Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/413 E. 2023/1149 K. 02.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/413 Esas – 2023/1149
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2023/413 Esas
KARAR NO : 2023/1149

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/04/2023
KARAR TARİHİ: 02/11/2023
K. YAZIM TARİHİ: 24/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle ;Müvekkilinin davalı bankanın … Şubesi’nin … no.lu müşterisi olup; uzun zamandır uluslararası nakliye, lojistik ve satış işiyle uğraşan bir firma olduğunu, müvekkilinin, … menşeili bir şirket olan … ile elektronik eşya alımı gerçekleştirme konusunda anlaştıklarını ve sözleşme imzaladıklarını, bu sözleşmeye göre müvekkilinin satın alacağı emtianın karşılığını tedarikçi … isimli şirketin … ülkesinde kaim … nezdindeki hesabına ödeyeceğini, tarafların birbirleri ile e-posta yolu ile haberleştikledrini, tedarikçi firmanın, müvekkiline satın aldıkları malların fiyatlarını gösterir proforma faturayı mail yoluyla gönderdiğini, iletişim normal devam ederken tedarikçi firmanın, kullandıkları banka hesap numarasını değiştirdiği ve yeni hesap numarasına ödemenin SWIFT yoluyla yapılması gerektiği şeklinde 22.12.2022 tarihinde başka yeni bir e-posta gönderdiğini, bu e-postanın ekinde yeni bir proforma faturaya yer veriloiğini,. müvekkilinin de bu faturada …’ta yer alan hesaba ödemeyi swift yoluyla 22.12.2022 yaptığını, tedarikçi firmayla yapılan görüşmeler neticesinde müvekkilinin, kendisine sonraki tarihli proforma faturayı ve yeni hesap numarasına ödeme talebini gönderen kişilerin mail adresine bakarak dolandırıcı/hacker olduğunu fark ettiğini, işlemin iptali talepli talimatın müvekkili tarafından bankaya sunulduğunu, aradan geçen sürede banka şubesinde müvekkilin işlemleri ile ilgilenen müşteri temsilcisinin aydınlatıcı ve açıklayıcı olmayan geçiştirici cevaplar verdiğini, telefonla yapılan çoğu aramayı cevaplamadığını, ve konu ile ilgili geri dönüş de yapmadığını. 24.01.2023 tarihinde işlemin şüpheli olabileceği, parayı gönderen kişiden sorulması gerektiğine yönelik aracı bankadan davalı bankaya bildirim yapıldığını, davalı bankanın da ilgili şubeye gönderdiği yazı ile hesap ve isim uyuşmazlığı bulunduğunu, dolandırıcılığın söz konusu olabileceği, durumun müşteriden sorulması gerektiğini ifade ettiğini, müvekkili firma temsilcisinin, söz konusu talimatı zaten 10.01.2023 tarihinde verdiklerini, aradan geçen uzun sürede bu talebin zaten iletilmesi gerektiğini, şayet bu işlem yapılmadıysa bankanın kusurlu olduğunu ifade ettiğini, davalı bankadan alınan bilgiye göre müvekkilinin yanlış hesaba yolladığı paranın, işlem gerçekleşip para hesaptan çekildiği için iade edilemediğini, müvekkilinin 10.01.2023 tarihinde davalı bankaya yaptığı talep/verdiği talimatın, alıcı bankaya hiç iletilmediğini, alıcı bankanın kendi araştırması sonucunda 24.10.2023 tarihinde isim ve hesabın uyuşmadığı bilgisini davalı bankaya ilettiğini, işlemin iptali için verilen talimatın üzerinde 14 gün geçtikten sonra, bu talimatın yerine getirilmemesinin bizatihi davalı bankanın kusuru olduğunu, bankanın özensiz ve ihmalkar davranışları neticesinde müvekkilinin, on binlerce dolar zarar ettiğini, imzaladığı sözleşmelerden kaynaklı olarak kendisine dava açılma, takip yapılma ihtimali doğduğunu, itibarının zedelendiğini, Yüksek mahkeme kararlarına göre bankaların hafif kusurlarından dahi sorumlu olduğunun kabul edildiğini, davalı bankanın, tabi olduğu kanundan ve etik ilkelerden kaynaklı yükümlülüklerini de özensizliği sebebiyle ihlal ettiğini, talimat üzerine işlem yapmayan, talimatın üzerinden yaklaşık 15 gün süre geçtikten sonra swift işlemini iptal etmeye çalışıp bunu da paranın ödendiği gerekçesi ile gerçekleştiremeyen