Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2022/621 E. 2022/428 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 15. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/11/2021
NUMARASI …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

Asliye Ticaret Mahkemesince yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasında verilen karara yönelik, davalı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı vekili; davacı kurum … ile davalı ….. arasında 01.01.2020 tarihinde kira sözleşmesi imzalandığını, söz konusu reklam yerlerinin davalı tarafından davacı kurumdan kiralandığını, Konya Havalimanı’nda yer aldığını, ….. adına tahakkuk ettirilen kira sözleşmesinden kaynaklı fatura alacaklarının ödenmesi için borçluya bir çok ihtar gönderilmiş ise de bahse konu kiracı şirketin borcu ödemediğini, bu sebeple hakkında icra takibi başlatıldığını, davalı kiracı şirket her ne kadar itiraz dilekçesinde borca itiraz etmiş ise de, söz konusu icra takibinde yer alan takibe dayanak teşkil eden faturalardan anlaşılacağı üzere itirazlarının dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkili alacaklının alacağının temini bakımından; borçlu tarafa kestiği faturaların dosyaya sunulmasına rağmen borçlu tarafın icra takibine itiraz etmesi ve taraflar arasındaki alacak borç ilişkisini inkar etmesinin kötü niyetinin göstergesi olduğunu, tüm bu sebeplerle, davalı tarafın sorumluluktan kaçma amacıyla yapmış olduğu söz konusu itirazlarının haksız, hukuki dayanaktan yoksun ve tamamen takibi durdurmaya yönelik olduğunu, tüm bu sebeplerle, davalı kiracı hakkında İİK ve sair hükümler gereğince kira borcunu ödememiş olması sebebiyle itirazın kaldırılmasını, takibin devamına kira bedelinin ödenmesi ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; taraflar arasında kira ilişkisi bulunduğundan, görevsizlik nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili; yerel mahkeme kararının gerekçe kısmında belirtilen 6100 sayılı HMK’nın Sulh Hukuk Mahkemelerinin Görevi Başlıklı 4.maddesinde; “(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın, kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları, taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları, bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları, görürler” hükmüne yer verildiğini, ancak işbu davaya konu olan sözleşmenin kira sözleşmesi değil hizmet sözleşmesi olduğunu, dolayısıyla Sulh Hukuk Mahkemelerinin değil Asliye Mahkemelerinin görevli olduğunu, yerel Mahkeme kararının kaldırılması hususunda istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Davaya dayanak yapılan 01.01.2020 başlangıç tarihli kira sözleşmesi hususunda taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesi kiraya veren … (DHMİ) ile kiracı ….. arasında imzalanmıştır. Davacı kiraya veren kurum vekili kiralanan taşınmaza ait ödenmeyen 83.228,96 TL alacağın tahsili için icra takibi yapmıştır. Davalı şirket tarafından takibe süresinde itiraz edilmesi üzerine Asliye Ticaret Mahkemesinde itirazın iptali davası açılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Kira sözleşmelerinden kaynaklanan her türlü uyuşmazlıklarda 6100 Sayılı …nun 4/1-a maddesine göre Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir. Görev dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında resen gözönüne alınması gerekir. Bu durumda görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi olup, mahkemece görevsizlik kararı verilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığından yerel mahkemece yazılı şekilde verilen karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan, bu nedenle davalı vekilinin istinaf kanun yolu bavşuru isteminin esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Dosya kapsamına, toplanan delillere, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 02/11/2021 tarih 2021/672 Esas- 2021/648 Karar sayılı hükmünde mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirme bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvuru isteminin 6100 Sayılı …nun 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
Harçlar Kanunu gereği karar tarihi itibarı ile alınması gereken 80,70 TL esastan red harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
HMK 27. maddesi gereğince tarafların hukuki dinlenilme hakkı nedeniyle ve 04/08/2017 tarihinde yürürlüğe giren 7035 sayılı Yasanın 27. maddesi ile HMK 302. maddesine eklenen 5. fıkrası uyarınca hükmün ilk derece mahkemesince taraflara tebliğ edilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda 01/03/2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 16/03/2022

….