Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/87 E. 2023/1018 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/87 Esas – 2023/1018
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2023/87 Esas
KARAR NO : 2023/1018

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 25/01/2023
KARAR TARİHİ: 05/10/2023
K. YAZIM TARİHİ: 19/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Davacı ile davalı arasında bir dönem güven esasına dayalı bir şekilde ticari faaliyet gerçekleştirildiğini, bu ticari ilişki boyunca tarafların çoğu zaman mal alışverişini ve para ödemelerini söze güven esasına dayalı yürüttüklerini, bu bilgiler ışığında, … A.Ş. Yetkililerinin 28.01.2021 tarihinde müvekkilinin sahibi olduğu firmayı arayarak ellerinde lehtarı … Şti. -… A.Ş. İş Ortaklığı olan, keşidecisi … Ltd. Şti. Olan 30.01.2021 vade tarihli … numaralı bir çek olduğunu, bu çekin cirantasının müvekkili olduğunu beyan ederek 30.000-TL ödeme yapılmasını, aksi takdirde çek ile ilgili işlem ve takip yapılacağını beyan ettiklerini, aynı gün içerisinde müvekkili tarafından kendisine ait olduğu düşünülen çeke istinaden davalının hesabına ”… … Nolu 30.01.2021 Tarihli Çeke İstinaden” açıklamasıyla 30.000-TL ödendiğini, bu ödemeye rağmen davalı firmanın Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İŞ sayılı kararı ile müvekkili davacı, çek lehtarı ve keşidecisi aleyhine ihtiyati haciz kararı aldığını, bu ihtiyati haciz kararıyla birlikte 08.02.2021 tarihinde Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yolu ile bir takip başlattığını, gerek anılan ihtiyati haciz kapsamında gerekse ilgili takip ile alakalı olarak ilk başlarda davacı aleyhine herhangi bir işlem tesis edilmediğini, davacıya anılan takip ile alakalı olarak ödeme emri dahi tebliğ edilmediğini, tarafların güven esasına dayalı ticari ilişkisinin bozulmasını müteakiben davalı yanca, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesinin .. D.İŞ sayılı dosyasından alınan ihtiyati haciz kararına dayalı olarak Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası üzerinden takibin başlatılmasından ve ihtiyati haciz kararından yaklaşık 1.5 sene sonra müvekkilinin taşınır ve taşınmaz malları üzerine haciz konulduğunu, müvekkilinin yurt dışında yaşadığı için işbu icra takibinden ve hesaplarına uygulanan hacizlerden 07.11.2022 tarihinde haberdar olduğunu, bu haber neticesinde takibe konu çek aslının incelendiğini, çekin asıl tutarının 30.000-TL değil 100.000-TL olduğu, çekin arkasında müvekkiline ait olduğu iddia edilen ciro ve imzanın aslında müvekkiline ait olmadığının tespit edildiğini, bu itibarla imzaya ve borca itiraz edildiğini, işbu itirazın Ankara Batı … İcra Hukuk Mahkemesinin … esasına kaydolunduğunu, işbu dosyada verilen karar ile takibin müvekkili yönünden dava sonuna kadar tedbiren durdurulmasına karar verildiğini, davalının davacı müvekkili ile olan ticari ilişkisinin bozulmasını takiben müvekkilinin kendisine borçlu olduğu iddiasıyla birçok icra takibi başlattığını, bu dosyaların açılma tarihi ile Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası üzerinden ihtiyati haciz kararına dayalı olarak müvekkili aleyhine işlem tesis edildiği tarihlerin aynı olduğunu, davacı müvekkilinin davalı tarafından iyi niyetinin suistimali sonucunda kendisine ait olmayan bir çeke istinaden ödeme yaptığını, dolayısıyla işbu ödemeyi alan davalı firmanın haksız bir şekilde zenginleştiğinin açık olduğunu, davalının ilgili tutarı ödemenin gerçekleştiği 28.01.2021 tarihinden itibaren mevduata uygulanacak en yüksek faiz ile davacı müvekkiline ödemesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle; davacı müvekkili tarafından 28.01.2021 tarihinde davalıya ödenen 30.000-TL’nin ödeme tarihi olan 28.01.2021 tarihinden itibaren mevduata uygulanacak en yüksek faiz ile davalıdan alınarak davacı müvekkiline verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davayı kabul etmediklerini, davacının kötüniyetli olduğunu, aslında bu davayı açtıran kişinin … olduğunu, davacının …da yaşadığı ve ikamet ettiğinin başka dosyalarda beyan edildiğini, ticari işletmeyi bir bütün olarak işleten ise … ve … olduğunu, taraflar arasında bir ticari ilişki olduğu şüphesiz olmakla birlikte güven sarsıcı işlemleri yapanın davacı olduğunu, davacı tarafından lehtarı … Sti. -… A.S. İs Ortaklığı, kesidecisi … Sti. 30.01.2021 vade tarihli … numaralı çeke dayanarak ”… … Nolu 30.01.2021 Tarihli Çeke İstinaden” açıklamasıyla 30.000 TL ödenmiş olduğunu, davalılar hakkında Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … D.