Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/83 E. 2023/1024 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/83 Esas – 2023/1024
T.C.
ANKARA BATI
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2023/83 Esas
KARAR NO : 2023/1024

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/01/2023
KARAR TARİHİ: 05/10/2023
K.YAZIM TARİHİ: 31/10/2023

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili; müvekkili şirketin faaliyet konusuna binaen tekel dükkanı işletmekte olup bu şirketin müdürü ve tek yetkilisinin … olduğunu, durum böyle olmakla birlikte müvekkili şirket yetkilisi …in; 11/01/2023 tarihinde, muhatabının … Bankası … … Şubesi olduğu çek karnesinden bilgisi dışında çek kesildiğini öğrendiğini, müvekkili şirket yetkilisinin; bilgisi dışında çek kesilmesi ve doldurulması, imzanın kendisine ait olmaması, bu çeklerin piyasaya dağıtılması ve diğer nedenlerle Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma dosyasıyla suç duyurusunda bulunduğunu, dava konusu çekler üzerindeki imzalar ve doldurulan yerlerdeki ibiareler müvekkili şirket yetkilisi …’e ait olmadığını ve işbu çeklerde keşidecinin adı-soyadı veya kaşesi yer almamakta olup bu çeklerin müvekkili şirketin bilgisi dışında dava dışı … tarafından kesildiğini, kesinlikle kabul anlamına gelmemek üzere dava konusu çeklerin dava dışı …’in keşide ettiği düşünülse dahi müvekkili şirketin tek ortağı, yetkilisi, pay sahibi ve şirket müdürü … olduğunu, dava dışı …in bu şirkette herhangi bir ortaklığı, yetkisi ve payı bulunmadığını, çekler üzerinde keşidecinin adı soyadı veya kaşesi bulunmadığını, bu nedenle de müvekkili şirket davalıya ve üçüncü kişilere karşı borçlu sıfatına haiz olmadığını, müvekkili şirket ile davalı … Şti. arasında çeklere dayanak herhangi bir asıl borç ilişkisi bulunmadığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; öncelikle dava konusu çekler yönünden mutlak defi söz konusu olduğundan müvekkili şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine, bu taleplerinin kabul görmemesi halinde şahsi defi söz konusu olduğundan müvekkili şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ön inceleme duruşmasında, davanın yalnızca 115.000,00TL toplam bedelli 4 adet çeke ilişkin olduğunu, 50.000,00TL bedelli çekin yetkili hamil tarafından bankaya iade edildiğini, bu sebeple bu çek yönünden bir davalarının olmadığını belirtmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili; davacı şirketin tek yetkilisin … olduğu bahse konu çeklerin bilgisi dışında kesildiğinden bahsettiğini, ancak daha sonra …’e sorulduğunda ise kendisinin kestiğini kabul ettiğini belirttiğini, …’in 04.07.2022 tarihinde Ankara … Noterliği … yevmiye numarası ile …e genel vekaletname verdiğini, bu vekalete istinaden ve tarafların arasındaki güven ilişkisinden dolayı da müvekkili tarafından ilgili çekin kabul edildiğini, taraflar arasında yaşanan husumetlerden sonra bu durum ortaya çıktığını, … tarafından başka firmalara kesilip de ödemesi yapılan çekler olduğunu, burada tamamen araya husumet girmesi sonucu bundan kötüniyetli şekilde yararlanmak için böyle bir yol izlendiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte bunun doğru olduğunu biran için kabul etsek ve bunu da vekalete istinaden yapmadığını kabul edildiğinde burada açıkça evrakta sahtecilik ve dolandırıcılık suçları oluşacağını, bu noktada …’in de tanık sıfatıyla ifadesinin alınarak bu hususun açıklığa kavuşturulması gerekeceğini, bu işi bile isteye davacı ile birlikte yapıyorsa örgütsel bir suç kapsamına dahi girebileceğini, ancak daha önce de kestiği çek yaprağı olduğunu ve onlara itiraz edilmeksizin ödemeleri yapıldıysa da o zaman da hem suç hem de yalnızca müvekkiline yönelik kötüniyet olduğu ortaya çıkacağını, haricen öğrenilen bilgilere göre bahse konu çek defterindeki dava konusu çeklerin gerisindeki çeklerin hemen hemen hepsinin yine … tarafından imzalandığını ve ödendiği bilgisine ulaşıldığını, müvekkili şirketin de aralarındaki ticarete ilişkin olarak ekte sunulan tutanaktan da anlaşılacağı üzere … firmasına ciro ettiğini, bunu ise … numaralı faturaya istinaden yaptığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası ile … soruşturma sayılı dosyası, banka kayıtları, dava konusu çek suretleri, davacı şirketin ticaret sicil kayıtları, davacı şirket yetkilisinin huzurda alınan imza örnekleri ile imza örneklerinin bulunduğu belge asılları ile 29/08/2023 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi raporunda, incelemeye konu … Bankası A.