Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/82 E. 2023/1232 K. 16.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/82 Esas – 2023/1232
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2023/82 Esas
KARAR NO : 2023/1232

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/01/2023
KARAR TARİHİ: 16/11/2023
K. YAZIM TARİHİ: 28/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Müvekkili ile davalı … Şirketi – … Şubesi arasında 29.06.2022 tarihli ticari nitelikli hizmet sözleşmesi akdedildiğini, müvekkili şirketin işbu sözleşme kapsamında belli bir hizmeti görme edimini üstlendiğini, davalı şirketin ise bu hizmet karşılığında hizmetin tutarını ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, netice itibarı ile müvekkili şirketin üstlenmiş olduğu edimi ifa ettiğini ve 14.10.2022 tarihinde … Nolu, 14.10.2022 tarihli faturayı davalı şirket … Şirketi – … Şubesi yetkililerine mail ve … yazışmaları ile teslim edildiğini, defalarca hizmet bedelinin ödenmesi hususunun davalı şirkete hatırlatılmış ise de hiçbir şekilde müvekkili şirket hesabına ödeme yapılmadığını, bu nedenle Ankara Batı İcra Dairesi’nin … takip numaralı dosyası ile borçlu – davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, borçlu şirketin icra takibine itiraz etmesi nedeni ile takibin durdurulduğunu, davalı şirket … Şirketi – … Şubesinin, aleyhine başlatılmış olan icra takibine itirazının haksız olduğunu, borca itiraz edildikten sonra davalı şirketin, müvekkili şirket ile anlaşmaya çalıştığını, yalnızca fatura ana bedeli olan 69.856,00 TL’yi ödemek suretiyle sulh olunabileceğini ve ödemenin gecikmesindeki kusurun da kendisine ait olduğunu defaatle ikrar ettiğini, müvekkili şirketin işbu ödemenin gecikmesinden kaynaklanarak uğramış olduğu zararları ödemeyi de reddettiğini, davalı şirket tarafından, takibe konu … Nolu faturaya 6102 sayılı yasanın 21. Maddesi gereğince sekiz gün içerisinde herhangi bir şekilde itiraz edilmemiş olup faturanın bu şekli ile kabul edildiğini, her ne kadar taraflar arasında akdedilen 29.06.2022 tarihli Teklif ve Hizmet Sözleşmesinde ödeme günü yahut temerrüt tarihi tayin edilmemiş ise de, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1530/4-a maddesine istinaden faturanın teslim edildiği tarihten itibaren 30 gün geçtiğini ve davalı şirketin ihtara gerek olmaksızın 13.11.2022 tarihinde temerrüde düştüğünü, dolayısıyla asıl alacak ile birlikte faiz ve diğer tüm fer’ilerine itirazda da davalı-dosya borçlusu şirketin tamamen haksız olduğunu, faiz yönünden de herhangi bir şekilde hata yahut kusur bulunmaması ve işlemiş olan faizin 6102 sayılı TTK madde 1530/4-a hükmüne göre de alacaklı müvekkili şirketin faiz hususunun en tabii hakkı olması vesilesiyle de borca itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, haksız itiraz nedeniyle de alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı şirket aleyhine icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile, davalı yanın icra dosyasına yaptığı haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına, borçlunun (davalının) takip konusu borcu, ödeme emrinde belirtilen %17.25 faiziyle ödemesine (ttk 1530 madde temerrüt faizi) ve kötü niyetli olarak takibe itiraz eden borçlu(davalı) aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile Avukatlık ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacının, kalifikasyon hizmet alımı teklif ve hizmet sözleşmeleri uyarınca yükümlülüklerini zamanında yerine getirmediğini, verilen hizmete ilişkin raporlamalar halen müvekkil şirkete tam, eksiksiz ve hatasız olarak iletilmediğini, bu