Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/1304 E. 2022/1505 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BAM 13. HUKUK DAİRESİ ESAS NO: 2022/1304 KARAR NO:2022/1505

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1304
KARAR NO : 2022/1505

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/04/2022
NUMARASI : 2022/73 Esas 2022/303 Karar

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Yargı Yeri Belirlenmesi
KARAR TARİHİ : 10.11.2022

Taraflar arasındaki davada Ankara 4.Tüketici ve Ankara 6.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, viop sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.
Ankara 4.Tüketici Mahkemesince; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin konu ve kapsamının belirleyen sözleşme çerçevesinde gerçekleştirilerek yatırım işlemlerinin “ticari amaçlı” olduğu belirtildiği, dava konusu sözleşme geçerli ve taraflar için bağlayıcı olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Ankara 6.Asliye Ticaret Mahkemesi ise; ticari ve meslek amaçlı hareket etmeyen bireysel yatırımcı olduğu ve tüketici konumunda bulunduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiştir.
Bilindiği üzere 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/k bendinde, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi “tüketici”, 3/ı bendinde ise mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem “tüketici işlemi” olarak tanımlanmıştır. Aynı Kanunun 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceğine değinilmiştir. HMK’nın 1. maddesinde de görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Finansal Hizmetlere İlişkin Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği’nin 4.maddesinin “a” bendinde; finansal hizmetin her türlü banka hizmeti, kredi, sigorta, bireysel emeklilik, yatırım ve ödeme ile ilgili hizmetleri, aynı yönetmeliğin 8.maddesinde de; cayma hakkının kullanımı ve tarafların yükümlülükleri düzenlenmiştir.
Finansal hizmetlerin tüketici işlemi kapsamına alındığı yukarıda açıklanan yasal düzenlemelerden anlaşılmaktadır. Bir başka anlatımla işin sadece finansal olması işlemin tüketici işlemi olmadığını göstermeyecektir.
Doktrinde de tasarruf sahibi bireysel yatırımcının bir aracı kurum ile çerçeve sözleşmesi imzalamasının tüketici işlemi olduğu ve tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmektedir (Doç. Dr. N. Füsun Nomer Ertan; Sermaye Piyasası Hukuku Toplantı Serisi-Tebliğler Tartışmalar, sayfa 24-25).
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07/02/2019 tarih ve 2017/11-2348 Esas 2019/82 Karar sayılı kararında “… Her ne kadar 6502 sayılı TKHK’nun 49.maddesi finansal hizmetlere ilişkin mesafeli sözleşmeler yatırım hizmetlerini de tüketici hukuku kapsamı içine almış olsa da taraflar arasında imzalanan sözleşmenin konu ve kapsamını belirleyen “B” bendinde açıkça bu sözleşme çerçevesinde gerçekleştirilecek yatırım işlemlerinin “ticari amaçla” olduğu belirtilmiştir. Dava konusu sözleşme geçerli ve taraflar için bağlayıcıdır. Yukarıda açıklandığı üzere bir işlemin tüketici hukukuna tabi sayılabilmesi için tüketicinin ticari veya mesleki amaçla hareket etmemesi şart olup, eldeki davaya konu sözleşmenin ticari amaçla yapıldığının açıkça belirtilmiş olmasına göre uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemeleri görevli sayılamaz. Hal böyle olunca yerel mahkemenin ticaret mahkemelerinin görevli olduğu yönündeki direnme kararında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.” denilmiştir.
Somut olayda uyuşmazlık, taraflar arasındaki Sermaye Piyasası Araçları Alım Satım Aracılığı Çerçeve Sözleşmesinden kaynaklandığı, sözleşmede davacı faaliyetinin ticari olduğuna dair herhangi bir hüküm bulunmadığı, dosyada mevcut Risk Bildirim Formu ve Bireysel Müşteri Tanıma Formu içeriklerinden dava konusu işlemlerde davacının bireysel müşteri olduğu ve böylelikle davacının dava konusu işlemlerin tüketici işlemi olarak sayılması gerektiği anlaşılmaktadır. Tüketici işleminden kaynaklanan uyuşmazlığın 6502 Sayılı Kanunun 73/1. maddesi uyarınca tüketici mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Ankara 4.Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 10.11.2022 tarihinde karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 29/11/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip

Bu döküman 5070 Sayılı Yasa Hükümleri gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.