Ş. … … Şubesinin … İban numaralı hesabına ait keşidecisi … Şirketi olan, … Şti. adına düzenlenmiş olan; …-14.01.2023 keşide yer/tarihli ve … çek numaralı 50.000,00TL’lik bir adet, …-18.02.2023 keşide yer/tarihli ve … çek numaralı 25.000,00TL’lik bir adet, …-04.03.2023 keşide yer/tarihli ve … çek numaralı 20.000,00TL’lik bir adet, …-18.03.2023 keşide yer/tarihli ve … çek numaralı 35.000,00TL’lik bir adet, …a-15.04.2023 keşide yer/tarihli ve … çek numaralı 35.000,00TL’lik bir adet olmak üzere toplam beş adet (tacir) çek üzerinde “… Şirketi adına atılı bulunan keşide imzaların, dava dosyasındaki mevcut huzurda alınmış ve samimi muükayese imzalarına kıyasen; … elinden çıkmadığı belirtilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, davacının dava konusu olan 4 adet çekten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı yan, davacı şirketin tek yetkilisi ve müdürü olan …’in bilgisi ve rızası dışında 3. Kişiler tarafından davalı emrine keşide edilen beş adet çek bulunduğunu, bu çeklerde keşideci şirket adına atılı imzaların şirket yetkilisine ait olmadığını iddia ederek …-14.01.2023 keşide yer/tarihli ve … çek numaralı 50.000,00TL bedelli çekin ibraz ile ödenmiş olması sebebi ile dava konusu edilmediğini beyan edip …-18.02.2023 keşide yer/tarihli ve … çek numaralı 25.000,00TL’lik bir adet, …-04.03.2023 keşide yer/tarihli ve … çek numaralı 20.000,00TL’lik bir adet, …-18.03.2023 keşide yer/tarihli ve … çek numaralı 35.000,00TL’lik bir adet, …-15.04.2023 keşide yer/tarihli ve … çek numaralı 35.000,00TL’lik bir adet olmak üzere toplam 4 adet çek sebebiyle davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiş, davalı yan ise dava dışı …’e davacı şirket yetkilisinin genel vekaletname verdiğini ve bu vekalete istinaden güven ilişkisi kapsamında çeklerin kabul edildiğini, daha önce … tarafından keşide edilen çeklerin ödendiğini, yetkili ile … arasında oluşan husumetten sonra işbu uyuşmazlık konusu çeklerin ödenmediğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Uyuşmazlık çekler altındaki davacı şirket adına atılı imzaların davacı şirket yetkilisine ait olup olmadığı, bu kapsamda davacının davalıya çekler sebebiyle borçlu olup olmadığı hususundadır.
Senetteki imzanın inkarı halinde, imzanın borçluya ait olduğunu ispat yükü belgeyi elinde bulunduran senet alacaklısına aittir. Somut olayda davacı yan uyuşmazlık konusu çeklerdeki keşideci adına atılı imzaları inkar ettiğinden imzanın davacıya ait olduğunun ispat yükü davalıya aittir.
Davacının imza örneklerinin bulunduğu bildirilen yerlerden ve mahkememizce resen araştırılarak toplanan imza örnekleri, davacının usulünce alınan imza örnekleri ile mukayese yapılarak çekler üzerindeki davacı adına atılı imzaların davacının eli ürünü olup olmadığının tespiti için alınan 28/08/2023 tanzim tarihli raporda çekler üzerindeki davacı şirket adına atılı bulunan imzaların davacı şirket yetkilisi …’e ait olmadığı tespit edilmiştir. Raporun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu gözetilerek rapor hükme esas alınmıştır.
Bu kapsamda çekler üzerindeki davacı şirket adına atılı imzaların davacı şirket yetkilisi …’e ait olmadığı sabit olduğundan davacının uyuşmazlık konusu çekler sebebiyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerekmiştir. Dava devam ederken çekler ödendiğinden dava istirdat davasına dönüşmüş olup ödenen çek bedellerinin ödeme tarihlerinden itibaren davalıdan istirdadına karar verilmiştir. Davalı yanın genel vekaletnamede verilen yetki ile …’in çekleri keşide ettiği savunması yönünden yapılan incelemede; Ankara … Noterliği’nin 04/07/2022 tarih ve … yevmiye numaralı vekaletnamesinde açıkça çek keşide etme yetkisi hariç olmak üzere … yetkili kılınmış olmakla davalı yanın savunmasına itibar edilmemiştir. Sonuç olarak davacının davasının kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, Davacının … Bankası … … Şubesine ait … numaralı, 25.000,00TL bedelli, … numaralı 20.000,00TL bedelli, … numaralı 35.000,00TL bedelli, … numaralı 35.000,00TL bedelli çekler sebebiyle davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Borçlu olunmadığı halde ödenen
a-… numaralı, 25.000,00TL bedelli çek bedelinin ödeme tarihi olan 20/02/2023 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdatı ile davacıya verilmesine,
b-… numaralı, 20.000,00TL bedelli çek bedelinin ödeme tarihi olan 06/03/2023 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdatı ile davacıya verilmesine,
c-… numaralı, 35.000,00TL bedelli çek bedelinin ödeme tarihi olan 20/03/2023 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdatı ile davacıya verilmesine,
d-… numaralı, 35.000,00TL bedelli çek bedelinin ödeme tarihi olan 17/04/2023 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdatı ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 7.855,65TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.963,92TL harcın mahsubu ile bakiye 5.891,73TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 1.963,92TL peşin harç, 179,90TL başvuru harcı, 25,60TL vekalet harcı olmak üzere toplam 2.169,42TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 437,56TL tebligat ve posta gideri ile 1.500,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.937,56TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir ve hesap edilen 17.900,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.05/10/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı