Emsal Mahkeme Kararı Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/38 E. 2023/985 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/38 Esas – 2023/985
T.C.
Ankara Batı
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2023/38 Esas
KARAR NO : 2023/985

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/01/2023
KARAR TARİHİ: 28/09/2023
K. YAZIM TARİHİ: 06/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların çiğ tel kadayıf ve muhallebilik kadayıf satışı hususunda anlaştıklarını, müvekkili tarafından 06.07.2022 tarihinde davalıya ait … Şube, … Şube, … Şube, … … ve … şubelere teslimat yapıldığını, bu hususun sunulan faturalardan ve irsaliyelerden anlaşıldığını, davalının satışa konu malları teslim aldığını, fatura içeriğine itiraz etmediğini, ancak buna rağmen ödeme yapmadığını, davalının tüm ihtarlara rağmen borcunu ödememesi nedeniyle Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ancak davalı yanca yapılan itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğunu beyan ederek, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından iddia edilen hususların tamamen gerçeğe aykırı olduğunu, müvekkilinin davacıya böyle bir borcu olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası, ticaret sicil kayıtları, tarafların ticari defter ve belgeleri, BA-BS formları, 12/07/2023 tarihli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE :
Dava, fatura alacağı nedeniyle başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali talebine ilişkindir.
Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının bir sureti dosya arasına alınmış, incelenmesinde; Davacı (alacaklı) şirket vekili tarafından davalı (borçlu) şirket aleyhine 28/11/2022 tarihli ödeme emri ile toplam 5.713,53 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 04/12/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 29/11/2022 tarihli dilekçeyle itirazı üzerine icra takibinin durdurulduğu, eldeki davanın 12/01/2023 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı şirket, icra takibine de konu ettiği faturadan kaynaklanan toplam 5.713,53 TL bakiye alacağının davalı tarafından ödenmediğini iddia etmekte, davalı şirket ise takip dosyasına sunduğu dilekçeyle davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını savunmaktadır.
Taraflara ticari defter kayıtların dosyaya sunumu veya bulundukları yerin bildirilmesi için kesin süre verilmiş, davacı vekili tarafından müvekkili şirketin ticari defterlerinin bulundukları adres bildirilmiş, meşruhatlı davetiye tebliğine rağmen davalı tarafça ticari defter ve kayıtlar dosyaya sunulmadığı gibi bulundukları yerle ilgili olarak da herhangi bir bildirimde bulunulmamıştır.
Uyuşmazlık, davacı yanın takip çıkışı kadar davalıdan alacaklı olup olmadığı hususundadır.
Tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerinden 2022 yılına ait BA-BS formları HMK m.221 uyarınca resen celp edilmiştir.
Taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla dosyaya kazandırılan 12/07/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Davacı şirketin ticari defterlerine göre 28.11.2022 takip tarihi itibariyle davacı … Tic. Ltd. Şti.’nin davalı … Tic. A.Ş.’den 5.394,90 TL alacaklı olduğu, davalı … Tic. A.Ş.’nin ticari defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle incelenemediği, Gelir İdaresi Başkanlığı’nca sunulan davalı 2022 yılı Ba formu ile davacının 2022 yılı Bs formlarının birbirini teyit eder nitelikte olduğu, Davacı … Tic. Ltd. Şti.’nin 28.11.2022 takip tarihi itibariyle davalı … Tic. A.Ş.’den 5.394,90 TL alacaklı olduğu, davacının söz konusu tutarı takip tarihinden tahsil tarihine kadar geçen sürede talepteki avans faiz tutarı ile birlikte talep etme hakkına sahip olduğu, bu çerçevede takibin 5.394,90 TL üzerinden devamının gerektiği…” yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Dava konusu alacak, faturaya dayalı cari hesap alacağına dayanmaktadır. Fatura düzenlenmesi tek başına muaccel bir alacağın varlığını ispata yeterli değildir. Davacının aynı zamanda malın teslim edildiğini/hizmetin ifa edildiğini ispat yükü altındadır.
Fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunması gerekir. Bunun için de öncelikle taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin varlığının kanıtlanmış olması gerekir. Davalının sözleşmesel ilişkiyi inkâr etmesi durumunda davacının öncelikle aralarındaki akdi ilişkiyi yani alım-satım ilişkisini ispat etmesi gerekmektedir. Bu nedenle, bir satım ilişkisinde davacı taraf sattığı malın miktarını ve alıcıya teslimini, davalı taraf ise yaptığı ödemeleri usulüne uygun bir şekilde ispat etmek zorundadır.
Davacı yan faturadan kaynaklanan alacağının bulunduğunu iddia etmiş, incelenen davacı yan defter ve kayıtları ile tarafların dosyaya kazandırılan Ba – Bs formlarındaki bildirimlerinin örtüştüğü görülmüştür. Davalı yanın Ba formuyla davacı adına uyuşmazlık dönemine ilişkin 5 adet fatura karşılığı mal alım bildiriminde bulunduğu tespit edilmiştir. Basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü bulunan davalının, hayatın olağan akışına göre teslim almadığı faturaya konu mallara ilişkin bildirimde bulunmaması gerekmekte olup davalı tam tersine uyuşmazlık dönemine ilişkin davacı adına davacı kayıtları ile örtüşecek şekilde Ba formuyla vergi dairesine bildirimde bulunmuştur. Yine dosya kapsamında sunulu bulunan faturaların teslim alan kısımlarının imzalı olduğu, davalı tarafından imzalara itiraz edilmediği ve bu faturalara konu malların davalı yana teslim edildiği anlaşılmıştır. Bu itibarla taraflar arasındaki akdi ilişkinin varlığı ve mal teslimi yönündeki davacı iddiaları kanıtlanmıştır. Davalı yana verilen kesin süreye rağmen defter ve kayıtlar sunulmadığından ve adresi de bildirilmediğinden yapılan ihtar uyarınca davacı defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yapılmış olması ve davacı lehine delil olma vasfına haiz olması hususları gözetilerek davacı defter ve kayıtları HMK madde 222/3 (Değişik:22/07/2020 – 7251/23.m.) uyarınca davacı lehine delil olarak kabul edilmiştir.
Davacının hukuki ilişkiyi, malın teslimini ve alacağının varlığını kanıtlaması karşısında davalı yanın iddia edilip ispatlanmış bir ödeme savunması bulunmamaktadır.
Bu itibarla alınan bilirkişi raporuyla tespit edildiği üzere davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 5.394,9TL kadar alacaklı olduğu, davalının itirazının haksız olduğu ve iptalinin gerektiği, icra takibi öncesi davalının temerrüte düşürülmediği bu nedenle işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne, Ankara Batı İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin işlemiş faiz olmaksızın 5.394,9 TL üzerinden devamına, alacak miktarı likit olduğundan ve davalı takibe haksız itiraz ettiğinden alacak miktarının %20’si kadar icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE ; Davalının, Ankara Batı İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin işlemiş faiz olmaksızın 5.394,9 TL asıl alacak üzerinden devamına,
2-5.394,9 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereği alınması gereken 368,52TL karar ve ilam harcından peşin alınan 179,90TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 188,62TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Zorunlu arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddesi gereği ödenecek ve Arabuluculuk AÜT’nin Birinci Kısmına göre taraf sayısı gözetilerek belirlenen 1.560,00 TL’nin, 1.473,00TL sinin davalıdan, 87,00TL sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 179,90 TL peşin harç, 25,60 TL başvuru harcı, 179,90 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 385,40 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 1.700,00TL bilirkişi ücreti, 55,50TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.755,50TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranına göre takdir edilen 1.657,60TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul oranına göre takdir ve hesap edilen 5.394,90TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın red oranına göre takdir ve hesap edilen 318,63TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 28/09/2023

Katip Hakim
e-imza e-imza