bankanın sorumluluğunun bulunduğunu, müvekkiline dolandırıcılar tarafından gönderilen yeni ödeme bilgilerinde firma isminin doğru verilmiş; ancak banka hesap numarası tamamen farklı bir banka ve hesap numarası olarak bildirildiğini, hesabın … Devletleri – …’da faaliyet gösteren …’a ait olduğunu, bu bankadan gelen ve müvekkiline çok geç iletilen “hesap numarası ve hesap sahibinin uyuşmadığı” şeklindeki uyarının, müvekkili şirket tarafından halihazırda zaten davalı bankaya bildirildiğini, bu anlamda davalının kusuru olduğunu, müvekkilinin, internet bankacılığı aracılığıyla swift işlemi gerçekleştirdiğini, bu işlem gerçekleştirilirken IBAN kullanılmadığını, yine müvekkilinin, swift işlemini yaparken para transferini yapmak istediği esas şirket olan “…” isimli şirketi transfer işleminin alıcısı olarak gösterdiğini, hesap numarası olarak ise kendisine sahte olarak gönderilen proforma faturadaki hesap numarasını girdiğini, yani ortada IBAN numarası gibi başkaca bir kontrole gerek kalmaksızın para transferini sağlayan sistemden söz edilebilmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin, davalı bankaya işbu iptal talebini, kendisi dolandırıldığını fark ederek 10.01.2023 tarihinde yaptığını ve konunun takipçisi olduğunu, paranın gönderildiği ülke olan …’de bahsi geçen araştırmanın, hesap numarası/IBAN ve hesap sahibi eşleştirme–kontrol etme zorunluluğuna rağmen, davalı bankanın, kendisine gelen bu talebi bir güven kuruluşu olmanın gerektirdiği nitelikte ivedi olarak iletmediğini, işlemin iptalini sağlamaması neticesinde ihmali ile müvekkilinin zarara uğramasına sebep olduğunu. Tüm bu nedenlerle; fazlaya dair her türlü hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 250,00 Amerikan Doları’nın TBK md.99 uyarınca davalıdan aynen tahsiline, alacağa 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi uyarınca Amerikan Doları’na devlet bankaları tarafından bir yıl vadeli mevduat hesabına ödenen en yüksek faiz oranının işletilmesine, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; 6100 sayılı HMK’nın 107/1. Maddesi ve 109. Maddesi gereği belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığını, dolayısıyla huzurdaki dava işbu sebeple reddedilmesi geretiğini, davacının işlemi kendi bilgisi dahilinde Mobil Bankacılık üzerinden gerçekleştirdiğini, davacı tarafından girilen bilgiler ile 22.12.2023 taraihinde ödeme talimatı (103 mesajı) Muhabir Banka olan …- … …., … bankasına iletildiğini ve aynı gün bu Bankada bulunan nostro hesabına gelen 900 Mesaj ile borçlandırıldığını, davacının ödeme işlemini kendine gelen maile istinaden yaptığını, basiretli bir tacir olarak işlem hususunda teyit almaksızın gelen maile istinaden işlem yapılmış olmasında ve yapılan işlelerde Müvekkili bankanın hiç bir sorumluluğu bulunmadığını, davacının yaklaşık 20 gün sonra 10.01.2023 tarihinde ilgili Şube yetkisiline mail atarak; ” … İşlem Numaralı yurtdışı transferimizin 149.103,86 USD tutarının … hesabımıza geri iade talebimizi bilgi ve onayınıza arz ederiz. ” şeklinde talimatlarına istinaden işlem yapılmasının istenildiğini, 20 gün geçmesine rağmen halen olayın dolandırıcılık olduğunun Müvvekili banka ile paylaşılmamış olmasına rağmen Müvekkili bankanın kusurundan bahsedilmesinin kabul edilemeyeceğini, ilgili firmanın ilk kez Swift işlemi yapan bir firma olmadığnıı, Swift işleminin davacıya ait mobil bankacılık üzerinden gerçekleştiğini, Müvekkili bankaya ait sistemler üzerinden yapılan bir dolandırıcılık işlemi olmadığını, davacının, 10.01.2023 tarihli talimatına istinaden ödemenin sadece iadesi talep edildiğinden ve dolandırıcılık işlemi olduğundan bahsedilmediği ve buna istinaden aynı gün taraflarınca işleme aracılık eden Muhabir Banka olan …- …., …’ a …- Request of