İş sayılı kararı ile davacı, çek lehtarı ve kesidecisi aleyhine ihtiyati haciz kararı alındığını, bu ihtiyati haciz kararıyla birlikte 08.02.2021 tarihinde Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yolu ile bir takip baslatıldığını, davacı tarafından iki dava açıldığını, diğer davanın ciro ve imzanın aslında müvekkiline ait olmadığı iddiasıyla imzaya ve borca itiraz olarak Ankara Batı … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … esas davası olduğunu, davacının bir taraftan güvene dayalı ticaret yürümektedir demekte bir taraftan da kambiyo senetlerinde imzaların müvekkiline ait olmadığı iddiasında bulunmakta olduğunu, davacı adına tüm ticari işlemleri yürüten … tarafından atılan imzaların kabul edilmediğini, oysa taraflar arasında malzemeler alındığını ve faturalar kesildiğini ancak nedense kambiyo senetlerindeki imzaların … tarafından atılsa da kabul görmediğini, malzemelerin ise davacıya teslim edilmiş göründüğünü, davacı vekilinin kafa karışıklığı yaratıldığını söylediği dosyaların bir menfaat çatışması kapsamında olmadığını, vekaletlerin süreli olduğunu, ayrıca her iki dosyanın ortak noktası yine … olduğunu, zira …’ın sürekli çalıştığı firmaları müvekkili firmaya yönlendirdiğini, ticaret yapılmaya başlandığını, … firmasından hem müvekkili hem de …’nın alacaklı olduğunu, bu durumda, yapılan ödeme kabul ile birlikte çeke dayanarak yapıldığının da belirtilmesi gerektiğini, istirdat/sebepsiz zenginleşmenin ise süresinde istenilmediğini, ayrıca yapılan bu ödemenin müvekkili firmadan istenemeyeceğini, dolayısıyla davacı yanın BK 77. m. gereğince talepte bulunmasının yerinde olmadığını, aradan geçen uzunca bir süre sonra bu şekilde talepte bulunulmasının kötüniyetli olunduğunun göstergesi olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın usulden ve esastan reddine, avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası, ticaret sicil kayıtları, vergi dairesi kayıtları, Ankara Batı … İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile tüm dosya kapsamı.
Ankara Batı … İcra Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda özetle; dava konusu, … …/… Şubesine ait, 30.01.2021 keşide tarihli, 100.000-(Yüzbin) TL bedelli, … Şti. – … A.Ş. İş Ortaklığı emrine yazılmış, … seri numaralı, keşideci … Şti.-… imzalı çek’in arka yüzünde ikinci ciranta … adına atılı bulunan imzanın, mevcut mukayese imzalarına kıyasen, davacı …’nın eli ürünü olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, takip konusu çekteki davacıya ait olduğu iddia edilen imzanın sahte olduğu iddiasına dayalı çeke dayalı yapılan ödemenin iadesi talebine ilişkin alacak davasıdır.
Bir senette yer alan yazının veya imzanın inkâr edilmesi durumunda, 6100 sayılı HMK’nın 208. maddesinin birinci ve üçüncü fıkrası anlamında bir “sahtelik iddiası” söz konusu olur. 6100 sayılı HMK’nın 208. maddesine ilişkin gerekçede bu husus maddenin kenar başlığında “Yazı veya imza inkârı” ibaresi birlikte kullanılmıştır. Her iki husus uygulamada sahtelik iddiası olarak adlandırılan durumu ifade etmektedir” şeklinde belirtilmiştir (Pekcanıtez H./ Özekes M./ Akkan M./ Korkmaz H.T.: Pekcanıtez Usul Medeni Usul Hukuku, Cilt II, İstanbul 2017, s. 1792) .Kambiyo senedindeki imzanın davacıya ait olduğu yönündeki ispat yükü, senedi elinde bulundurup icra takibine girişen ve senette yer alan imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden davalı alacaklıya düşmektedir.bilirkişi raporuna göre, çekteki imzanın davacıya ait çıkmaması ve imza itirazının mutlak defilerden olup iyiniyet-kötüniyet ayrımı yapılmaksızın herkese karşı ileri sürülebilmesi gerekçesiyle senet üzerindeki imzanın davacı ile irtibat tespit edilemediği tespit edildiğinden icra takibine konu senetten dolayı davacının borçlu olmadığı, senetten kaynaklı 30.000,00 TL’lik ödemenin ödeme tarihi olan 28/01/2021 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE, 30.000,00 TL’nin 28/01/2021 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-a)Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 2.049,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 512,33 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.536,97 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
b)Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 2.340,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
c)Davacıdan dava açılırken tahsil edilen 179,90 TL başvurma harcı, 25,60 TL vekalet harcı, 512,33 TL peşin harç olmak üzere toplam 717,83 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının yargılamada yapmış olduğu 58,75 TL posta ve tebligat ücreti olarak sarf edilen yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 17.900,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 05/10/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı