkiyet hakkına aykırılık teşkil ettiği, haksız kullanımdan dolayı davalının davacıya ecrimisil bedeli ödemesi gerektiği, bilirkişi kurulundan ek rapor alındığı ve raporda, dava tarihinden geriye dönük 5 yıllık ecrimisil bedelinin 35.712,00 TL olduğunun belirtildiği gerekçeleri ile bu bedelin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Davacı, yerel Mahkemenin kısmen kabul kararının yasa ve usule aykırı olduğunu, görevsizlik verilen Eskişehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/202 Esas sayılı dosyasında vermiş oldukları ıslah dilekçelerinin usul ve yasaya uygun olduğunu ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda ve ayrıca iş bu dava dosyasında alınan rapor ile arasındaki çelişki dikkate alındığında davanın kısmen kabul kararının usul ve yasaya uygun olmadığını, alınan bilirkişi raporunda tespit edilen ecrimisil bedelinin belirlenmesi açısından bilirkişiler tarafından yeterli inceleme ve emsal araştırması yapılmadığını yerel Mahkemece itirazlarının değerlendirilmediğini ve tek bir bilirkişi incelemesi ile karar verildiğini ileri sürerek istinaf incelemesi talebinde bulunulmuştur.
Davalı, yerel Mahkemece haksız ve hukuka aykırı karar verildiğini, hükmedilen ecrimisil bedeli fahiş olup kabulünün mümkün olmadığını ayrıca yargılama sırasında alınan bilirkişi raporuna itirazlarının da dikkate alınmadığını, tapu kayıtlarına göre davacı belediyenin taşınmazı edinme tarihinin 26/12/2014 olduğunu, bu durumda 16/05/2014 – 26/12/2014 tarihleri arasındaki dönem için ecrimisil ödenmesinin haksız ve yersiz olduğunu ileri sürerek istinaf incelemesi talebinde bulunmuştur.
Dava, mülkiyet hakkından kaynaklanan ecrimisil isteğine ilişkindir.
Belirtmek gerekir ki gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötü niyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararında, fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle en azı, kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK’nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı) ecrimisil haksız işgal tazminatı olup en azı kira geliri en fazlası yoksun kalınan kârdır.
25.05.1938 tarih ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Yargıtay’ın aynı yoldaki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları beş yıllık zaman aşımına tabi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında, davacının dava konusu taşınmazda 1523/2400 payla paydaş olduğu, davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı, davalı tarafından ileri sürülen olguların taşınmazı kullanma hakkı doğurmadığı, keşfen çekişmeye konu edilen taşınmazın tamamının davalı tarafça okul olarak kullanıldığının belirlendiği, uzman bilirkişi marifetiyle denetime elverişli, açıklayıcı ve bilimsel verilere uygun olarak taşınmazın tamamı yönünden ecrimisil hesabının yapıldığı, Eskişehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/202 Esas sayılı dosyasında görevsizlik kararı verilmesinden önce alınan 11.12.2019 tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen ecrimisil bedeli ile eldeki davada alınan bilirkişi raporunda tespit edilen ecrimisil bedeli arasında bir çelişki bulunmadığı, davacının 25.02.2020 havale tarihli dilekçesi ile ecrimisil talebini 35.803,50 TL olarak ıslah ettiği anlaşılmaktadır.
O halde Mahkemece davacının ecrimisil talebinin haklı olduğunun tespit edilmesinde bir isabetsizlik bulunmasa da davacının talep edebileceği ecrimisil miktarı, taşınmazda sahip olduğu payla sınırlı olduğundan, taşınmazın tamamına ilişkin olarak hesaplanan ecrimisil bedelinin davalıdan tahsili ile davacıyla verilmesine karar verilmesi doğru olmamış, Dairemizce davacının payına isabet eden ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesi suretiyle karar düzeltilerek yeniden hüküm kurulması gerekmiştir.
Hâl böyle olunca, davacının istinaf talebinin esastan reddine, davalının istinaf talebinin kabulüne, ilk derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyada yeterince belge ve bilgi bulunduğundan HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
A-1-Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/03/2021 tarihli, 2020/15 Hakem, 2021/3 Karar sayılı kararına karşı davacının yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE ,
2-Davacı tarafından yapılan istinaf kanun yolu giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
B-1-Davalının istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerden ötürü KABULÜNE,
2-Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/03/2021 tarihli, 2020/15 Hakem, 2021/3 Karar sayılı kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 353/1-b-2. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
3-
a-) Davanın KISMEN KABULÜ ile,
22.662,24 TL ecrimisil bedelinin dava tarihi olan 16/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-) Davalı Kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacının yatırdığı 54,40 TL başvuru harcı ile 611,42 TL ıslah harcından oluşan toplam 665,82 TL’nin talep halinde davacıya iadesine,

c-) Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, kabul edilen miktar üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
d-) Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen miktar üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
e-) Davacı tarafından yapılan 103,50 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranı dikkate alınarak 65,01 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-6100 sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının davacıya iadesine,
5-6100 sayılı HMK’nin 359/3. maddesi uyarınca Dairemizin kararının tebliği ve harç tahsil işlemlerinin ilk derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 3533 sayılı Kanun’un 694 sayılı KHK’nin 17. maddesi ile değişik 6. maddesi uyarınca kesin olmak üzere olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 22/12/2022

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/12/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip