Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 15. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15. HUKUK DAİRESİ
….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
…
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/03/2019
NUMARASI :….
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali, İstirdat
Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve istirdat davalarında verilen karara karşı davacı-birleşen davalı ile davalı – birleşen davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili asıl dava dilekçesinde; taraflar arasında 01/05/2002 tarihli kira sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin süresi sonunda sona erdirilmeyerek 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun hükümlerine göre uzayarak günümüze kadar geldiğini, davalının bir kısım kira genel gider ve katkı bedellerini taleplerine rağmen ödememesi üzerine alacaklarının tahsili amacıyla Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2009/219 sayılı dosyasında davalı aleyhine başlattıkları icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile % 40 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili asıl davaya cevap dilekçesinde; taraflar arasında akdedilen kira sözleşmesi uyarınca davalının ödemesi gereken kira bedelinin 405 USD olup davalının kira bedellerini düzenli olarak ödediğini, davalı tarafın davacıya olan güveninden dolayı davacının her ay gönderdiği faturaları ödediğini ancak bir süre sonra davacının davalıdan fazladan tahsilat yaptığını tespit ettiklerini, davacıdan fazla ödenen kısmın iadesini talep ettiklerini ancak davacının fatura düzenleyerek davalıya göndermeye devam ettiğini, taraflar arasındaki kira sözleşmesinde genel gider ve katkı payı bedeli olarak aylık metrekare başına 1,5 ila 2.9 USD olarak belirlendiğini ancak davacı tarafın kira bedelinde olduğu gibi genel gider ve katkı bedelini 9-10 USD olarak tahsil ettiğini, davacının taleplerinin kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddi ile kötüniyet tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/51 esas sayılı dava dosyasında dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 01/05/2002 ve 01/04/2003 tarihli kira sözleşmeleri imzalandığını, anılan sözleşmelerin 6570 sayılı Kanunun 11. Maddesi doğrultusunda yenilenerek davalının taşınmazı tahliye ettiği 02/12/2009 tarihine kadar devam ettiğini, davalının bu kira sözleşmelerinden kaynaklanan kira, genel gider ve katkı (elektrik) bedellerini ödemediğini alacaklarının tahsili için davalı aleyhine Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2009/13586 sayılı dosyasında başlattıkları icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile % 40 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/51 esas sayılı dava dosyasında cevap dilekçesinde; taraflar arasında akdedilen kira sözleşmeleri uyarınca davalının ödemesi gereken kira bedelinin 405+243=648 USD+KDV olup davalının kira bedellerini düzenli olarak ödediğini, davalı tarafın davacıya olan güveninden dolayı davacının her ay gönderdiği faturaları ödediğini ancak bir süre sonra davacının davalıdan fazladan tahsilat yaptığını tespit ettiklerini, davacıdan fazla ödenen kısmın iadesini talep ettiklerini ancak davacının fatura düzenleyerek davalıya göndermeye devam ettiğini, taraflar arasındaki kira sözleşmesinde genel gider ve katkı payı bedeli olarak aylık metrekare başına 1,5 ila 2.9 USD olarak belirlendiğini ancak davacı tarafın kira bedelinde olduğu gibi genel gider ve katkı bedelini 9-10 USD olarak tahsil ettiğini, davacının taleplerinin kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddi ile kötüniyet tazminatının tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili birleşen Ankara 10. Sulh Mahkemesi’nin 2011/2014 esas sayılı dava dosyasında dava dilekçesinde;taraflar arasında 01/05/2002 ve 01/04/2003 tarihli kira sözleşmeleri imzalandığını, anılan sözleşmelerin 6570 sayılı Kanunun 11. Maddesi doğrultusunda yenilenerek davalının taşınmazı tahliye ettiği 02/12/2009 tarihine kadar devam ettiğini, davalının bu kira sözleşmelerinden kaynaklanan kira, genel gider ve katkı (elektrik) bedellerini ödemediğini, 2009 yılı Ekim ve Kasım aylarına ait elektrik ve 2009 yılı Kasım ayı ortak giderlerine yönelik alacaklarının tahsili için davalı aleyhine Ankara 14. İcra Müdürlüğü’nün 2010/13336 sayılı dosyasında başlattıkları icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile % 40 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili birleşen Ankara 10. Sulh Mahkemesi’nin 2011/2014 esas sayılı dava dosyasında cevap dilekçesinde; taraflar arasındaki kira sözleşmesinde genel gider ve katkı payı bedeli olarak aylık metrekare başına 1,5 ila 2.9 USD olarak belirlendiğini ancak davacı tarafın genel gider ve katkı bedelini 9-10 USD olarak tahsil ettiğini, davacının taleplerinin kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddi ile kötüniyet tazminatının tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili birleşen