Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/823 E. 2022/862 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BAM 13. HUKUK DAİRESİ …

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/02/2022
NUMARASI : …..
KARAR TARİHİ : 09.06.2022

Taraflar arasındaki davada Ankara 6.Asliye Hukuk ve Ankara 3.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, alacak istemine ilişkindir.
Ankara 6.Asliye Hukuk Mahkemesince; tarafların tacir olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir
Ankara 3 .Asliye Ticaret Mahkemesi ise ; davacının kooperatif olup, tacir niteliği taşımadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1.maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1.maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da “Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
Somut olayda; davacı vekili, müvekkilinin …… …. Tic. Ltd. Şti. ile Ankara Yenimahalle Noterliği’nin 14.09.2010 tarih ve ….. yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşme ile imzalanan Ankara 36. Noterliği’nin 18.03.2013 tarih ve ….. sayılı düzenleme şeklinde ek sözleşme yaparak ….. ada 1 parsel için kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, bu sözleşmeye göre inşaatın 7 blok üzerinden yapılacağını, müvekkiline 202 daire isabet edeceğini, sözleşmeye göre işin süresinin imar plan tadilatı ve inşaat yapım ruhsatı için 10 ay, taşınmazların teslimi için 36 ay olmak üzere toplam 46 ay süreli sözleşme imzalandığını, yüklenici firmanın süresinde inşaat faaliyetine başlayamadığını, Ankara 4. Asliye Hukuk Mahkemesi 2015/177 Esas sayılı dosyasından sözleşmenin feshi davası açıldığını, ilk derece ve Yargıtay aşamasında sözleşmenin feshine karar verildiğini, karar düzeltme aşamasında yüklenicinin haklı olduğuna ve davanın reddine karar verildiğini, yüklenicinin ilgili davada temel harfiyatlarının alınması sırasında ana su boru hatlarına rastlandığını, ASKİ Genel Müdürlüğü’nün 2.Bölge Su Daire Başkanlığı’na konu hakkında başvuru yaptığını beyan ettiğini, Yargıtay incelemesinden geçen dosyada ASKİ’nin deplase işlemi yapmaması sebebiyle inşaat süresinin sözleşmeye uygun başlamasının mümkün olmadığı kararı verildiğini, ASKİ tarafından 6 Blok üzerinden inşaat yapımının uygun olduğuna dair görüş bildirildiğini, ASKİ’nin deplase işlemini yapmaması ve Yargıtay kararı sonrası müvekkili ile yüklenici arasında çekme mesafelerine uymak koşulu ile 6 Bloklu Ankara 3.Noterliği 23.12.2020 tarih ve 17468 yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, taraflar arası Yargıtay incelemesi öncesi yapılan ilk sözleşmeye göre müvekkiline isabet eden 7 blok ve 202 daire üzerinden anlaşma sağlanmışken, ikinci sözleşme ile 6 Blok ve 191 daire üzerinden anlaşma sağlandığını, 2013 yılından 2020 yılına kadar süren Ankara 4. Asliye Hukuk 2015/177 Esas sayılı dosyası üzerinden süren yargılama boyunca ASKİ’nin herhangi bir işlem yapmadığını, ASKİ nin bu işlemsizliği sebebiyle 400 üyeli müvekkili kooperatifinin, 6 Bloklu yeni bir sözleşme imzalamak zorunda kaldığını, ASKİ’nin makul sürede deplase etmemiş olması sebebiyle sözleşme süresi sonrasında kalan zaman kadar kira kaybı söz konusu olduğunu, ASKİ’nin işi sürüncemede bırakması sebebiyle 11 daire kaybının, 191 daire üzerinden ise kira bedelinden mahrumiyet söz konusu olduğunu, deplase işlemini yapılmaması sebebiyle oluşan zarar sözleşmenin feshi davasının kesinleşmesi ile öğrenildiğini, bu zararda sorumluluğu bulunan ASKİ ‘den zararın tazmini zorunluluğu doğduğunu belirterek, davalının kusuru sebebiyle müvekkilinin uğradığı zararların tazmini için her iki kalem için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte, kira bedelinden kaynaklı zararlar için 1.000 TL, daire kaybından kaynaklı zararlar için 1.000 TL olmak üzere dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile her iki kalem için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik toplam 2.000 TL’nin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Konut Yapı Kooperatiflerinin tacir olup olmadığı konusunda Yargıtay Hukuk Daireleri arasında farklı görüşler bulunduğundan İçtihadı birleştirmeye gidilmiş olup, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 12.11.2021 tarihli 2020/2 Esas-2021/3 Karar sayılı kararı ile “Kooperatiflerin nitelikleri itibariyle ticari şirketi ve bir ticari işletmenin işletilmesi kriterinden bağımsız olarak tacir oldukları, tek amacı kar elde etmek olmamakla birlikte kooperatiflerin, ortakların ekonomik faaliyetlerini geliştirmeyi amaçlayan ticari bir ortaklık olduğu, kooperatif şirketinin 6102 sayılı TTK’nin 124.maddesinde ne şahıs nede sermaye şirketleri arasında gösterilmemiş olmasının kanunun açık lafzı karşısında kooperatifin ticari şirket sayılmasın engel olmadığı, TTK’nın 124/1 maddesi ile de ticaret şirketi niteliğinde olduğunun bir kez daha teyit edildiği, kooperatifin tacir sayılamayacağı yönündeki yorumun kanuna aykırı bir yorum faaliyeti olduğu” kabul edilerek kooperatiflerin/yapı kooperatiflerinin 6102 sayılı TTK kapsamında tacir/ticaret şirketi sayılacaklarına karar verilmiştir.
Bu nedenlerle, davanın taraflarının tacir olması nedeniyle, nispi ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığın Ankara 3.Asliye Ticaret Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Ankara 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine İadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 09.06.20202 tarihinde karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 23/06/2022

……

Bu döküman 5070 Sayılı Yasa Hükümleri gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.