Emsal Mahkeme Kararı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/1572 E. 2021/1577 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

….

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ

….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/10/2021
NUMARASI …
DAVANIN KONUSU : Yargı Yeri Belirlenmesi
KARAR TARİHİ : 08.12.2021

Taraflar arasındaki davada Ankara Batı 1.Asliye Hukuk ve Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, alacak istemine ilişkindir.
Ankara Batı 1.Asliye Hukuk Mahkemesince; davacı gerçek kişinin tacir olduğu, davalı tarafın da şirket olduğu ve davacı tarafın şirketinin müşavirlik ve danışmanlık hizmeti üzerine tescil ettirildiği davacının bu davada da danışmanlık hizmeti alacağı iddiasına dayandığı ve davaya TTK hükümleri gereği ticaret mahkemesinde bakılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi ise; taraflar arasındaki uyuşmazlığın simsarlık hizmet sözleşmesinden kaynaklandığı, simsarlık sözleşmesinin TBK’nın 520 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, TTK’nın 4. Maddesinde sayılan ticari davalar arasında sayılmadığı, davalı yan tacir olmakla beraber davacının tacir olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 5/1.maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1.maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da “Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
Somut olayda; davacı vekili, davalı şirketin, …’da gerçekleşen ihalelerde bir türlü başarılı olamadığını, bu ülkede iş yapmak istediğini belirterek müvekkilinden yurt dışı bağlantıları ile deneyim ve becerilerini kullanarak yardımcı olmasını ve simsarlık hizmeti vermesini talep ettiğini, bu kapsamda müvekkilinin, …’da bulunan ve ihale vb. konularında danışmanlık hizmeti veren “…” isimli firma ile davalı firmayı bir araya getirerek simsarlık hizmetlerini yürütüğünü, yurt dışına gittiğini, birçok görüşme gerçekleştirdiğini ve … ….. Belediyesi’nin 16 araçlık tramvay ihalesi ile yine … ….. Belediyesi’nin 16 araçlık tramvay ihalesinin davalı tarafından alınmasını sağladığını, bahsi geçen işlere ilişkin olarak ihale makamı idarelerle kesin sözleşmeler imzalanmış ve işlemler gerçekleştirilmiş olmasına rağmen davalı şirketin müvekkilinin simsarlık hizmet bedelini ödemediğini, fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL’nin temerrüt tarihi olan sözleşmenin imzalanma tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dosya kapsamından, taraflar arasındaki uyuşmazlığın simsarlık hizmet sözleşmesinden kaynaklandığı, simsarlık sözleşmesinin TBK’nın 520 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, TTK’nın 4. Maddesinde sayılan mutlak ticari davalar arasında sayılmadığı, davalı taraf tacir olmakla beraber davacının tacir olmaması nedeniyle uyuşmazlığın nispi ticari davada olmadığı anlaşıldığından, davanın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22.maddeleri gereğince Ankara Batı 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemesine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile 08.12.2021 tarihinde karar verildi.
Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarihi : 09/12/2021

….

Bu döküman 5070 Sayılı Yasa Hükümleri gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.