Ankara 8. Sulh Mahkemesi’nin 2009/964 esas sayılı dava dosyasında dava dilekçesinde;taraflar arasında 01/05/2002 ve 01/04/2003 tarihli kira sözleşmeleri imzalandığını, anılan sözleşmelerin 6570 sayılı Kanunun 11. Maddesi doğrultusunda yenilenerek devam ettiğini, davalının bu kira sözleşmelerinden kaynaklanan genel gider ve katkı (elektrik) bedellerini ödemediğini, alacaklarının tahsili için davalı aleyhine Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2009/3765 sayılı dosyasında başlattıkları icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile % 40 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili birleşen Ankara 8. Sulh Mahkemesi’nin 2009/964 esas sayılı dava dosyasında cevap dilekçesinde; taraflar arasındaki kira sözleşmesinde genel gider ve katkı payı bedeli olarak aylık metrekare başına 1,5 ila 2.9 USD olarak belirlendiğini ancak davacı tarafın genel gider ve katkı bedelini 9-10 USD olarak tahsil ettiğini, davacının taleplerinin kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddi ile kötüniyet tazminatının tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili birleşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/127 esas sayılı dava dosyasında dava dilekçesinde; taraflar arasında düzenlenen 01/05/2002 ve 01/04/2003 tarihli kira sözleşmeleri gereği aylık kira bedelinin 648 USD +KDV , genel gider ve katkı payı bedeli olarak aylık metrekare başına 1,5 ila 2.9 USD olarak belirlendiğini ancak davalının hiçbir gerekçe göstermeden yıllarca belirlen kira bedelinin çok üzerinde aylık 1200 ve 1500 USD kira ile genel gider ve katkı payı olarak 9 ve 10 USD tahsilat yaptığını, bu belirleme üzerine davalının gönderdiği faturalara itiraz edildiğini, fazla tahsil edilen miktarın davalıdan talep edilmesine rağmen ödenmediğini ileri sürerek fazla ödedikleri kira bedeli ve genel gider bellerine yönelik fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 8000 TL’nin dava tarihinden işleyecek faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili birleşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/127 esas sayılı dava dosyasında cevap dilekçesinde; davacı tarafın iddialarının yerinde olmadığını, davalının davacıdan kira bedelleri ve diğer ek giderlerden dolayı alacaklı olduğunu, davacının kira ilişkisi boyunca hiçbir itiraz öne sürmeden kira bedellerini ve ortak giderleri ödediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; Asıl dava yönünden; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; davalının Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2009/219 sayılı dosyasına vaki itirazının 11.384,62 TL asıl alacak ve 64,00TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.448,62 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden takip talebindeki şartlarla devamına, davadan sonra yapılan ödemelerin infazda dikkate alınmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, Birleşen Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/51 esas sayılı davası yönünden;davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; davalının Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2009/13586 sayılı dosyasına vaki itirazının 26.505,00 TL asıl alacak ve 822,18 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 27.327,18 TL üzerinde iptali ile takibin bu miktar üzerinden takip talebindeki şartlarla devamına, davadan sonra yapılan ödemelerin infazda dikkate alınmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, Birleşen Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/2014 esas sayılı davası yönünden;davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; davalının Ankara 14. İcra Müdürlüğü’nün 2010/13336 sayılı dosyasına vaki itirazının 906,30 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden takip talebindeki şartlarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, Birleşen 8. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2009/964 esas sayılı davanın yönünden;davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; davalının Ankara 17. İcra Müdürlüğü’nün 2009/3765 sayılı dosyasına vaki itirazının 3.082,77 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden takip talebindeki devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, Birleşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/127 esas sayılı davası yönünden;davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı-birleşen davalı vekili; asıl dava ve birleşen Ankara 7 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/51 Esas sayılı, Ankara 10 Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2011/2014 Esas sayılı, Ankara 8 Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2009/964 Esas sayılı dosyalarının kısmen ret kararları sonucu olarak, dosyaların faiz hesaplamalarına ve davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmesi kararının esastan bozularak yeniden karar verilmesini talep ettiklerini belirterek kararın kaldırılması için istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur.
Davacı-birleşen davalı vekili;Yerel mahkemenin hüküm kurmaya elverişsiz ve hukuka açıkça aykırı bilirkişi raporunu esas alarak karar verdiğini, bilirkişi heyetinde kira sözleşmeleri konusunda uzman olan bir üye bulunmadığını, ticari defterlerin hukuken delil olabilmesi için faturaların her 2 tarafın ticari defterlerine işlenmesi gerektiği gibi faturaların da temel borç ilişkisine uygun olması gerektiğini, mahkemenin temel borç ilişkisini görmezden geldiğini ve açıkça var olan sözleşmeye aykırı hesaplama yaptığını bilirkişi raporlarının aksine müvekkilinin açtığı istirdat davasına konu iade edilmesi gereken sözleşmeye aykırı olarak zorla tahsil edilen kira bedellerinin, genel giderlerin ve elektrik bedellerinin ne miktarda olduğunun tespit edilmesi gerektiğini, bu bedellerin müvekkili şirket tarafından ödenmesinin bunun kabul edildiği anlamına gelemeyeceğini, ödemelerin mecburen icra ve tahliye tehdidi altında yapıldığını, burada rıza ve onayın söz konusu olmadığını, bilirkişinin gerek genel giderlere yönelik bedellerin gerekse elektrik bedellerinin müvekkili şirketin defterlerinde kaydı yok ise hiçbir surette hesaplamaması, kaydı olanları ise sözleşmede yazan miktarlara göre hesaplaması gerektiğini, Mahkemenin kira bedellerine yönelik değerlendirmesinin de hatalı olduğunu, 72 m2 işyerinin kirası 648 USD iken davacının bu bedeli 1.699,20 USD ye çıkardığını, bilirkişilerin faturaya itiraz edilmemesi ve deftere işlenmiş olmasını yeterli görerek bu miktarı esas almalarının hukuka aykırı olduğunu genel gider payı ve elektrik bedelleri yönünden de yapılan değerlendirmenin hatalı olduğunu, genel gider payı aylık 350,00 TL iken davacının bir ayda 680,00 TL ye çıkardığını, müvekkilinin ne kadar elektrik harcadığını gösterir saat yada başkaca hiçbir kanıt olmadığını, elektrik bedeli hesaplamalarının eğer her iki tarafın defterinde kayıt yok ise herhangi bir hesaplama yapılmaması davacının iddiasını yazılı belge ile ispat etmesi gerektiğini,bu şekilde evrak olmadığına göre davacının elektrik bedellerinin ödenmediğini ispat edemediğini, müvekkilinin kira bedellerinde, genel gider ve elektrik bedellerindeki fahiş artışa gerek sözlü gerekse yazılı olarak itiraz ettiğini belirterek kararın kaldırılması için istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur.
Mahkemece asıl davada ve itirazın iptali istemi ile açılan birleşen davalarda reddedilen ve davacı kiraya veren vekilinin istinaf başvurusuna konu alacak miktarının HMK 341/2 maddesi gereğince 4.400,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davacı kiraya veren (birleşen davalı) vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin kesinlik nedeniyle reddine,
Mahkemece birleşen Ankara 10.SHM 2011/2014 Esas ve Ankara 8.SHM 2009/964 Esas sayılı davalarında kabul edilen ve davalı kiracı vekilinin istinaf başvurusuna konu alacak miktarı HMK 341/2 maddesi gereğince 4.400,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı kiracı (birleşen davacı) vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin kesinlik nedeniyle reddine,
Davalı vekilinin asıl dava ile birleşen Ankara 7.Asliye Ticaret Mahkemesi 2010/51 Esas ve Ankara 9.Asliye Ticaret Mahkemesi 2010/127 Esas sayılı dosyalarına yönelik istinaf başvurusuna gelince; Davaya dayanak yapılan ve hükme esas alınan 01.05.2002 başlangıç tarihli 2 yıl süreli kira sözleşmesi ile 01.04.2003 başlangıç 30.05.2004 bitiş tarihli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. 01.05.2002 başlangıç tarihli sözleşmede kiralanan 45 m2 alan için aylık kira bedelinin 405 USD, ortak kullanım ve yönetim gideri payının ilk yıl için m2 başına en az 1.5 en çok 2.90 USD olacağı, 01.04.2003 başlangıç tarihli sözleşmede ise kiralanan 27 m2 lik ofis alanı için aylık kiranın 243 USD, ortak kullanım ve yönetim gideri payının ise m2 başına 2,5 USD olacağı kararlaştırılmıştır. Davalı kiracı vekili sözleşmelerde kararlaştırılan kira bedeli 648 USD olmasına rağmen bu tutarın üzerinde fatura düzenlenerek fazla tahsilat yapıldığını savunmuş ise de davalı şirketin 2009 Şubat ayına kadar tüm kira faturalarını davacının tahakkuk