Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/351 E. 2022/318 K. 10.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BAM 13. HUKUK DAİRESİ ….

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/01/2021
NUMARASI …
TALEP : Yargı Yerinin Belirlenmesi
KARAR TARİHİ : 10.03.2022

Taraflar arasındaki davada Ankara 13.Asliye Hukuk ve Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalışan dava dışı işçiye ödenen işçilik alacaklarının rücuen tahsili talebine ilişkindir.
Ankara 13.Asliye Hukuk Mahkemesince; sıra cetveline itiraz davasında da görevli mahkemenin İİK’nun 235/1. maddesine göre iflas kararını veren ticaret mahkemesinin bulunduğu yerdeki herhangi bir ticaret mahkemesi olduğunu, somut olayda da davalı şirket hakkında dava açılmadan önce iflasın açılmasına karar verildiği, kararı veren mahkemenin Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesince ise; davalı şirketin 27/11/2008 tarihinde iflasına karar verildiği, davacı tarafça Balıkesir 1.İş Mahkemesinin 2014/713 Esas sayılı dosyası ile kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatil ücreti talepli dava neticesinde, kesinleşen karara dayalı olarak, 17/12/2015 tarihinde yani iflastan sonra, icra dosyasına ödeme yapıldığı anlaşılmış olup, BK’nın 147. Maddesine dayalı olarak kullanılan rücu hakkına dayalı alacak iflastan sonra ödenerek doğduğu, buna göre davanın, ödeme tarihi olan 17/12/2015 tarihinde muaccel olduğu, dava konusu rücuen işçi alacağının masa alacağı olarak kabul edilmesi gerektiğinden, davanın mutlak ticari dava olarak nitelendirilemeyeceği ve davacının tacir sıfatı bulunmadığından nispi ticari dava olarak kabul edilemeyeceğinden uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23.Hukuk Dairesinin 28.01.2022 tarih ve 2021/2305-2022/75 E-K sayılı kararı ile davacının istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1.b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 22/2. maddesinde “İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.”
6100 sayılı Kanunun 23/2. maddesinde “Bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca verilen yargı yeri belirlenmesi ile kanun yolu incelemesi sonucunda kesinleşen göreve veya yetkiye ilişkin kararlar, davaya ondan sonra bakacak mahkemeyi bağlar.” hükümlerine yer verilmiştir.
Dosya kapsamından, Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 15/01/2021 tarih ve 2021/24-2021/6 E-K sayılı kararı ile davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23.Hukuk Dairesinin 28.01.2022 tarih ve 2021/2305-2022/75 E-K sayılı kararı ile Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin görevsizlik kararı doğru bulunarak davacı tarafın istinaf başvuru talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Bu kararın HMK’nun 23/2. maddesi uyarınca mahkemeleri bağlayıcı özelliği vardır.
Bu durumda, davaya bakmakla Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu özel dairenin kabulünde olup, uyuşmazlığın Ankara 13.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Ankara 13.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine İadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 10.03.2022 tarihinde karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 10/03/2022

Bu döküman 5070 Sayılı Yasa Hükümleri gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.