Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/116 E. 2022/136 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA BAM 13. HUKUK DAİRESİ …

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/11/2021
NUMARASI :……
DAVANIN KONUSU : Yargı Yeri Belirlenmesi
KARAR TARİHİ : 03.02.2022
Taraflar arasındaki davada Ankara 7.Tüketici ve Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Ankara 7.Tüketici Mahkemesince; davada davacının tüketici sıfatının bulunmaması nedeniyle 6592 sayılı Kanun kapsamı dışında kalan davada asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesince ise, davacının talebi yönünden Ankara 7.Tüketici mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Satıcı; “Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”; sağlayıcı; “ Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari ve mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına yada hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”; tüketici ise; “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade etmektedir. Aynı Kanunun 3. maddesinde de tüketici işlemi; “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
6502 sayılı yasanın 73. maddesi, bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir. Bu nedenle vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 5. maddesi uyarınca, ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinde görülür
Somut olayda; davacı vekili, toplam Bedeli KDV Dahil 45,017.00 TL olan ve 03.09.2021 Tarihinde İstanbul Bayrampaşa Aras kargo şubesine … adlı kişiye müvekkilce fatura edilerek gönderilen 4 adet rtx3060 galax ekran kartı, 1 adet esonic anakart, 1 adet işlemci,1 adet ram, 1 adet 2000w power supply ürünlerin 04.09.2021 Tarihinde alakasız bir kişiye teslim edildiğini, müvekkilinin davalı Aras Kargo adlı firmadan durum hakkında bilgi almak istediyse de kargo firmasının aramalara dönüş yapmadığını, Kargo şubesi ile iletişime geçildiğinde ise kamera görüntülerinde bahisle ürünleri yaşlı ve gözlüklü bir adamın teslim aldığını ancak sistemlerinde ….. adlı başka bir kişinin teslim aldığını ve bunun sistemsel hata olduğunu beyan ettiklerini, arabuluculuk görüşmelerinin de sonuçsuz kaldığını belirterek, 45,118.00 TL ayıplı hizmetten kaynaklı zarar ve hizmet bedelinin arabuluculuk başvuru tarihi olan 08.09.2021 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak müvekkile ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, taşıma sözleşmesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 10.09.2018 tarih ve 2016/14188-2018/5106 E-K sayılı kararında da belirtildiği gibi davacının mesleki amaçla hareket etmesi nedeniyle tüketici sıfatının bulunmadığı gözetildiğinde taraflar arasındaki hukuki işlemin 6502 Sayılı Yasanın 3/l bendinde tanımlanan tüketici işlemi sayılamayacağından davada tüketici mahkemesinin görevli olduğundan söz edilemeyeceği, taşıma işleri 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun dördüncü kitabında düzenlendiği, aynı Kanunun 4/1-a maddesi uyarınca, TTK’da öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı, arabuluculuk başvurusu yapılmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesine yönelik davacı talebinin görevli ticaret mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle davanın ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22.maddeleri gereğince Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 03.02.2022 tarihinde karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 21/02/2022

…..
Bu döküman 5070 Sayılı Yasa Hükümleri gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.