Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/1672 E. 2021/1704 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/10/2021
NUMARASI …
KARAR TARİHİ : 30.12.2021

Taraflar arasındaki davada Konya 5.Asliye Hukuk ve Konya 4.Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, harici taşınmaz satış sözleşmesine dayalı olarak temlik alacaklısı yerine satıcıya yapılan ödemenin tahsili istemine ilişkindir.
Konya 5.Asliye Hukuk Mahkemesince; davanın ve uyuşmazlığın, 22/01/2011 tarihli sözleşmeye istinaden sözleşmede belirlenen bedelin ödenmediği iddiasıyla söz konusu bedelin tahsili hususundan kaynaklandığı, yapılan araştırma neticesinde tarafların tacir oldukları ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Konya 4.Asliye Ticaret Mahkemesince ise; … Sicil Müdürlüğünden gelen yazı cevabına göre; davacı …’ın tacir olduğu, davalıların tacir kayıtlarının olmadığı,…gelen yazı cevabında ise davalılardan …’ın esnaf kaydının bulunmadığı, davalı …’ın esnaf olduğunun bildirildiği, gelen yazı cevaplarından davalı …’ın bireysel olarak mükellefiyet kaydının bulunmadığı, şirket ortağı olduğu (yöneticisi) …… vergi kayıtlarının gönderildiği, açıklanan nedenlerle her iki davalının bizatihi tacir olmadıkları tespit edildiğinden işbu davaya bakmaya asliye hukuk mahkemeleri görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1.maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1.maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da “Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
Somut olayda; davacı vekili, müvekkili ile davalılardan …. adına yetkili …. ve davalı … arasında 22.01.2015 tarihli sözleşme ile Konya İli,…… kayıtlı taşınmazı 675.000 TL bedelle satışı için sözleşme imzalandığını, sözleşmede belirtilen 675.000 TL bedelin 25.000 TL’sinin davalı … tarafından kapora adı altında davacıya ödendiğini, bakiye 650.000 TL’nin ise tapuda devir esnasında müvekkiline ödenmesinin kararlaştırıldığını, tapu devrinin 03.02.2015 tarihinde davalı …’ın yetkili temsilcisi olduğu……. Tic. Ltd. Şti.’ne yapılmasına rağmen sözleşmede belirtilen 650.000 TL bakiye bedelin davacıya ödenmediğini, diğer davalı … … yapılan bir ödeme var ise bu ödemenin geçersiz olduğunu müvekkiline ifa yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağını belirterek sözleşme gereği müvekkiline ödenmesi gereken 650.000 TL bedelin tapu devir tarihi olan 03.02.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Konya 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin davanın kabulüne dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliyesi 22.Hukuk Dairesinin 07.02.2020 tarih ve…. sayılı kararı ile; davacının ve davalıların tacir olup olmadığının kesin bir şekilde belirlenmesinden sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, görev hususunda her hangi bir araştırma ve inceleme yapılmadan işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, mahkemenin görevli olup olmadığı hususunda gerekli araştırmayı yaparak bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, her ne kadar davacı taraf tacir olsa da; davalıların tacir olmadığı, uyuşmazlığın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında kalmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre uyuşmazlığın HMK’nın 2. maddesine göre genel hükümler uyarınca çözümlenecek alacak davası niteliğinde olduğu anlaşıldığından Konya 5.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Konya 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 30.12.2021 tarihinde karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 31/12/2021

Bu döküman 5070 Sayılı Yasa Hükümleri gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.