nedenle müvekkili şirket zarara uğradığını ve dava konusu icra takibinin haksız ve kötüniyetli olduğunu, müvekkili Şirket ile davacı arasında 24.06.2022 tarihli Test Analiz Validasyon Teklif ve Hizmet Sözleşmesi, 29.06.2022 tarihli Test Analiz Validasyon Teklif ve Hizmet Sözleşmesi ve 20.09.2022 tarihli Hizmet Teklif ve Sözleşmesi (“Kalifikasyon Hizmet Alımı Teklif ve Hizmet Sözleşmeleri”) imzalanarak, Müvekkili Şirketin shutdown (duruş) döneminde, davacıdan alınacak kalifikasyon hizmeti hususunda anlaşma sağlandığını, Kalifikasyon Hizmet Alımı Teklif ve Hizmet Sözleşmelerinin, Müvekkili Şirketin sipariş onayı ve davacı ile yapılan tüm yazışmalar uyarınca, davacının yükümlülüğü olan kalifikasyon hizmeti verilmesi ve buna ilişkin olarak raporlamaların tamamlanması işlerinin Müvekkili Şirketin shutdown döneminde tamamlanması gerektiğini, Satın Alma Sipariş Formu incelendiğinde, “Kalifikasyon Hizmet Alımı” olarak belirtilen ürün adının teslim tarihi olarak 20.06.2022 tarihinin belirtildiğini, ancak davacının kusuru nedeniyle, Müvekkili Şirketin kritik çalışmaları bakımından son derece önem arz eden raporlamalar dahil olmak üzere, davacının yükümlülüğündeki işlerin ancak Kasım 2022 ayı sonunda tamamlandığını ve Müvekkili Şirkete iletildiğini, kaldı ki bu iletilen raporlamaların da hatalı olup, halen davacı tarafından düzeltilmediğini ve Müvekkili Şirkete tam ve eksiksiz olarak iletilmediğini, Kasım 2022 sonunda Müvekkili Şirketin eriştiği raporların da eksik ve hatalı olup, davacının halen bu yükümlülüğünü yerine getirmediğini, Davacının sözleşmeye aykırı olarak raporlamalarda gecikmesi nedeniyle yükümlülükleri dahilinde olan, verdiği hizmetin sonuçlarının Müvekkili Şirketin eline çok geç ulaştığını, buna bağlı olarak, T.C. Sağlık Bakanlığı İyi Üretim Uygulamaları kılavuz hükümlerine uyum açısından Müvekkili Şirket son derece zor durumda kalarak önem arz eden zararlara uğradığını, bu hususta Müvekkili Şirket tarafından Beşiktaş … Noterliğinin 09.01.2023 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek, Kalifikasyon Hizmet Alımı Teklif ve Hizmet Sözleşmeleri uyarınca, hizmete ilişkin raporların verilmesinde gecikme nedeniyle Müvekkili Şirketin uğradığı, fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 140.000,00-TL zararın ödenmesinin ihtar edildiğini, davacının kusuru neticesinde Müvekkili Şirketin işgücü harcadığını, taraflar arasındaki ticari ilişkinin tek bir fatura ile açıklanması ve ispat edilmesinin mümkün olmadığını, davacının haksız ve kötüniyetli bir şekilde maddi menfaat elde etme çabası içinde olduğunu, davacı aleyhine, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini, tüm bu nedenlerle, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine ve Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibinin iptaline, davacı aleyhine, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin Davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, BA-BS formları, tarafların ticari defter ve kayıtları, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı.
Davalı ticari defterlerinin incelenmesi bakımından alınan 01/08/2023 havale tarihli rapor ile bilirkişi özetle; Davacı ve Davalı Resmi Defter ve Kayıtlarına göre Davacının Davalıdan 69.856,00 TL alacaklı olduğunu, davanın Açılış tarihinden itibaren faiz işletirsek davacının davalıdan alacaklı olduğu tutarın; Faiz İşletilen Süre: 6 ay 7 gün , Faiz İşletilen Tutar: 69.856,00 TL , Faiz Oranı:%4,6356164383562, Faiz Tutarı: 3.238,26 TL , davacıya davalı tarafından ödenecek toplam Tutarın: 73.094,26 TL olarak hesaplandığı bildirilmiştir.