ettirdiği miktarlardan üzerinden defterine kaydettiği, yani davacının 1.699,20 USD üzerinden düzenlediği kira faturalarını aynen benimsediği, bu nedenle davacının aynı tutar üzerinden düzenlediği davalı defterlerine kayıtlı olmayan 2008 Aralık kira bedelini ve sözleşmenin 11. maddesi gereğince bu aya ait genel gider bedelini talep edebileceği, her iki tarafın ticari defterleri incelenerek hazırlanan mahkemece kısmen hükme esas alınan asıl ve kök raporda ortak kullanım ve yönetim giderlerinin sözleşme hükümlerine uygun olarak hesaplandığı, davalı kiracı tarafından yapılan fazla ödeme bulunmadığı anlaşılmış olup, mahkemece asıl ve birleşen Ankara 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/51 Esas sayılı itirazın iptali istemine ilişkin davalarda ve birleşen Ankara 9.Asliye Ticaret Mahkemesi 2010/127 Esas sayılı istirdat talebine konu davada yazılı şekilde karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığından davalı kiracı vekilinin söz konusu davalara yönelik istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda izah edildiği üzere:
Davacı vekilinin Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/101 esas, 2019/278 karar sayılı asıl dava ile birleşen Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/51 Esas sayılı dosyası, Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2022/2014 Esas sayılı dosyası, Ankara 8. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/964 Esas sayılı dosyasındaki itirazın iptali davalarındaki karara yönelik verdiği istinaf dilekçesinin, istinaf incelemesine esas miktar HMK 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibarı ile kesinlik sınırı kapsamında kaldığından, aynı Kanun’un 352. Maddesi uyarınca REDDİNE,
Davalı kiracı vekilinin birleşen Ankara 10.SHM 2011/2014 Esas ve Ankara 8.SHM 2009/964 Esas sayılı davalarına yönelik verdiği istinaf dilekçesinin, istinaf incelemesine esas miktar HMK 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibarı ile kesinlik sınırı kapsamında kaldığından, aynı Kanun’un 352. Maddesi uyarınca REDDİNE,
Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/101 Esas-2019/278 Karar sayılı asıl ve birleşen Ankara 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/51 Esas sayılı itirazın iptali davaları ile birleşen Ankara 9.Asliye Ticaret Mahkemesi 2010/127 Esas sayılı istirdat davasına ilişkin hükmünde mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirme bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davalı kiracı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
Harçlar Kanunu gereğince kara tarihi itibariyle asıl dava bakımından davalı taraftan alınması gereken 782,05 TL esastan ret harcından peşin olarak alınan 195,57 TL harcın mahsubu ile bakiye 586,48 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Harçlar Kanunu gereğince kara tarihi itibariyle birleşen Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/51 Esas sayılı dosyası bakımından davalı taraftan alınması gereken 1.866,72 TL esastan ret harcından peşin olarak alınan 466,69 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.400,03 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Harçlar Kanunu gereğince kara tarihi itibariyle birleşen Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/127 Esas sayılı dosyası bakımından davalı taraftan alınması gereken 80,70 TL esastan ret harcından peşin olarak alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacıdan peşin alınan istinaf karar harcının istek halinde davacıya iadesine,
Davalıdan birleşen Ankara 10.Suh Hukuk Mahkemesinin 2011/2014 Esas ve Ankara 8.Suh Hukuk Mahkemesinin 2009/964 Esas sayılı dosyaları için peşin olarak alınan istinaf karar harcının istek halinde davalıya iadesine,
HMK 27. maddesi gereğince tarafların dinlenme hakkı nedeniyle, 04/08/2017 tarihinde yürürlüğe giren 7035 sayılı Yasanın 27. maddesi ile HMK 302. maddesine eklenen 5.fıkrası uyarınca hükmün ilk derece mahkemesince taraflara tebliğ edilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 02/06/2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 06/06/2022
….
H.K./B.D./Y.İ.M.