Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/855 E. 2022/747 K. 25.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BAM 13. HUKUK DAİRESİ ESAS NO: 2022/855 KARAR NO:2022/747

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/855
KARAR NO : 2022/747

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/12/2021
NUMARASI : 2021/545 Esas 2021/850 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
TALEP : Yargı Yeri Belirlenmesi
KARAR TARİHİ : 25/05/2022

Taraflar arasındaki davada Ankara 14.Tüketici ve Ankara 7.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Ankara 14.Tüketici Mahkemesince; davada davacının tüketici sıfatının bulunmaması nedeniyle 6592 sayılı Kanun kapsamı dışında kalan davada asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Ankara 7.Asliye Ticaret Mahkemesince ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tüketici işleminden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde Yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Satıcı; “Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”; sağlayıcı; “ Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari ve mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına yada hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”; tüketici ise; “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade etmektedir. Aynı Kanunun 3. maddesinde de tüketici işlemi; “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
6502 sayılı yasanın 73. maddesi, bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir. Bu nedenle vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. maddesi uyarınca, ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinde görülür
Somut olayda; davacı vekili, müvekkilinin 09/01/2021 tarihinde Frankfurt hava alanına iniş yaptığını, iniş yaptıktan sonra bagajını teslim alamadığını, kaybolan bagajına halen ulaşamadığını, davalıya ihtar göndererek kayıp bagajda bulunan eşyaların bedellerinin davalıya bildirildiğini, müvekkilinin Frankfurt’a indikten kısa bir süre sonra katılması gereken bir toplantıya üstündeki kıyafetlerle katılmak zorunda kaldığını, toplantı için tuttuğu ajandasının da valizde olması nedeniyle sıkıntı yaşadığını, bagajının kaybolmasından doğan maddi ve manevi zararın giderilmesi için fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın ve 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, taşıma sözleşmesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 10.09.2018 tarih ve 2016/14188-2018/5106 E-K sayılı kararında da belirtildiği gibi davacının mesleki amaçla hareket etmesi nedeniyle tüketici sıfatının bulunmadığı gözetildiğinde taraflar arasındaki hukuki işlemin 6502 Sayılı Yasanın 3/l bendinde tanımlanan tüketici işlemi sayılamayacağından davada tüketici mahkemesinin görevli olduğundan söz edilemeyeceği, taşıma işleri 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun dördüncü kitabında düzenlendiği, aynı Kanunun 4/1-a maddesi uyarınca, TTK’da öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı anlaşılmaktadır. Bu nedenle davanın ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22.maddeleri gereğince Ankara 7.Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine iadesine,

Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 25.05.2022 tarihinde karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 21/062022

30903

Üye

Üye

Katip

Bu döküman 5070 Sayılı Yasa Hükümleri gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.