Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/1552 E. 2022/1412 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BAM 13. HUKUK DAİRESİ ESAS NO: 2022/1552 KARAR NO:2022/1412

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1552
KARAR NO : 2022/1412

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/03/2022
NUMARASI : 2017/877 Esas 2022/187 Karar

DAVACI
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

TALEP : YARGI YERİ BELİRLENMESİ
KARAR TARİHİ : 20.10.2022

Taraflar arasındaki davada Ankara 6.Tüketici ve Ankara 3.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, devremülk satış sözleşmesinin ve sözleşmeye istinaden düzenlenen bonoların iptali ile menfi tespit istemine ilişkindir.
Ankara 6.Tüketici Mahkemesince; davalılardan …A.Ş.’nin 27/01/2016 tarihinde saat 12.36’da iflasın açılmasına Ankara 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/01/2016 tarih ve 2014/1538 esas sayılı dosyasıyla karar verildiği, iflastan sonra müflis aleyhine açılan davaya, iflas idaresine karşı sıra cetveline itiraz davası (İİK 235/2 mad.) olarak devam edileceği, davanın, devremülk satış sözleşmesine dayalı olarak verilen senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu, takibin bonoya dayalı olarak yapıldığı ve kıymetli evraktan kaynaklanan davaların ticari dava niteliğinde olduğu bonodaki zorunlu unsurların bulunup bulunmadığının tayin ve tespitinin ticaret mahkemesine ait olması ve bononun TTK’da düzenlenmesi karşısında uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Ankara 6.Asliye Ticaret Mahkemesince ise; her ne kadar davalı şirket hakkında Ankara 6.Asliye Ticaret Mahkemesince 27/01/2016 tarihinde iflasına karar verilmiş ise de davanın menfi tespit talebine ilişkin olduğu, İİK 235 maddesi gereğince Asliye Ticaret Mahkemesinin görevine giren sıra cetveline itiraz davası olarak değerlendirilemeyeceği, diğer taraftan taraflar arasında devre mülk satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı, menfi tespit talebine konu olan kambiyo senetlerinin söz konusu sözleşme gereğince düzenlendiği, devremülk satış vaadi sözleşmesinde kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı kanun gereğince tüketici mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiştir.
28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/k maddesinde, “Tüketici: Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”, 3/l maddesinde; “Tüketici işlemi: mal ve hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına veya hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade edeceği düzenlenmiştir.
6502 sayılı yasanın 73/1.maddesinde ise, “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu” düzenlenmiştir.
Somut olayda; davacı ile iflasına karar verilen davalı … A.Ş. arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesi nedeniyle verilen ve davalı … şirketinin davalı … A.Ş.’ye ciro ettiği kambiyo senetlerinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti, sözleşmenin ve bonoların iptali istemi ile dava açılmıştır.
Somut olayda; davacı ile iflasına karar verilen davalı … A.Ş. arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesi nedeniyle verilen ve davalı … şirketinin davalı … A.Ş. ye ciro ettiği kambiyo senetlerinden doyalı borçlu olunmadığının tespiti istemi ile dava açılmıştır. Dava, devremülk satış sözleşmesi kapsamında verilen bonolar nedeni ile başlatılan icra takibine karşı açılmış menfi tespit davasıdır. Davada alacak talep edilmemiştir. Muflise karşı açılan menfi tespit davasında müflisi İİK. 229 maddesi gereğine iflas idaresi temsil eder. Ancak bu nitelikteki dava sıra cetveline kayıt kabul davası niteliğinde değildir. Bu nedenle temel ilişkideki uyuşmazlığın niteliğine göre görevli mahkemenin belirlenmesi gerekir. Bu nedenle, dava konusu uyuşmazlığa neden olan senetlerin 6502 Sayılı Kanunun 50. maddesine göre davacı ile davalılardan … … A.Ş. arasında yapılan tatil amaçlı devremülk sözleşmesi için verildiği, davacı tüketici sıfatına sahiptir. Davacının tüketici, davalının ise tüketici işleminin tarafı olmasından dolayı, taraflar arasındaki uyuşmazlık tüketici işlemi niteliğindedir. Tüketici işleminden kaynaklanan uyuşmazlığın 6502 Sayılı Kanunun 73/1. maddesi uyarınca tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Ankara 6.Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 20.10.2022 tarihinde karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 16/11/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu döküman 5070 Sayılı Yasa Hükümleri gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.