Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/1480 E. 2022/1275 K. 30.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

ESAS NO: 2022/1480 KARAR NO:2022/1275

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1480
KARAR NO : 2022/1275

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/06/2022
NUMARASI : 2022/361 Esas 2022/511 Karar

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
TALEP : YARGI YERİ BELİRLENMESİ
KARAR TARİHİ : 30/09/2022

Taraflar arasındaki davada Ankara 14.Asliye Hukuk ve Ankara 4.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, alacak istemine ilişkindir.
Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesince; davacının tacir olduğu ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın nispi ticari dava niteliğinde bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi ise; uyuşmazlığın mutlak yada nispi ticari dava olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1.maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1.maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da “Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
Somut olayda; davacı vekili, davacı …’ün … Sigorta Aracılık Hizmetleri Ltd. Şti’nin tek sahibi olduğunu, …Ankara adresinde sigorta acentesi işiyle iştigal ettiğini, yoğun bir iş yükü olduğundan yanında çok sayıda eleman çalıştırdığını, sigorta acentesinin bulunduğu dairenin üst katını da iş yerine katmak mecburiyeti hasıl olduğunu, bu amacını gerçekleştirmek için inşaat işleri yapan … İnşaat Ticaret A.Ş.’ ye müracaat ettiğini, … İnşaat Ticaret A.Ş. elemanları …’ u ve …’yı işin yapılacağı daireye gönderdiğini ve dairenin üst katının ana daireye katılması için gereken imalatların ve bunların bedellerinin belirlenmesi için görevlendirdiğini, …, …’nın inşaatın yapılacağı binaya geldiğini, davacının isteğini tespit ettiğini ve bu isteğin nelerden ibaret olduğunu belirlediklerini, ilki 24/09/2019 tarihinde olmak üzere 26/09/2019 tarihinde, 08/10/2019 tarihinde, 13/11/2019 tarihinde, 03/12/2019 tarihinde, 06.12.2019 tarihinde ve 07.12.2019 tarihinde davacıya teklifler gönderildiğini, teklifler davacıya geldikten sonra, … İnşaat Ticaret A.Ş. yetkilisi olan … ile 09/12/2019 tarihli sözleşmenin imzalandığını, işin eksik ve ayıplı yapılmasından kaynaklanan 196.520,19-TL’nin yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, taşınmaz yoksunluğundan kaynaklanan 10.000,00-TL gecikme tazminatının 24.01.2020 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, 2.620,20-TL tespit giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dosya kapsamından, taraflar arasındaki uyuşmazlığın mutlak ticari dava olmadığı, davacının gerçek kişi olarak tacir veya esnaf sicil kayıtlarının mevcut olmadığı, Ticaret Sicil Müdürlüğü yazısında bildirilen Şirket ortaklığının bulunduğu, bu nedenle de davacının tacir olarak kabulüne hukuken olanak bulunmadığı, davalı … yönünden yapılan araştırmada da gerçek kişi olarak tacir veya esnaf sicil kayıtlarının mevcut olmadığı, Ticaret Sicil müdürlüğü yazısında bildirilen Şirket ortaklığının bulunduğu ve çeşitli şirketlerde müdür olduğunun belirtildiği, davanın tüm taraflarının tacir olmaması nedeniyle nispi dava niteliğinde de bulunmayan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22.maddeleri gereğince Ankara 14.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 30/09/2022 tarihinde karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 26/10/2022


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır

Bu döküman 5070 Sayılı Yasa Hükümleri gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.