Cansellation (İptal Talebi) swift mesajı çekildiğini, 11.01.2023 tarihinde ise muhabir Bankadan gelen 199 mesaj ile iptal talebinin alındığı ve iptal talebinin alıcı Bankaya iletildiği bilgisinin verildiğini, jöncelikle SWİFT ödemelerinin geri alınamaz (irrevocable) bir işlem yapısına sahip olduğunu, genel olarak işlemi gerçekleştiren Banka tarafından işleme aracılık eden Bankalar kullanılarak ” iptal talebi” mesajları gönderilebildiğini, bu iptal taleplerinin aracı Bankalar tarafından işlemin nihai alıcısı olan Bankaya iletildiğini, tutarın alıcı hesabına ödendiği durumlarda alıcının onayı gerektiğini, dolandırıcılık .. vb durumlar mevcut olduğunda ise alıcı Bankanın inisiyatifinde tutarların iade edilebilmekte veya alıcı hesabında bakiye bulunmadığı takdirde de iade taleplerinin reddedildiğini, ayrıca davacının bu işlemin bir dolandırıcılık işlemi olduğu ve hacklendiğini bildirir hiç bir veriyi Müvekkili banka ile paylaşmamış olmasının da kabul edilir bir durum olmadığnı, müvekkili bankaya göndermiş olduğu 10.01.2023 tarihli talimatta sadece işlemin iptalinin istenilmemiş olup dolandırıcılık işlemi olduğunun açık ve net bir şekilde belirtilmiş olsaydı tüm işlemlerin daha hızlı yürüyeceği aşikar iken davacının bilgi saklaması sebebiyle bu işlemlerin uzadığını, davacı dava dilekçesi ile Müvekkili banka tarafından geç kalındığı iddia etmiş ise de iletilen tüm taleplerin geç ve eksik bilgi iletilmesinden kaynaklı olduğunu, 24.01.2023 tarihinde muhabir Bankadan alınan mesaja göre, alıcı Bankanın; ” ödemenin talimatımıza istinaden alıcı hesabına yapıldığı fakat alıcı adı- hesap bilgisi uyumsuzluğunun mevcut olduğu, göndericinin (müşterimiz- davacının) dolandırıcılık şüphesinin bulunup bulunmadığının teyit edilmesi” talep edildiğini, taraflarınca davacı aranarak, gönderilen SWİFT işleminde ki uyumsuzluğun bildirildiğini ve dolandırıcılık olayı olup olmadığının sorulması üzerene davacının dolandırıcılık olayı olduğunu belirtmesi üzerine 25.01.2023 tarihinde davacının dolandırıcılığa maruz kaldığı hem alıcı Bankaya Hem de muhabir Bankaya iletildiğini, 11.03.2023 tarihinde muhabir Bankadan alınan mesaja göre de alıcı Banka tarafından alıcı hesabında bakiye bulunamaması sebebi ile transfer tutarının iadesini gerçekleştiremediklerini ve iade talebinin reddedildiğinin belirtildiğini, 14.03.2023 tarihinde ise Müvekkili bankaca alıcı adı ve hesap numarası uyumsuzluğu mevcut olmasına rağmen neden tutarın alıcı hesabına ödendiği sorulmuş ise bu konuda müvekkili Bankaya cevap verilmediğini, müvekkili Banka kayıtları incelendiğinde de görüleceği üzere davacının Müvekkili Banka sistemleri üzerinden her hangi bir dolandırıcılık olayına maruz kalmadığını, davacı firmanın fiili olarak kullanmış olduğu mail hesaplarının haklendiğini, iş yapmakta olduğu firmalar ile yapılan görüşmelerin ele geçirildiğini, ayrıca Müvekkili Banka üzerinden yapılan SWİFT işleminin ise Davacının Firmaya ait Mobil Bankacılık üzerinden kendilerine gelen mail üzerinden gerçekleştiğini, davacıya ait talimat ile aracı ve alıcı Bankalar ile yapılan SWİFT mesajlarından da görüleceği üzere tüm işlemlerin süresinde ve hızlı bir şekilde yapıldığını, davacının, dolandırılmış olmasının kendi kusurundan kaynaklı bir işlem olduğunu, Müvekkili Bankanın üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirerek Davacıdan gelen talimatları süresi içinde Muhabir ve Alıcı Bankaya ilettiğini, müvekkili Bankanın, basiretli bir tacir gibi davranarak tüm işlemleri yerine getirmiş ise davacı dolandırıldığını hem geç bildirmiş hem de saklamış olduğunu, tüm bu sebeplerle; özel hukuktan kaynaklanan (tazminat hakları saklı olarak ) ve şikayet haklarının saklı tutulması kaydıyla ; müvekkili banka aleyhine haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… TAO cevabı yazısı, banka kayıtları, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
Bilirkişi 24.08.2023 tarihli raporu ile özetle; hukuki takdir, yorum, nitelendirme ve değerlendirmeler tümüyle ve münhasıran mahkemeye ait olmak üzere; Davacı şirket tarafından gerçekleştirilen para transferinden kaynaklı zararın ortaya çıkmasında davalı bankaya herhangi bir sorumluluk yüklenemeyeceği, davalı bankanın, para transferinin gerçekleştirilmesinde ve zararın giderilmesini sağlamaya yönelik işlemlerde üzerine düşen yükümlülükleri gecikmeksizin yerine getirdiği, şüpheli işlem bildiriminin, para transferinden 34 gün sonra davalı bankaya iletilmesinin tamamen davacı şirketin sorumluluk alanında bulunduğu, alıcının adı ve hesap numarası arasındaki uyumsuzluğa rağmen alıcı bankanın (… Bank) alıcıya ödeme yapmış olmasının davacı …’ın sorumluluk alanının dışında kaldığı, uyuşmazlık konusu para transferinden kaynaklı olarak davacı şirketin davalı bankadan tazminat alacağının bulunmadığı bildirilmiştir.
GEREKÇE :
Dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık konusu para transferi işlemi davalı bankanın mobil bankacılık sistemi kullanılmak suretiyle gerçekleştirilmiştir.
Bilirkişi raporu ile banka kayıtları üzerinde yapılan tespit ile;Davalı …, davacı şirketin mobil bankacılık üzerinden bilgileri girmek suretiyle vermiş olduğu döviz transferi talimatını …’taki muhabir bankasına iletmiştir. Zira USD transferi, ancak …’de mukim bankalar arasından seçilecek bir muhabir banka aracılığıyla gerçekleştirilebilmektedir. Döviz transferine olanak sağlayan bu sistem kısaca SWIFT (Society for Worldwide Interbank Financial Telecommunication = Dünya Bankalar Arası Finansal Telekomünikasyon Topluluğu) olarak anılmaktadır. Para transferinin gerçekleştirildiği tarih 22.12.2022’dir. Söz konusu transfer tarihinin üzerinden 19 gün geçtikten sonra davacı şirketin iade talebinde bulunduğu anlaşılmıştır. davacı şirket tarafından 10.01.2023 tarihinde iptal talebi bildirildiğinde bile dolandırıcılık şüphesinden söz edilmemiştir. Davalı banka, 10.01.2023 tarihinde gelen iptal talebini derhâl işleme koymuş, yirmi dakika gibi kısa bir süre içinde konuyu hazine birimine iletmiştir. İptal talebi, davalı bankaya ulaştığı gün muhabir bankaya bildirilmiştir.
Somut olayda para transferinin 22.12.2022 tarihinde mobil bankacılık üzerinden gerçekleştirildiği, para transferinde kullanılan hesap numarasının davacı tarafından girildiği, davalı bankanın sistemleri üzerinden gerçekleştirilen herhangi bir dolandırıcılık bulunmadığı bankanın sistemlerindeki bir açık, zafiyet ya da müşterinin bilgisayarındaki bir zararlı yazılım nedeniyle müşterinin kullanıcı bilgilerinin dolandırıcılar tarafından el geçirilmediği, yapılan işlemlerin şüpheli bir işlem (örneğin, yüksek bir tutar ya da ardışık bir şekilde kontör alımı ve benzeri işlemler silsilesi) olduğu halde bankanın bunu fark ederek gerekli önlemleri almaması şeklinde bir durumun söz konusu olmadığı, banka tarafından, davalı bankanın güvenlik tedbirlerindeki eksikliklerinden dolayı objektif özen borcunu yerine getirmeyip kusurlu olduğuna dair hiçbir teknik bulgunun bulunmadığı gözetilerek davalı bankanın kusuru tespit edilemediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 2.353,22 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
4-Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiği görülmekle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2 maddesi gereğince hesap edilen 4.859,88 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize sunulacak, yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle başvuru yapılmak suretiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/11/2023

Katip Hakim
e-imzalı e-imzalı