Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/199 E. 2022/140 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

….

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/11/2021
NUMARASI …
TALEP : Yargı Yerinin Belirlenmesi
KARAR TARİHİ : 03.02.2022

Taraflar arasındaki davada Çubuk Asliye Hukuk ve Ankara 6.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Çubuk Asliye Hukuk Mahkemesince; menfi tespit talebine konu olan icra dosyasının kambiyo senedine dayandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Ankara 6.Asliye Ticaret Mahkemesi ise; uyuşmazlığın mutlak yada nispi ticari dava olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1.maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1.maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da “Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
Somut olayda; davacı vekili, müvekkilinin borçlu şirket ile davalı alacaklı arasında olan işlemlerden hiçbir şekilde haberinin bulunmadığını, davalı alacaklı tarafın tamamen kötü niyetli olarak borçlu şirkete hiçbir borcunun olmadığını bildiği halde müvekkiline 1. haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiğini, tebligattan müvekkilinin haberi olmadığını, aynı şekilde gönderilen 2. haciz ihbarnamesi de müvekkiline tebliğ edilmeyip başka adreste başka kişilere tebliğ edildiğini, bu tebligatların 2013 yılında icra dosyası bilgilerine göre yapıldığını, 2013 tarihinde tebliğ edilen bu ihbarnamelerden sonra dosya alacağının zamanaşımına uğramış olması gerektiğini, davacının dosya borçlusu şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını, özetle; Çubuk İcra Müdürlüğünün 2008/1568 sayılı dosyasındaki takip nedeniyle davacının dosya borçlusu … ve dosya nedeniyle alacaklı davalıya borçlu olmadığının tespiti ile hakkındaki takibin iptaline, davalı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak yapılan takip nedeniyle davalının borcun % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine, yargılama giderleri ile yasal vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Dosya kapsamından, taraflar arasındaki uyuşmazlığın mutlak ticari dava olmadığı, davanın tüm taraflarının tacir olmaması nedeniyle nispi dava niteliğinde de bulunmadığı anlaşıldığından, davanın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22.maddeleri gereğince Çubuk Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 03.02.2022 tarihinde karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 17/02/2022

Bu döküman 5070 Sayılı Yasa Hükümleri gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.