Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 15. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/193
KARAR NO : 2023/638
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/10/2022
NUMARASI : 2022/166 Esas – 2022/598 Karar
DAVACILAR : 1-… – …
: 2-… – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – -…
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
Asliye Ticaret Mahkemesince yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasında verilen karara yönelik, davalı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dosyadaki tüm kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça müvekkilleri aleyhine Ankara 24 İcra Müdürlüğünün 2022/4541 sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığını, alacaklısının davalı, borçlularının davacı müvekkillerin takibe konu senet 20/01/2020 tanzim ve 15/09/2021 vade tarihli, 20.000,00-TL bedelli malen ibareli olduğunu, müvekkillerinin davalıya herhangi bir borçlarının bulunmadığını, mülkiyeti davalıya ait olan … adresinde bulunan bağımsız bölümler, davalı … tarafından restoran işletilmek üzere 20/01/2020 tarihinde kiralandığını, müvekkilinin bu sözleşmede kefil olduğunu, teminat senedinin kambiyo senedine özgü haciz yoluna konu edilmesi yasa ve usule aykırı olduğunu, takibin iptalini talep ettiklerini, kira bedellerinin ödenmediği nedeni ile Ankara Batı İcra Müdürlüğünün 2021/31879 ve 2021/38696 sayılı dosyaları üzerinden ilamsız takibe geçildiğini belirterek Ankara 24 İcra Dairesinin 2022/4541 sayılı dosyasına ilişkin müvekkillerinin borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptali, alacağın likit ve davalının kötü niyeti sabit olduğundan alacağın %20 si tutarında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptali istemine ilişkin davasının reddine karar verilmesi gerektiğini, kira ilişkisinin teminat olarak verildiği esasen borçlu olunmadığı, senette bahsi geçen malın teslim edilmediği iddialarının hiç birini kabul etmediklerini, senet altındaki imzaların inkar edilmediğini, senedin teminat senedi olduğuna dair ibarenin bulunmadığını belirterek davanın reddine, bono bedelinin %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, mahkemenin görevsizliği nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafından senedin bir kira ilişkisinin teminatı olarak verildiğini, esasen borçlu olunmadığı, senette bahsi geçen malın teslim edilmediği iddia edilmiş ise de iddiaların hiç birin kabul etmediklerini, davacı borçluların haklı alacağın tahsilinden kurtulmak için yapıldığını, davacılar tarafından senet altındaki imzaları inkar edilmediği gibi senedin hiçbir yerinde teminat senedi olduğuna dair bir ibare olmadığını, kira sözleşmesinde de davaya konu senedin varlığına dair bir ibare bulunmadığını, veriliş sebebini içermeyen ve bedelinin ödendiğine dair yazılı belge ibraz edilmeyen bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespiti davasının görev yerinin Ticaret Mahkemeleri olduğunu belirterek istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur.
HMK’nun 4/1-a maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan tüm uyuşmazlıkları konu alan davalara bakma göre sulh hukuk mahkemelerine aittir.
Davalı tarafça takipte dayanılan kambiyo senedinin davalı ile dava dışı kiracı arasındaki kira sözleşmesinin kefili sıfatıyla verildiğinin savunulması karşısında ,uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığının kabulü ile mahkemece görevsizlik kararı verilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığından davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Dosya kapsamına, toplanan delillere, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/10/2022 tarih 2022/166 Esas – 2022/598 Kararsayılı kararında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirme bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
Harçlar Kanunu gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 179,90TL esastan ret harcından peşin alınan 80,70TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20TL harcın istinaf kanun yoluna başvuran davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
HMK 27. maddesi gereğince tarafların hukuki dinlenilme hakkı nedeniyle ve 04/08/2017 tarihinde yürürlüğe giren 7035 sayılı Yasanın 27. maddesi ile HMK 302. maddesine eklenen 5.fıkrası uyarınca hükmün ilk derece mahkemesince taraflara tebliğ edilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 02/03/2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 24/03/2023
…
Başkan
…
Üye
…
Üye
…
Katip
C.B./Y.İ.M.