Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/325 E. 2021/359 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

ESAS NO:…

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : …
KARAR NO :…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/11/2020
NUMARASI :…

TALEP : YARGI YERİ BELİRLENMESİ
KARAR TARİHİ : 17.03.2021

Taraflar arasındaki davada Konya 5.Asliye Hukuk ve Konya 2.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Konya 5.Asliye Hukuk Mahkemesince; taraflar arasındaki uyuşmazlığın TTK 776 v.d maddelerinde düzenlenen bonoya dayalı menfi tespit davasına ilişkin olduğundan, davanın ticari dava olduğu, bu durumda davanın niteliği itibariyle Ticaret Mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Konya 2.Asliye Ticaret Mahkemesince ise; taraflar arasındaki hukuki uyuşmazlığın TTK’da düzenlenmediği, uyuşmazlığın sebebi olan eser sözleşmesinde iş sahibi konumundaki davacının tacir olmadığı ve dolayısıyla uyuşmazlığın bir ticari işletmenin faaliyeti ile ilgisinin bulunmadığı anlaşıldığından davaya genel yetkili Asliye Hukuk Mahkemesince bakılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1.maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1.maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da “Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
Somut olayda; davacı vekili, müvekkil ile davalı taraf arasında varılan anlaşma uyarınca … sondaj işi yaptırıldığını, davalı tarafından kuyunun birinde 323 metre diğerinde 310 metre inildiği ve su bulunamadığı söylenerek sondaj faaliyetine son verildiği, müvekkilinin beyana istinaden 50.000 TL nakit, 05.12.2016 tarihinde ise 32.000 TL bono verdiğini, daha sonra müvekkil ile ekipler tarafından derece ölçümü yapıldığında kuyunun birinin 60 metre diğerinin ise 200 metrede bittiğinin anlaşılması üzerine eksik ve ayıplı yapılan işten dolayı davalıya ihtar çekildiğini, davalı tarafından ihtara verilen cevapta su çıkmadığı için müvekkilin kuyu içine koruma borusu attırmadığını masraftan kaçındığını belirttiğini, oysaki davalı tarafından kuyuda su bulunmadığının söylendiği, su bulunmayan kuyunun ise çökme yapmayacağını beyanla eksik ve ayıplı yapılan işten dolayı davalıya ödenen 05.12.2016 ödeme tarihli 32.000,00 TL tutarlı bononun bedelsiz kaldığının tespitini talep ve dava etmiştir. Konya 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin davanın reddine dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliyesi 27.Hukuk Dairesinin 29.05.2020 tarih ve…. sayılı kararı ile tarafların tacir sıfatının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, bu tespitin sonucuna göre görevli mahkemenin belirlenerek hüküm kurulması gerekirken, işin esası incelenerek reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle HMK’nın 353/1-a.3 ve 353/1-a.6 maddeleri gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkin olduğu, tarafların tacir olmadıkları anlaşılmaktadır. Buna göre, davanın ve tarafların belirtilen niteliğine göre uyuşmazlığın 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Konya 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 17.03.2021 tarihinde karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 17/03/2021


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır

Bu döküman 5070 Sayılı Yasa Hükümleri gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.