Davacının ticari defterlerinin incelenmesi bakımından alınan 29/09/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının Ankara Batı İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyası kapsamında, 30/12/2022 tarihli ilamsız takiplerde ödeme emri ile davalıdan 69.856,00 TL faturaya dayalı anapara alacağı ile 1.400,00 TL işlemiş faiz toplamından oluşan 71.256,00 TL alacağını, alacağın tahsili tarihine kadar 9417,25 faizi ile tahsilini talep ettiği, dosya kapsamında davacının davalıyı temerrüde düşürücü bir belgesinin bulunmadığı, ancak, davacı tarafından takipte yıllık TTK 1530 madde kapsamında temerrüt faizi talep edildiği, taraflar arasında akdedilen sözleşme hükümlerinin değerlendirmesinin teknik bir husus olduğu, uzmanlık alanımın dışında olması nedeni ile davalı savunmasında yer alan hususların değerlendirmesinin alanında uzman teknik bir bilirkişi tarafından yapılmasının uygün olacağı, bu kapsamda edim yükümlülüğüne ilişkin değerlendirmenin yapılabileceği hususunun hukuki mülahazalar ile birlikte Mahkemenin takdirinde bulunduğu, tarafların BA-BS formlarına göre dava konusu alacağın dayanağı faturaların taraflarca beyan edildiği, yani birbirleri ile uyumlu olduğu, tarafların ticari kayıtlarına göre, Usuülüne uygun olan davacının 2022 yılı ticari defter kayıtlarına göre, davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle 69.856,00 TL bakiye alacaklı olduğu, davalının ticari defter ve kayıtlarının incelendiği bilirkişi raporuna göre de icra takip tarihi itibariyle davalının davacıya 69.856,00 TL bakiye borçlu olduğu, nihai olarak; birbirini teyit eden taraf kayıtlarına göre icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 69.856,00 TL alacaklı olduğu tespitlerine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, ticari hizmet sözleşmesinden kaynaklı düzenlenen faturaya yönelik başlatılan icra takibeni itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı, davalıdan alacaklı olduğu iddiasıyla icra takibi başlatmış olup; ödeme emri davalı borçluya 04/01/2023 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 7 günlük yasal süresi içinde 05/01/2023 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğinden takibin durdurulmasına karar verilmiştir. İtirazın iptaline yönelik olarak açılan iş bu dava hak düşürücü yasal süresi içerisinde açıldığından işin esasına girilerek inceleme yapılmıştır.
Yargıtay içtihatları gereğince fatura alıcısının bu fatura nedeniyle BA formu düzenleyerek vergi dairesine bildirmesi faturaya konu mal ve hizmeti aldığına karine teşkil eder ( Yargıtay 19. HD, 31.10.2018, 2627/5349; 18.06.2020, 709/1122). Davalının ise ödeme olgusunu ispatla yükümlü olduğu kanaatine varılarak ba-bs formları ile hizmet alış satış yapıldığı ispatlandığı, bu kapsamda davacı şirket tarafından düzenlenen faturaların davalı tarafından vergi dairesine beyan edilmiş olması nedeniyle kayıtlarına işlendiğinin anlaşıldığı ,kayıtlarına işlediği fatura iadesine ilişkin delil de sunulmadığı gözetilerek ispat yükü davalıda olduğu kanaatine varılmıştır. Davacı ve davalı defter ve kayıtları, mevcut deliller ve bilirkişi raporu ile birlikte yapılan değerlendirme hükme esas alınarak davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan 69.856,00TL alacaklı olduğu kanaatine varılarak, İcra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizine hükmedilmesi TBK’nın 117.maddesi koşullarına bağlı olup icra takip tarihinden önce davalıya temerrüt ihtarı gönderilmesi gerekir. Taraflar arasında da ödeme günü kararlaştırılmadığı gibi davalıyı temerrüte düşürmek için ihtar gönderildiği de iddia ve ispat olunmadığından davacı alacaklı icra takip tarihinden önceki dönem için temerrüt faizi talebinde bulunamayacağından takip tarihinden önce işletilen faiz talebi reddedilerek davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, Davalının Ankara Batı İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibe itirazının 69.856,00TL üzerinden iptali ile takibin devamına,
Fazlaya dair istemin reddine,
2-69.856,00TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 4.771,86 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 860,60 TL harcının mahsubu ile bakiye 3.911,26 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 2.353,22 TL’nin, davanın kabul-red oranıa göre hesaplanıp belirlenen 2.307,00 TL sinin davalıdan, 46,22 TL sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 860,60TL peşin harç, 179,90TL başvuru harcı, 25,60TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.066,10 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 4.500,00TL bilirkişi ücreti, 151,50TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 4.651,50 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 4.560,11 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2 maddesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 1.400,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.16/11/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı